KAHRAMAN MARKALAR

Yeni tip koronavirüs, küresel çapta büyük bir sağlık krizine yol açtı. Bununla da kalmayıp dünya ekonomisi için büyük bir tehdit oluşturdu. Pandemi; seyahatten e-ticarete, lojistikten medyaya, perakendeden tedarik zincirine kadar birçok farklı sektörü olumsuz yönde etkiledi. Bununla birlikte, iletişim kurma biçimlerimizden iş yapış şekillerimize dek; marka, iletişim ve pazarlama dünyasında da pek çok değişikliği beraberinde getirdi. CMO'ların "müşteri sadakati" ve davranışından oluşan yoğun gündeminin yerini ise tüketicinin en temel ihtiyaçları almış durumda. İnsanlar artık "Kahraman Markalar" görmek istiyor. Şeffaf iletişim de bunun sağlamanın en önemli anahtarlarından biri. Sözün özü; Türkiye'nin önde gelen şirketlerinin pazarlama alanındaki değerli profesyonelleri, zorlu dönemdeki başarı formüllerini Busıness LIfe okurlarına anlattı...


İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN ULUSLARARASI HAVALİMANI (İSG) KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ CANAN SOYSAL:
Amacımız misafirlerimizin güvenini kazanan bir marka olmak

İçinde bulunduğumuz zorlu pandemi döneminde, güven ve samimiyet mesajı, hiç olmadığı kadar önemli oldu. Çünkü insan sağlığı söz konusu. İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı (İSG) olarak, bizim gibi hizmet sektöründe faaliyet gösteren markalar, müşterileri beğenisi için şeffaf ve içten olmak zorunda. Biz terminal binamızda, yolcularımızın daha güvenli seyahat etmeleri için birçok önlem aldık. Bunları da “Sizi önemsiyoruz” mesajının merkezinde topladık. Tedbirleri samimi bir dille konuklarımıza anlattık. Amacımız “Kahraman Marka” olmak değil, misafirlerimizin güvenini kazanan bir marka olmak. Zaten hazirandan bu yana, hızla artan aylık yolcu sayımız, bu güveni tesis ettiğimizin en somut göstergesi...

PEGASUS HAVA YOLLARI PAZARLAMA DİREKTÖRÜ ONUR DEDEKÖYLÜ:
“Umut ve ilham veren marka” olarak anıldık
Yeni dönemde “Kahraman Marka” olmak, misafirlerimiz ile benzer bakış açısına sahip olduğumuzu göstermekten, onların duygularını analiz ederek ve hayatına dair içgörüler yakalayarak bunları en şeffaf şekilde, doğru zamanda ifade etmekten geçiyor. Zamanlama, işin en kritik noktası.

İnsanlar umutlanmaya başladığında “Güzel Günler Yakın” adlı filmimiz ile seyahat ilhamı verdik. “Salgın sürecinde bu iletişimi yapan ilk marka olduk” diyebilirim. Peşimizden diğerleri geldi. Zamanlama ve doğru mesaj; umut ve ilham veren marka olarak anılmamızda hayli etkiliydi. 

MİSAFİRLERİMİZ İLE BAĞIMIZI GÜÇLENDİRDİK 
Yeni dönemin gerektirdiği önlemleri, misafirlerin ihtiyaçları doğrultusunda aldık. Bunları en şeffaf şekilde ve doğru anlarda değişik biçimlerde aktarmanın yollarını bulduk. Farklı kitleleri, izlemeye meyilli olduğu formatta yakalayarak tedbirleri hem bütün hem de parçalı olarak anlattık. Burada da doğru zamanlama ve hedeflemeye önem verdik. Bu süreçte web ve sosyal medya kanallarımızdan konuklarımızı; değişen tüm kurallar, iptal-değişiklik, ülke kuralları gibi konularda anlık olarak bilgilendirdik. Bu, markamıza karşı bağlılığı artırdı. Özetle; öncelikel talepleri değerlendirdik ve duyguları analiz ettik. Operasyonel ve iletişim anlamındaki açıklığımız, aktifliğimiz ve içgörülü yaklaşımımızın doğru zamandaki bazı kararlarla birleşmesiyle, misafirlerimiz ile bağımızı güçlendirdik.

ARZUM PAZARLAMA VE ÜRÜN GELİŞTİRMEDEN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI MEHTAP YILDIZ:
Tüketicilerimizin hayatına renk katıyoruz
Müşterileriniz için değer yaratan ürünler geliştirebilmek, bunu sürekli yapabilmek için yüksek yenilenme ve inovasyon kapasitesine sahip olmak, çok önemli bir kriter. Trendlerin, müşteri profilinin ve tercihlerinin hızlı değişimine bizler de aynı şekilde uyum sağlıyoruz. 

Son yıllarda önemi daha çok ortaya çıkan bir nokta da tüketicilerin gizli ihtiyaçlarını tespit edebilmek. Henüz onlar bile farkında değilken bu ürünleri onlara sunmak çok değerli. Arzum olarak, bu süreçlerin hepsinde başarılı olduk. Tüketiciler ile birlikte çalışanlara, tedarikçilere de ayı ölçüde fayda sağlanmalı. Tabi ki toplum ve doğa için de... 

MÜŞTERİLERİMİZ İLE SIKI BAĞLAR KURUYORUZ
Yenilikçilik, kârlılık, çalışan ve müşteri memnuniyeti, enerji verimliliği gibi kıstaslar açısından sürdürülebilir bir yapınız olmalı. Biz, bu kriterlere çok dikkatli yaklaşıyoruz, başarımızın sırrı da bu. Dijitalleşmeyi; ürünlerimize, hizmetlerimize, iletişimimize dahil ediyoruz. Müşterilerimiz ile her platformda sıkı bağlar kuruyoruz. Her an yanlarındayız. İnovasyon, farklı hedef kitlelerine ve pazarlarlara yönelme, yeni iş birlikleri gibi yöntemler ile heyecanı, tutkuyu ve ilgiyi daima diri tutuyoruz. Örneğin; tüm dünyanın tanıdığı, yüksek performans ve tarz sahibi olma ile özdeşleştirilen Ducati ile ortaklığımız çok başarılı bir çalışma. “Ducati by Arzum” markası ile de erkekler dünyasına çok güçlü bir giriş yaptık. Türkiye’de bir ilke imza atarak modayı da elektrikli ev aletleri ile buluşturduk. Bize bu gururu yaşatan “Arzum x Beymen Club Koleksiyonu” hayatlara daha da fazla renk kattık. Sosyal sorumluluk projeleri de çok ehemmiyetli. İnsanlar artık onların hassasiyet gösterdiği konulara aynı şekilde yaklaşmamızı bekliyor. Mesela; pandemi sürecinin en başında sağlık çalışanlarına ve sahada iş başında olanlara ilişkin gerçekleştirdiğimiz 30 bin maske desteği büyük takdir gördü.

MICROSOFT TÜRKİYE PAZARLAMA GRUP DİREKTÖRÜ OZAN ÖNCEL:
Eğitim kurumlarına özel çözümler sunuyoruz

Uzaktan ve hibrit eğitim; öğrenciler ve öğretmenler başta olmak üzere, eğitim dünyasının tüm paydaşları için zorlu bir tecrübe oldu. Microsoft Teams ise bu dönemde, çevrimiçi sınıflar kurulması, ders programlarının ve ödevlerin güvenle takip edilmesi gibi konularda eğitim kurumlarına özel çözümler sundu. Herhangi bir deneyimi iyileştirmek için takip ve analiz kabiliyetini güçlendirmek gerekir. Microsoft’un uzaktan verimli çalışma platformu Teams, uygulama içindeki “Eğitim Öngörüleri” özelliğinin içeriğini geliştirdi. Böylece, eğitimcilerin trendleri görmesi, iyileştirme çalışmaları yapması, yeni öğrenme ve öğretme stratejileri geliştirmesi kolaylaşıyor. Daha fazla veriye dayanan daha doğru analizler yapılabildiğinde, eğitimin kalitesini yükseltmeye yönelik adımlar da aynı ölçüde doğru ve etkili oluyor. 

HEPSİBURADA TİCARİ GRUP BAŞKANI MUTLU ERTURAN:
Müşterilerimize kampanyalar ile destek veriyoruz
Hepsiburada olarak, bu zorlu dönemde hedefimiz, müşterilerimizin sağlıklarını gözetirken, bütçelerini de rahatlatmak. 40'tan fazla kategoride sunduğumuz 30 milyonu aşkın ürün çeşidiyle ihtiyaçları evlerden çıkmaya gerek kalmadan karşılıyoruz.

Önceden kolaylık ve pratikliği sebebiyle yönelme olan online alışveriş, bu yıl işin içine ‘sağlık’ girince daha çok tercih edildi. Müşterilerimize sadece ürün çeşitliliğimizle değil, servisler ve kampanyalarla da destek veriyoruz. Özel indirimler, hediye ürün gibi birçok fırsat sunuyoruz. Alışveriş kredisi, çoklu kartla alışveriş gibi finansal destek çözümlerimizden de rahatlıkla faydalanabiliyorlar. Öğrencilerin her türlü okul ihtiyacını ev konforunda topluca yapabilmesi için “Okullar Başlıyor, İndirim Zili Burada Çalıyor” kampanyasını başlattık. Bu kapsamda, kırtasiyeden teknoloji ürünlerine, çalışma odası çözümlerinden hijyen malzemelerine kadar geniş seçenek ve avantajlı fiyatlar mevcut...

AXA SİGORTA SATIŞ VE PAZARLAMA BAŞKANI VE İCRA KURULU ÜYESİ FİRUZAN İŞÇAN:
Ürünlerimizi geliştirmeye devam edeceğiz
AXA Sigorta olarak amacımız, insanlığın gelişmesi adına, insanlar için önemli olanı korumak. Bu anlamda sağlık, her zaman öncelik verdiğimiz alanlardan biri. “Sağlığım Tamam’ iletişim kampanyası ile sigortalılarımızın sağlıklarını korumalarına destek olmak adına seferberliğimize hız kattık.

Sigortalılarımız, tüm salgın hastalıkların da poliçeye dahil olduğu avantajlı “Sağlığım Tamam’” ile küçük ya da büyük tüm sağlık ihtiyaçlarını kolaylıkla karşılıyor. Bütçeleri zorlamadan, özel hastanelerde tedavi olma ayrıcalığından ve kaliteli sağlık hizmetlerinden faydalanılması bizim için çok önemli.

MÜŞTERİLERİMİZİN HER ZAMAN YANINDAYIZ
Müşterilerimize her zaman yanlarında olduğumuzu hissedebilecekleri reklam filmleri hazırladık. Daha geniş kitlelerin haberdar olabilmesi amacıyla 360 derece bir kampanya hayata geçirdik. TV, radyo, dijital, açıkhava ilanlarımız ile acente kanallarımıza da destek veriyoruz. Gayemiz, ürünümüzün avantajlarını daha net anlatmak ve sigorta bilincini de artırmak. “Kendinize iyi bakın, daha sağlıklı yaşamaya özen gösterin” diye de teşvik amaçlı “Sağlıklı Yaşam İndirimi” dönemini başlatıyoruz. Bir yıl boyunca yapılan sağlık harcamalarına ve tedavi giderlerine göre, kullanımlara bağlı olarak sonraki senelerde yüzde 50’ye varan kademeli indirim fırsatı sunuyoruz. AXA Sigorta olarak, ürünlerimizi geliştirmeye, ihtiyaçlara daha uygun hale getirmek için çalışmaya devam edeceğiz.

BOYNER BÜYÜK MAĞAZACILIK PAZARLAMA VE MARKA GENEL MÜDÜR YARDIMCISI NURÇİN KOÇOĞLU:
Kalpte kalan markalar zor dönemde müşterilerinin yanında 
Günümüzde markaların, sadece satış yapan bir şirket; mağazaların da bir alışveriş platformu olmanın ötesinde işlevleri var. Hayran olduğunuz bir markanın yeni bir ürününü aldığınızda hissettiğiniz duyguları ya da misafir gibi ağırlandığınız bir mağazadan çıktıktan sonra oluşan düşüncelerinizi anımsayın... 

İyi, akılda ve kalpte kalan markalar; müşterilerini anlayıp ürün, hizmet ve yaşattığı deneyim ile onları mutlu ediyor. Zor dönemlerde de onların yanında oluyor. Pandemide de tüketiciler, kendilerine değer katan markaları hayatlarında görmek istedi. 

ODAĞIMIZDA, KOŞULSUZ MÜŞTERİ MUTLULUĞU VAR 
Kurulduğumuz yıldan bu yana odağımızda koşulsuz müşteri mutluluğu var. Salgının başlangıcında mağazalarımız yaklaşık 2,5 ay kapalı olmasına rağmen müşterilerimiz ile iletişimimizi sürdürdük. Kendimizi, onların yerine koyarak beklentilerini anlamaya ve çözümler sunmaya çalışıyoruz. İletişimde açık ve samimi olmaya özen gösteriyoruz. Sosyal medya sayfalarımızda eğitmenler ile spor antrenmanlarından, yemek tariflerine; dans derslerinden, Karsu Dönmez gibi ünlü isimlerin Boyner'e özel verdiği canlı online konserlere kadar, takipçilerimizi zengin içeriklerle buluşturuyoruz. 

YAŞAMDAN KEYİF ALINMASI İÇİN İLHAM VERİYORUZ 
Boyner olarak, ticari hedeflerimiz doğrultusunda ilerlerken, şirket enerjimiz ile tüm misafirlerimize ve paydaşlarımıza yaşamdan keyif almaları için ilham veriyoruz. Her koşulda iyimser olarak, insani değerleri öne çıkarmaya odaklanıyoruz. 44 bine yakın giyim paketini ihtiyaç sahiplerine ulaştırdığımız “Askıda İyilik” gibi sosyal sorumluluk çalışmalarımız ile iyiliği ve yardımlaşmayı yaygınlaştırmaya öncülük ediyoruz. Ülkemizin ekonomisine, iş ortaklarımıza katkı sağlamaya, topluma ve dünyaya fayda sunmak için çalışmayı sürdüreceğiz.

SAHİBİNDEN.COM PAZARLAMADAN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI NAZIM ERDOĞAN:
Türkiye nüfusunun yüzde 75’inden fazlasıyla temas halindeyiz

Rakamlar, Türkiye nüfusunun yüzde 75’inden fazlasıyla temas halinde olduğumuzu gösteriyor. Çalışmalarımızı “Türkiye’nin sahibinden.com”u olma hedefiyle sürdürüyoruz. 

DAHA İYİ DENEYİMLER TASARLAMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ
150 mühendisten oluşan Ar-Ge departmanımız ve uzman kadrolarımız ile kullanıcılarımızın çevrimiçi deneyimlerini geliştirerek bağlılıklarını kazanmak için büyük bir heyecanla çalışıyoruz. Hayat giderek daha fazla online’da yoğunlaşıyor ve alışveriş alışkanlıkları değişiyor. Biz de bu gelişmelerin farkında olarak, kullanıcıları anlamak ve daha iyi deneyimler tasarlamak üzere çalışıyoruz. Toplumsal sorumluluğumuzun da bilincindeyiz. Salgınla mücadelede sağlık çalışanlarının ihtiyaçlarının karşılanmasına destek olduk. Sağlık Bakanlığı ile acil teçhizat ve tıbbi malzeme tedariğini karşılamak üzere devlet üniversitesi hastanelerine 2 milyon TL bağışladık. 

IPEKYOL, TWIST, MACHKA PAZARLAMA DİREKTÖRÜ AZRA ZEYREK:
Müşterilerimizi memnun eden bir hizmet anlayışı sergiledik
Pandemi sürecinde, perakende sektörünün çehresinde ve tüketicinin satın alma alışkanlıklarında radikal değişimler olduğunu gözlemledik. Pek çoğunun hayatlarında ilk defa online alışverişi tecrübe ettiğine şahit olduk.

İhtiyaçları doğrultusunda değişen satın alma alışkanlıklarını ve yeni eğilimleri doğru okuyarak, aksiyon planlarımızı en hızlı şekilde hayata geçirmek üzere geliştirdik. Sosyal medya hesaplarımız ve online sitelerimizde, tüketicilerimizin ve takipçilerimizin ihtiyaç duyduğu şekilde şeffaf bir iletişim kurguladık. Taleplere ve beklentilere göre koleksiyonlarımızda revizyonlar ve yenilikler gerçekleştirdik. Açılışın akabinde online platformlardan gelen yorum ve mesajlar ile mağaza ekiplerimizden aldığımız geri bildirimlerle, zorlu süreçte müşterilerimizi memnun eden ve güven veren bir hizmet anlayışı sergilediğimizi gördük.

ALLİANZ TÜRKİYE PAZARLAMA VE DİJİTAL SİGORTALAR GMY. ONUR KIRCI:
Sektöründe fark yaratan uygulamalarımız var
Allianz Türkiye olarak, The Hammers Awards’ta “En İyi İçerikle Pazarlama Takımı” ve “En İyi Sosyal Medya Takımı” kategorilerinde ödüle layık görüldük. Dijitaldeki başarımız, günceli yakalayıp mecranın ruhuna uygun yaratıcı içerik üretebilmemizden geliyor. Paylaştığımız içerikleri ciddiye alıyoruz ve bunların yüksek etkileşiminden memnuniyet duyuyoruz.

Markamızın yenilikçi ve vizyoner yapısını dijital mecralardaki yenilikleri deneyimleyerek korumaya çalışıyoruz. Instagram’ın sticker’ları, gif’leri ve anket özelliği ile Reels video özelliğini, hikâyelerde oyunlaştırmayı, TikTok’u ilk kullananlardanız. 

TÜRKİYE’NİN İLK KURUMSAL YOUTUBER’I OLDUK 
2015 yılında Allianz Motto Müzik ile Türkiye’nin ilk kurumsal YouTuber’ı olduk. Bu girişimimiz bizi Türkiye’de YouTube’u ilk kez bir sosyal mecra olarak kullanan marka olarak konumlandırdı. Ardımızdan onlarca kurumsal YouTube hesabı açılmaya başladı. Allianz Türkiye olarak “Allianz Motto Müzik” ile dünyanın önde gelen iş ödüllerinden Stevie Awards’ta üç ödüle layık görüldük. Allianz’ın sektöründe fark yaratan uygulamalarının uluslararası otoritelerce takdir edilmesinden mutluluk duyuyoruz. ‘Allianz Motto Müzik’te bütün programları dijitalleşme sürecine hızlıca adapte ederek yayın rutinlerinin hepsini uzaktan gerçekleştiriyoruz. İnternet evreninin kalabalığından sıyrılıp izlemeye değer kaliteli içerik sunuyoruz. Yeni sürece de programcılarımız ile birlikte hızla adapte olduk. Pandemi döneminde Türkiye genelinde internet kullanımı yüzde 43 artarken “Allianz Motto Müzik”te izlenme oranımız %78, gösterimimiz %951 arttı.

SAP TÜRKİYE OPERASYONLARDAN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ERDEM ŞEKEROĞLU:
Ücretsiz sunduğumuz çözümler, insanlara yardımcı oluyor
SAP olarak “Dünyayı daha yaşanılır bir yer haline getirmek ve insan hayatını iyileştirmek” vizyonuyla çalışıyoruz. Bu dönemde çözümlerimizi tüm şirketlerin kullanımına ücretsiz açtık ve salgın ile mücadele konusunda müşterilerimizin ihtiyaçlarına destek verdik.

Global Citizen ve Avrupa Komisyonu’nca haziran ayında gerçekleştirilen “Global Amaç: Gelecek için Birleşme” isimli konserlere destek olduk. Covid-19’un sona ermesi için finansal yardım taahhüdünde bulunduk. Amacımız; testlerin, tedavi yöntemlerinin, aşının geliştirilmesi ve eşit bir şekilde dünyaya dağıtılması. 

"KORONA TEMAS TAKİP UYGULAMASI" 
Çözümlerimiz ile insanlara yardımcı olacak uygulamaları ve çalışmaları hayata geçirdik. Örneğin ABD’de, SAP Ariba Discovery’de bir arama ile 30 dakikada uygun tedarikçi yönlendirildi ve hastanenin yatak ihtiyacı karşılandı. SAP, Almanya Dışişleri Bakanlığı için ülke vatandaşlarının geri dönebilmelerini sağlamak ve bu süreci koordine edebilmek için 24 saatten az bir zaman diliminde bir web uygulaması hazırladı. Yine Alman hükümeti için Deutsche Telekom ile birlikte, kişisel veri gizliliği sağlanarak korona temas takip uygulaması geliştirdik. Bu sayede sayede bireyler, kendi telefonlarındaki veri ile koronavirüse yakalanan kişiler ile yakın temasta bulunup bulunmadığını öğrenebiliyor.

TEKNOLOJİNİN GÜCÜ...
Pandemi, dijital dönüşümün ülkeler ve şirketler için ne denli önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Sorunların giderilmesinde teknolojinin gücüne inandığımız için 2018’den beri Türkiye’de SAP Eğitim & Gelişim Enstitüsü’nce yürütülen “Genç Profesyoneller Programı”nı devam ettirdik. İzmir etabını, online düzenleniyoruz. Başarılı gençler, dünya çapında geçerliliği olan “SAP S/4HANA Uygulama” ve “SAP Projesi Etkinleştirilmesi” alanlarında iki adet sertifika sahibi olarak kariyerlerine ilk adımı atacak. 2018’de İstanbul ve Ankara, 2019’da ise Gaziantep ve Ankara’da düzenlenen dört programda 100’den fazla genç; bulut bilişim, büyük veri ve elektronik ticaret gibi farkı alanlarda uzmanlaştı. “SAP Danışmanı” unvanı ile SAP iş ortakları veya müşterilerinde istihdam edildi. Bugüne kadar 24 ülkede 2 bin 720’den fazla genç eğitim aldı ve yüzde 99’u bir iş sahibi. 

GARANTİ BBVA GMY. IŞIL AKDEMİR EVLİOĞLU:
Hizmetlerimiz ile değer yaratıyoruz
Garanti BBVA olarak, dijital kanallarımız üzerinden sunduğumuz ürün ve hizmetler ile müşterilerimizin hayatını kolaylaştırıyoruz. Her zaman yanlarında olmaya odaklanıyoruz. 8,5 milyonun aktif kullandığı Garanti BBVA Mobil’e yaptığımız yatırımlar ile işlem zenginliğini en üst seviyeye çıkardık.

“Dijital Bankacılık” alanında tecrübeliyiz. “Garanti BBVA Mobil” üzerinden sunduğumuz hizmetler ile de değer yaratıyoruz. Dünyanın tek uluslararası iş ödülleri programı “Stevie International Business Awards” kapsamında 3 ödüle birden layık görüldük. Stevie gibi önemli bir platform tarafından “en iyi” seçilmekten büyük mutluluk duyuyoruz. Yenilediğimiz ve daha sade hale getirdiğimiz uygulamamızda önümüzdeki dönemde de iyi bir kullanıcı deneyimi yaratmaya odaklanacağız. Müşterilerimizin günlük finansal yaşamları kolaylaştıran ve finansal sağlıklarını iyileştiren adımlar atmak da önceliklerimiz arasında... 

ÜLKER TÜRKİYE CMO’SU ASLI ÖZEN TURHAN:
İkonik markaları yönetiyoruz
Sustainable Brands Turkey için Nielsen tarafından gerçekleştirilen “Good Life Brands / İyi Yaşam Markaları 2020” araştırmasında, atıştırmalık kategorisinde yine birinci olma başarısı gösterdik. Üst üste üçüncü kez bu ödüle layık görülmek, bizler için çok önemli.

Türkiye’de birçok kişinin hayatında önemli yer tutan ikonik markaları yönetiyoruz. Önceliğimiz; tüketicilerimizi odağımızda tutmak, ihtiyaç ve isteklerini yakından takip etmek, mutluluklarına katkı sağlamak. İyi yaşam yolculuklarında, onlara eşlik etmek için çalışıyoruz. Yüksek ürün kalitemizin, yeni ürün geliştirme ve yenilikçilik anlayışımızın, müşteri memnuniyetine verdiğimiz önemin, geniş ürün yelpazemiz ve ait olduğumuz topluma karşı duyduğumuz sorumluluğun, Ülker’i en sevilen marka yaptığını görüyoruz. Pandemi döneminde de Sağlık Bakanlığı’nın yayımladığı 14 kural başta olmak üzere, yönlendirmeleri atlamadan, tüketicilerimiz ile iletişimi kesmeden, sosyal projelere destek vererek aralıksız üretmeye devam ettik. 

ATASUN OPTİK PAZARLAMA DİREKTÖRÜ ERDEM ALTAY:
İnsan sağlığını ön planda tutuyoruz
Pandemi süreci; şeffaf iletişimi geliştirmek ve toplumsal fayda yaratan marka olabilmek konularının önemsenmesi gerektiğini gösterdi. Atasun Optik’te önceliğimiz, müşterilerimizin ihtiyaçlarına en uygun ürün ve hizmetleri, uçtan uca mükemmel bir deneyim yaşatarak sunmak oldu. Bu yaklaşımımız bizi sektörde farklı bir noktaya taşıdı. 

Biz “Kahraman marka” olmak için her türlü şartta, cesurca ve ustalıkla müşterilerimizin hayatlarına değer katmak adına kararlılıkla, durmadan çalışıyoruz. 

SÜREÇLERİ GELİŞTİRDİK
50’den fazla marka ve 1.000’den fazla ürün ile geniş bir güneş gözlüğü portföyüne sahibiz. İşimizin büyük bir bölümü ise optik gözlük ve lens gibi sağlık kategorisindeki ürünlerden oluşuyor. Türkiye’de pandeminin başlamasıyla beraber, mağazalarımızı kapatınca bunların satışını durdurduk. İletişim ve elektronik ticarette regülasyonlara tabi olduğumuz için de normalleşme dönemine kadar bu alanda hizmet veremedik. İhtiyaçları anlamaya, açıldığımız gün tüketicilerin beklentileri doğrultusunda hızla hareket edeceğimiz süreçleri geliştirmeye odaklandık. İnsan sağlığını ve taleplerini ön planda tutarak çalışmaya devam ediyoruz. 

TOPLUMSAL FAYDAYI ARTIRACAK PROJELER
Toplumsal sorumluluğumuzun bilinci ile optisyenlik mesleğini geliştirmek ve bu alandaki öğrencilerin sektördeki konumunu güçlendirmek amacıyla üniversitelerin ilgili bölümleri ile iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. TEGV ile eğitime destek oluyoruz. Önümüzdeki dönem de sunduğumuz faydayı artıracağımız yeni projelerimizi hayata geçireceğiz.

SAMSUNG ELECTRONICS TÜRKİYE KURUMSAL MARKA VE PAZARLAMADAN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ÖMER BARIŞ GÖKPINAR:
Yaklaşımlarımız yenilikçi ve rakiplerimizden farklı
Pandemi sürecinde ve “Yeni Normal”de tüketicilerimizin yanındayız. Hayata geçirdiğimiz bütün uygulamalarda onların hayatını kolaylaştıracak ve avantaj yaratacak noktaları ön planda tutuyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını her durumda kesintisiz sağlayabilmek bizim için çok önemli. 

“Evde Beraberiz” adında bir hareket başlattık. Bu kapsamda; dizi, oyun, sağlık, iş gibi konularda evde kalanlara ilgi çekici içeriklerle seslendik. Yemekten spora, sanattan modaya kadar birçok alanda ünlü isimlerle iş birlikleri yaparak evlere renk kattık. İnsanların zamanlarını değerlendirmelerini, keyifli vakit geçirmelerini sağladık. 

EVDE KALANLARA, UMUT DOLU MESAJLAR VERDİK 
Evde yaratıcı fotoğraf çekme tüyoları, insanların kendi modalarını nasıl yaratabilecekleri, evleri ofise dönüştürecek ipuçları, oyun turnuvaları, fit kalmak için videolar, meditasyon ve yoga, yemek şeflerinden enfes tarifler gibi birçok çalışmaya imza attık. Bunları, Instagram’daki Samsung IGTV kanalından paylaştık. YouTube’ta “Hey! Douglas” kanalında canlı konser düzenledik. #EvdeBeraberiz hashtag’i ile dijital mecralarda yayınladığımız reklam filmi ile umut dolu mesajlar verdik. İlkokul 1. sınıftan üniversite hazırlığa dek, tüm öğrencilerimizin öğrenimine katkıda bulunmak amacıyla, uzaktan eğitimi destekledik. k12 ve edu.tr mail uzantısı bulunan tüm öğrenci ve öğretim üyelerine indirimli sunduğumuz Wi-Fi özellikli Samsung Galaxy tabletlerinden satın alanlara “Okulistik İçerik Paketi” hediye ettik. Yeni modellerimizin lansman çalışmalarına da devam ediyoruz. Evden çalışmayı daha kolay hale getirecek yeni ve güçlü ortaklıklar gerçekleştireceğiz. Yenilikçi ve rakiplerimizden farklılaşan yaklaşımlarımız ile kullanıcılarımıza dokunan uygulamaları hayata geçiriyoruz.

ZADE VİTAL PAZARLAMA VE KURUMSAL İLETİŞİM MÜDÜRÜ EMEL KAR KUTAN:
Söylemden daha çok, eyleme geçiyoruz
Faaliyetlerimize başladığımız ilk günden itibaren “şeffaf sağlık iletişimi” kavramıyla yolumuza devam ediyoruz. Sektörümüzdeki her marka da bu durumu net bir şekilde tüketiciyle paylaşmalı. Bu konuyu zorunluluk ya da yeni dönemin getirdiği bir trendden çok, kurumun görevi olarak adlediyorum.

Zade Vital olarak, attığımız her adımda “şeffaf sağlık iletişimi” politikası ekseninde ve tüketicinin temel ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde, sağlıklarını desteklemeye yönelik bir yolda ilerledik. Eczacılara, diyetisyenlere ve çalışanlarımıza “Vitalog” başlığı altında verdiğimiz online eğitimler ile bu süreci etkin bir şekilde geçirdik. TÜBİTAK’ın desteklediği 2 milyon 750 bin lira bütçeli projemiz ile Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde öğrenim 5 doktora öğrencisine, okulu bitirdikten sonra bünyemizde en az 3 yıl istihdam sağlayacağız. Toplumsal faydayı kuruluşundan beri merkezine alan ve sosyal sorumluluk projesi olarak doğan bir markayız. Söylemden daha çok eyleme geçerek “kahraman marka” serüvenimize devam ediyoruz.