KADIN CEO'NUN İCRA GÜCÜ

Fırsatı kullanmamız, olmazsa olmazımız! Her şeyin çok daha hızlı dönüştüğü, belirsizleştiği yeni dünyada, yeni ihtiyaçlara adaptasyon ve manevra kabiliyetlerinin ortaya konulması büyük önem kazandı. Ortak aklı kullanarak yol almanın mümkün olduğu bu dönemde, en büyük fırsat yakalayacakların başında "Kadın" geliyor. Fırsatı kullanmamız, olmazsa olmazımız!

Dünyada nüfusun yarısı, Türkiye’de %49,9’u kadın. Peki, “İstihdamda bu rakamlar nasıl?”. Kadınlarımızın %33,8’i istihdamda. Milletvekillerimizin %17,4’ü, profesörlerin %32,5’i, kamunun %25,31’i kadın. Şirket CEO‘ları seviyesinde oran %15’lerde ve  Borsa İstanbul’a (BIST) kote 420 şirket içinde ise bu oran sadece %16,7. Bu konu kadın konusu değil, sürdürülebilir kalkınma konusu. 

KADIN CEO’NUN YARATTIĞI FARKLAR
Bu çerçeveden hareketle, kadın CEO’nun yarattığı farkları ayrıca büyüteç altına aldık. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, kadınlar çift şapka taşımakta, empati kurup ortamı yönetip dengelemekte, adaptasyon kabiliyeti ve detaya hâkimiyette erkeklerden bir adım ileride. Madem dünya, yeni düzeninde bu yetkinlikleri eskisinden çok daha fazla talep ediyor ve ihtiyaç var, o zaman konu sadece fırsat eşitliği değil, çok net pozitif ayrımcılık ile kadına yer açmak. Ayrıca bu konu kadın arzı konusu değil. Yeterli, yetkin kadınlarımız var, talebi tetiklemeliyiz hepimiz...
Gelin; kadın liderlerimiz ile bu konuyu enine boyuna değerlendirelim. Dünya Kadınlar Günü tek gün ve 8 Mart değil. istatistiki veriler normalize olana kadar her gün kadın ajandamız olsun. Ve gönül ister ki, Kadınlar Günü’nü hiç kutlamayalım!

CEO’LARIMIZDAN CEVABINI ALDIĞIMIZ SORULAR:
- Bu ülkede Kadın CEO’nun geleceği ne olacak? 
- İş hayatında ve İcra Kurulu’nda kadının yeri konusundaki düşünceleriniz neler?

AMGEN TÜRKİYE VE GENSENTA GENEL MÜDÜRÜ  GÜLDEM BERKMAN:
Daha çok kadın lider ile başarı hikâyeleri de artacak
İnsan kaynakları politikamızın temelinde “Amgen’deki her iş ve her çalışan önemlidir” bakış açısı yatıyor. Tüm farklı kimliklere karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasının, temel insan hakkı ve sürdürülebilir kalkınmanın ön koşulu olduğunun bilincindeyiz.

eşitliliğe ve kapsayıcılığa olan tutkumuz, organizasyonumuzun her alanına yansıyor. Şirketimizde başarının sürdürülebilir olması adına, tüm ekip üyelerinin birbirlerinin yeteneklerini ve geçmişlerini kucakladıkları ve bunlardan yararlandıkları, yüksek performanslı bir kültür benimsiyoruz. 

ÇEŞİTLİLİK...
Cinsiyet, yöneticilikte farklı yöntemlerin kullanılmasında etken olabiliyor. O nedenle, kadınlar ile erkeklerin dengeli olduğu gruplar çeşitlilik sağlayarak, daha iyi çalışıyor. Kadınların detaylara olan hâkimiyeti ve analitik düşünme kabiliyetlerinin oldukça yüksek olduğunu gözlemliyoruz. Kadınlar bir sorumluluk aldıklarında, yüzde 80 sonuca ulaşmadan, işi “tamamlanmış” olarak görmüyor. Bu özelliklere duygusal zekâ ve yüksek düzeyde empatiyi de eklediğimizde, yönetimlerde daha çok kadın lider ile başarı hikâyeleri de artacaktır. Kadın ve erkek yöneticilerin yönetim ekiplerine, çeşitli alanlarda getirdiği güçlü yönler ile birlikte fark yarattıklarını düşünüyorum.

Borusan Holding Grup CEO’su Erkan Kafadar:
Üst yönetimde yüzde 30 kadın oranına ulaşmayı hedefliyoruz
Toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki bilincin yayılması ile kadın yöneticilerin ve kadın CEO’ların sayısı artacak. Bu kapsamdaki çalışmalarımızı “Borusan Eşittir Platformu” altında yürütüyoruz.

üm şirketlerimizdeki ilk ve orta yönetim kademelerinde yüzde 40, üst yönetimde ise %30 kadın oranına ulaşmayı hedefliyoruz. Üst ve orta yönetim işe alım ve terfi sürecinde en az bir kadın aday, kısa listede yer alıyor. Liderlik Fakültesi’nde %50 kadın oranı teşvik ediliyor. Yüksek potansiyelli ve yönetim yedeği olan kadınlara özel bir gelişim programımız var. Borusan olarak, kadınların gelişimi ve iş hayatında daha çok istihdam edilmelerini sağlayacak çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz.

Teknosa CEO’su  Sitare Sezgin:
Kadın yöneticisi fazla olan şirketler, daha iyi performans sergiliyor
Sürdürülebilir kalkınmanın sağlanabilmesi, toplumun ilerleyebilmesi, nüfusun yarısını oluşturan kadınların yaşamın tüm alanlarına aktif katılımı ve karar mercilerinde yer almaları ile mümkün. Kadın liderler son 10 yıldır, uluslararası kuruluşların ve şirketlerin tepe noktalarında söz sahibi olmaya başladı.

lkemizde üst yönetime çıkan ve global görevler de üstlenen çok başarılı kadın liderler var; ama hâlâ eşit temsilin çok uzağındayız. Ben, Yönetim Kurulunda Kadın Derneği’nde de (YKKD) aktif rol üstleniyorum. Toplumsal cinsiyet eşitliği adına hep birlikte sorumluluk almalı ve değişimi hızlandırmalıyız.

DEĞERLER...
Kadınların yönetimlerde ve yönetim kurullarında daha çok bulunması, iş dünyasındaki “çeşitlilik ve eşitlik” değerlerini pekiştirecek. Bu da daha sağlıklı, bütünsel karar verme ortamlarını geliştirecek. Araştırmalar, kadın yönetici sayısı fazla olanların; pazar payı, sermaye ve hisse senedi değerine göre daha iyi performans ortaya koyduğunu, kadınların söz sahibi olduğu şirketlerin, daha duyarlı ve daha katılımcı olduğunu gösteriyor. Buna rağmen, hayatın her alanında olduğu gibi iş dünyasında da yönetimde de kadınlar henüz hak ettikleri yerde değil. Dahası, çalışma yaşamına girenlerin bir kısmı da işi bırakıyor, bırakmak zorunda kalıyor. 

ÖNYARGILAR...
Bazı hâkim önyargılar ve tutumlar, ne yazık ki pek çok kadının kariyerlerinde hak ettiklerinden daha geride kalmasına yol açıyor. Hem iş yerlerindeki tutumların değişmesi hem de kreş ve yuvaları kullanabilmeleri, kadınların iş gücüne katılımını daha da artıracak. Ayrıca, aynı seviyede çalıştıkları erkekler ile eşit ücret alması ve yönetici pozisyonuna yükselmelerinin önündeki engellerin kaldırılması da hepimizin ortak sorumluluğu, görevi.  

Mapsis Metal Genel Müdürü Filiz Akkaş:
Yönetim kurullarında daha fazla kadın bulunan kurumlar, fark yaratıyor
Farklı yetenekleri bünyesinde barındırabilmenin, şirketlere yönetsel bir zenginlik kattığı kabul edilmiş bir gerçek. Kadınlar; bilişsel kapasiteleri, eğitim düzeyleri, bilgi birikimleri ve donanımlarına ilaveten, detaycı bir yaklaşıma sahip.

adınların planlı ve sistematik çalışma tarzı, günümüz modern yönetim yöntemleri içerisinde daha da önem kazanan duygusal zekâları, onları öne çıkarıyor. Kadınlar; daha tüketici odaklı, şeffaf, çevreye duyarlı ve daha iyi insan kaynakları politikaları uyguluyor. Dolayısıyla, yönetim kurullarında daha fazla kadın bulunan kurumlar fark yaratıyor. Kadın yöneticiler, satış gelirlerinin artması, hisse senetlerinin değerlenmesi ve iflas riskinin daha düşük olması gibi artılar sağlayabiliyor. Başarı adına gereken çok yönlü bakış ve bunu sağlayacak insan kaynağı zincirindeki tüm halkaları kadınlar ile birlikte tamamlamak, şirketlere önemli bir rekabet üstünlüğü getiriyor.

PhIlIps Türkiye CEO’su Haluk Karabatak:
Çeşitlilik, verimin artmasına pozitif etki sağlıyor
“Kapsayıcılık ve çeşitlilik”, insan kaynağı stratejimizin dayandığı üç temel değerden biri. Cinsiyet eşitliği ve kadınların iş gücüne katılımı, İK politikamızın öncelikli konularından. Orta Doğu ve Türkiye dahilinde, kadın çalışanlarımız için ‘Women Leadership’ programını gerçekleştirdik.

ağlıklı İnsan, Sürdürülebilir Gezegen 2016-2020” programımızın hedefleri doğrultusunda, üst düzey liderlik pozisyonlarındaki cinsiyet çeşitliliğinde 2020 sonu itibarıyla yüzde 27’lik bir orana ulaştık ve %25 hedefini aştık. 2025 sonunda cinsiyet çeşitliliği oranını %30’lara çıkarmayı amaçlıyoruz. Şirket politikamız kapsamında; çeşitliliği, kadınların aktif iş gücüne katılmasını sağlamayı ve liderlik yönlerini desteklemeyi sürdüreceğiz. 

YÖNETİCİLERİMİZİN YÜZDE 42’Sİ KADIN 
Gururla söyleyebilirim ki, Philips Türkiye’de yönetim kurulumuzun %86’sı ve yöneticilerimizin %42’si kadın. Tüm araştırmalar, analizler ve gözlemler; iş yerinde çeşitliliğin, satış ve kâr artışına, yaratıcı düşüncenin gelişmesine, verimin artmasına pozitif etki sağladığını kanıtlıyor. Bizim İK politikamızın kalbinde de bu yer alıyor. Kurumların ve toplumların gelişmesinde kadının rolü çok büyük.

Yıldız Holding CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mehmet Tütüncü:
Kadınların farklı bakış açısının, yönetime büyük katkısı var
İş hayatında, özellikle de üst yönetimde kadın temsilini artırmak, çok önemli bir gündem maddemiz. Bana direkt raporlayan yönetim ekibimdeki rollerde kadın çalışanlarımızın oranının %40’a ulaşmasından çok memnunum.

önetim Kurulunda Kadın Derneği’nin (YKKD) mentorlarından biri olarak, iş dünyasında daha çok kadın liderin yer almasına katkıda bulunmaya çalışıyorum. Kadın çalışanlarımızın programına katılımını da destekliyoruz. “Yıldız Holding Kadın Platformu” ile kadınların şirketlerimizin yönetim kurullarında ve karar mekanizmalarında daha aktif olması için çalışıyoruz. Böylece kurumsal yönetişim yapımız da kuvvetlenecek. Kadınların birleştirici, uzlaştırıcı özelliklerinin ve farklı bakış açısının, yönetime büyük katkısı oluyor. Araştırmalar da fırsat eşitliğine önem veren şirketlerde performansın daha yüksek olduğunu gösteriyor.

Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri İcra Kurulu Başkanı & Yönetim Kurulu Üyesi Eda Uluca Özcan:
Kadınların potansiyeli, ülkemizi çok daha ileriye taşıyacak
Kadınların iş dünyasındaki potansiyeline çok inanıyorum. Yapılacak yatırımlarla daha da güçlenecek olan bu potansiyel, ülkemizi çok daha ileri bir noktaya taşıyacak. 2019'da yüzde 28 olan kadın yönetici oranımızın 2022 itibarıyla %43'e çıkmasından dolayı gururluyuz.

nyargıların yol açtığı engelleri aşmalı; kamu, özel sektör ve STK’lar olarak iş birliği içinde çalışmalıyız. İş dünyasında ideal dengenin kurulabilmesi için kamu otoritesi gerekli önlemleri almalı. Firmaların da yönetim kurullarında kota kuralını uygulamasının, büyük bir fark yaratacağına inanıyorum. 

HEPİMİZE DÜŞEN ÖDEVLER VAR
Araştırmalara göre, 2025’e kadar toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması halinde, dünya ekonomisine 12 trilyon dolarlık bir katkının ortaya çıkması bekleniyor. Kadınların ekonomiye dahil olmadığı ülkelerde kaybın, yüzde 30’lara kadar çıktığı tahmin ediliyor. Fortune 500 listesindeki şirketler içerisinde kadın CEO oranı sadece yüzde 6. Türkiye’de de maalesef benzer bir resim var. İlk 500 firmanın %10’undan çok daha azı kadınlar tarafından yönetiliyor ki, bunu en az %20’ler seviyesine çıkarmalıyız. Rakamlar, kadınların iş hayatında önünü açmak için hepimize düşen ödevler olduğunun bir göstergesi. Ülkemizdeki kadın CEO oranı, mevcudun 2 katı olmalı. Bu rakamlara ulaşabilmek için de yönetim kurulu seviyesinde bu konuyu önceliklendirmeli ve bu yönde somut hedefler koymalıyız. Odaklanma olmadığı sürece bir ilerleme kaydetmek mümkün değil.