ŞİRKETLERİN EŞİTLİK AŞKI

Kadınların iş hayatında renkli ve çok boyutlu düşünme, üretme, değerlendirme yetkinlikleri ile öne çıktıkları bir gerçek. Birçok araştırma, bir iş yerinde kadın ve erkek oranı ne kadar birbirine yakınsa, o işletmenin başarısının da o kadar arttığını ortaya koyuyor. İşe girişlerinden başlayarak kadınların iş yaşamında varlıkları artar ve üst yönetim kadrolarına doğru ilerleyişini kolaylaştırmak kurum kültürü haline gelirse, şirketteki büyüme ve kârlılık daha verimli, sağlıklı ve sağlam oluyor. Peki, kadınlar için "Türkiye'nin En İyi İşverenleri" arasında bulunmanın formülü nedir?


Panasonic Electric Works İK ve Kurumsal Gelişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı Mutlu Kutlu:
Kadınların katkısı çok değerli

Kadınların çalışma yaşamında yer alması, ekonomik özgürlüklerini sağlamalarının yanı sıra, toplumsal saygınlık, öz güven ve üretkenlik adına çok önemli bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemiz nüfusunun yaklaşık yarısının kadınlardan oluştuğunu göz önüne alırsak, kadınların tüm bu saydığım noktalara katkısının ne kadar değerli olduğunu daha net ortaya koymuş oluruz. Kız çocuklarının erkek çocuklar ile eşit şartlarda eğitim alması ise ilerleyen dönemlerde iş hayatında aktif rol almaları, sağlıklı ve mutlu nesiller yetişmesi, kadının birey olarak toplumdaki yerinin doğru konumlandırılması noktasında son derece kritik. Konuyu bu çerçevede ele alan şirketlerin her geçen gün artması oldukça sevindirici bir gelişme ve bu şirketler “kadınlar için en iyi işverenler” olarak addedilmeye devam edecek.

Pegasus Hava Yolları İK Direktörü Dilara Oğur:
Cinsiyet dengesi konusundaki hassasız
“Türkiye'nin En İyi İşveren”leri arasında bulunmanın formülü, çeşitliliği kucaklamak ve kapsayıcı, güvenilir, adil bir şirket kültürüne sahip olmaktan geçiyor. Kadın çalışanların desteklenmesine ve çalışma hayatında eşitliğin sağlanmasına yönelik uygulamaların, şirket stratejilerinin bir parçası olması gerekiyor.

Pegasus Hava Yolları olarak, kadınların iş hayatındaki rolüne ve eşitlik ilkesine verdiğimiz önemi vurgulamak adına, BM Kadının Güçlenmesi Prensipleri (WEPs) platformuna katılan dünyadaki ilk havayolu şirketi olduk. Ayrıca Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü (SHGM)’nin Toplumsal Cinsiyet Dengesi Geliştirme Komisyonu’nun üyesiyiz. Yanındayız Derneği, Teknolojide Kadın Derneği (Wtech), PWN İstanbul, Women in Sales platformu gibi oluşumlara destek veriyoruz.

ULUSLARARASI PROGRAMLAR…

Cinsiyet dengesi konusundaki hassasiyetimizin bir göstergesi olarak, filoya yeni katılan uçaklarımıza çalışanlarımızın kız çocuklarının isimlerini veriyoruz. Uluslararası alanda kabul görmüş programlara katılmakla birlikte, iş gücüne eşit katılımın sağlanması konusunda farkındalığı artırmak adına şirket içi faaliyetler de gerçekleştiriyoruz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle “Her kadın kendi başarı hikâyesini yazar, hikâyeler anlatıldıkça ilham verir” mottosuyla yola çıkarak “Havacılığın İçinden Kadın Hikâyeleri” söyleşisini gerçekleştirdik.

Orka Holding İK Eğitim Geliştirme Müdürü Güray Kanlı:
Kadınları güçlendirmeye yönelik uygulamalarımız var
Orka Holding olarak, BM Kadının Güçlenmesi Prensipleri'ne (WEPs) ilk imza atan firmalardan biriyiz.

Araştırmalarımız gösteriyor ki, iş-yaşam dengesini kurmakta zorlanmaları sebebiyle kadınlar, anne olduktan sonra iş hayatına dönemiyor. Ek sorumluluklar ve kariyer planlamasında bu durumun negatif etkisi, kadınların cam tavan sendromu ile iş yaşamına dönmesini engelliyor.

Orka Holding olarak, potansiyellerini tam kapasite ortaya koyabilmeleri için kadınları güçlendirmeye yönelik uygulamaları şirket stratejimizin bir parçası haline getirdik. Yeni nesil çalışma modellerine yer vererek, kadınların kariyerlerini sekteye uğratan hamilelik sürecinden itibaren, onlar için güven kültürü oluşturduk, kariyer planlamalarında esneklik sağladık. Merkez departmanlarımızda ve yoğun çalışma şartlarına rağmen mağazacılık operasyonlarımızda kadınların çalışmasını kolaylaştıran uygulamalar geliştirdik.  Bu çalışmalarımızın sonucu olarak, iş hayatına güvenle dönen kadın çalışan oranını %100 e yaklaştırdık.

Hepsiburada İK Direktörü Gaye Küçükkaya Kaleağası:
Kadın çalışanlarımıza hiçbir destekten kaçınmıyoruz

İstihdamda kadınlara yönelik çabalarımızın yanı sıra, kadın çalışanlarımıza kariyerleri ve çalışma koşulları bağlamında da hiçbir destekten kaçınmıyoruz. Bu kapsamda; doğum izni, sonrasındaki ücretli ve ücretsiz izinler, tüm lokasyonlarımızda anne odaları, duruma göre kreş, acil yardım fonları, çalışan destek programı ve psikolojik desteklerimizi sayabiliriz.

Arkas Holding İk Direktörü DR. ŞENGÜL ATALAY:
Kadınları destekleyen yaklaşımlara sahibizKadınları destekleyen yaklaşımlara sahibiz

Kadınları destekleyen yaklaşımlar toplumda henüz bu kadar yoğun değilken bile, 20 yıl öncesinden Arkas İnsan Kaynakları stratejimiz, kadın ve erkeklere eşit çalışma ortamı ve hakları sağlayan temel insani değerler çerçevesinde kurgulanmıştır. Kadınlara yönelik faaliyet gösteren çok sayıdaki vakıf ve dernek ile iş birliği içindeyiz. Hem çalışanlarımız genelinde hem de topluma fayda anlamında üzerimize düşen fazla sayıda çalışmada yer alıyoruz.

Anadolu Grubu İK Başkanı Osman ALPTÜRER:
Toplumda her türlü ayrımcılık kaldırılmalı
Anadolu Grubu’nda sadece cinsiyet eşitliğine odaklanmakla kalmıyor, toplumda her türlü ayrımcılığın kaldırılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyoruz.

Özellikle kadın gücünün katma değerinin farkındalığı konusundaki çalışmalara öncelik veriyoruz. Tüm uygulama ve süreçlerimizde ayrımcılığa izin vermeyeceğimizi taahhüt ettiğimiz “Anadolu Grubu Fırsat Eşitliği Politikası” çerçevesinde hareket ediyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliğine ve kadının her alanda ürettiği değeri artırmaya yönelik projeler hayata geçiriyoruz. Kadınların üretim süreçlerine katılımının kalkınmanın şartı olduğuna inanan grup şirketlerimiz, bu alanda dikkat çekici rakamlara ulaşan projeler geliştiriyor.

Borusan Otomotiv İK, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı  Tuğba Paşalı Karacan:
Cinsiyet dağılımını dengelemeyi amaçlıyoruz
Toplumsal cinsiyet eşitliğinin hem kurumsal hem bireysel düzeyde benimsenmesi ve içselleştirilmesi gerektiğine gönülden inanıyoruz. Kalıplaşmış yargıların önüne geçebilmek için ilk adımı işe alım sürecinde atıyoruz.

Yeni ekip arkadaşlarımızı şirketimize dahil ederken, cinsiyet dağılımını dengelemeyi amaçlıyoruz. Öncelikle inanmak, ardından inandığınız vizyonu hayata geçirmek için hedef koymak ve sonrasında da bu hedefe ulaşacak aksiyonları hayata geçirmek gerekiyor. Borusan Otomotiv Grubu olarak bu vizyon bize, yönetim seviyeleri ile iş alanlarımızın tamamındaki çeşitliliğin önemini ve farklılıkların kültürümüzü nasıl zenginleştirdiğini gösterdi.

İCRA KURULU'NDA 3 KADIN 3 ERKEK ÜST DÜZEY YÖNETİCİ

Çok sesliliğin şirket kültürümüzde yaratacağı değerlerden yola çıkarak, her seviyede alacağımız kararların farklı perspektifler ile beslenmesi, liderlik ekiplerimizin bu konuya bilinçli odağı ile “İnsan Yönetimi” stratejimizin de bir parçası haline geldi. Bu vizyonu üst yönetim/liderlik ekibimizden başlattık. Bugün 6 kişiden oluşan icra kurulumuzda 3 kadın, 3 erkek üst düzey yöneticimiz yer alıyor. 3=3 bizim bu konudaki inancımızın ve kararlılığımızın da bir sembolü oldu. Özellikle erkek işi olarak algılanan rollere/mesleklere odaklandığımız projelerin hayata geçmesi, hem otomotiv sektöründe hem de şirketimizde pek çok kadına örnek oldu ve cesaret verdi. Kadın teknisyen geliştirme programımız “Anahtar Kadında” ve “Kadın Servis Danışmanı Gelişim Programı”mız bunun en önemli birkaç örneği. Benim gördüğüm en kritik 3 konu; rol model olmak, kurum ve birey olarak hedef koymak, cesaret vermek. Ayrıca gerçek, sözde kalmayan ve somut olan aksiyonlarınızla bu hedefi destekleyen adımları kararlılıkla devam ettirdiğinizi göstermek…

Signify Türkiye ve Maghreb İK Direktörü Hande Altan:
İş gücüne eşit katılımı destekliyoruz
SIgnIfy olarak, cinsiyet eşitliği ve kadınların iş gücüne daha fazla ve daha eşit katılımı, her zaman ve her platformda cesaretlendirdiğimiz ve desteklediğimiz bir konu. Bu noktada yalnızca kendi bölgemizde değil, global organizasyonda da rol model gösterilen güçlü ülkeler arasındayız.

Cinsiyet çeşitliliği, global çeşitlilik ve dahiliyet politikamız çerçevesinde, işe alımdan ücretlendirmeye kadar her alanda çeşitli hedeflerle takip ettiğimiz önemli bir odak noktası. Her fırsatta şirket dışında, özellikle de üniversitelerde çeşitlilik, dahiliyet ve eşitlik konusunda konuşmaya, kadın liderlerimizi genç yeteneklerle buluşturmaya özen gösteriyoruz. Anne adayları ve yeni doğum yapmış çalışanlarımız için de 2021 yılında güncellediğimiz bir kılavuzumuz var. Bu sayede anne olan kadın çalışanlarımızın bu önemli süreçlerinde yanlarında olduğumuzu ve işe dönüş planlamalarını en yumuşak şekilde yönetebilmeleri için desteklerimizi gösterme konusunda oldukça hassasız.

Doğanlar Holding İK Direktörü Elif Yılmaz:
Olabildiğince kapsayıcı bir ortam oluşturuyoruz

Doğanlar Holding olarak, öncelikle tüm çalışanlarımızı -bilhassa kadınları- iş veya çalışma ortamını etkileyen kararlar alırken konuya dahil ediyoruz. Çalışanlarımızın fikrinin bizim için değerli olduğunu onlara hissettiriyoruz ve olabildiğince kapsayıcı bir ortam oluşturmayı amaçlıyoruz. Eğitim ve gelişimlerine olanak sağlıyoruz ve onları her koşulda desteklemeye çalışıyoruz. Çalışanların cinsiyetlerine bakmaksızın, tüm kararlarımızda adil davranıyoruz ve iş yerinde kültürümüz dahilinde “kendi” oldukları ortamı sunuyoruz. Günümüzde birçok sorumluluğu olan kadınların iş ve özel yaşam dengesi kurabilmesine destek oluyoruz. Oluşturduğumuz güven ortamında, çalışanlara kendine özel alanlar bırakabiliyoruz.

Migros Ticaret A.Ş. İK ve Endüstri İlişkileri Genel Müdür Yardımcısı Olcay Yılmaz Nomak:
Fırsat eşitliğini her alanda sunmayı ilke ediniyoruz

Migros olarak, kadın istihdamına verdiğimiz önemin ve kurum kültürümüzün ayrılmaz bir parçası olan fırsat eşitliğini, tüm çalışanlarımıza her alanda sunmayı ilke ediniyoruz. Bunun “Türkiye’nin en iyi işverenleri” arasında yer almamızda çok büyük bir etkisi olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte, kadının hem iş hem de sosyal hayatta güçlenmesine katkı sağlayacak projeler yürütüyor ve yapılan çalışmaları destekliyoruz.

Borusan Holding İK ve Kurumsal İletişim Grup Başkanı Nursel Ölmez Ateş:
Eşit bir çalışma ortamı için pek çok uygulamamız mevcut

Kadın ve erkek çalışanlarımıza doğum teminatlı özel sağlık sigortası, kadınlara doğum ve annelik izinlerinin kesintisiz 5,5 ay kullanma olanağı, destek programı, kreş yardımı uygulamasının yaygınlaştırılması, okulun ilk günü ve karne günü izinleri, esnek çalışma uygulamaları, kadın çalışanlar ile yüz yüze paylaşım toplantıları, toplumsal cinsiyet eşitliği ihlali durumlarında “Etik Hat” başvuru olanağı bulunuyor. Ayrıca, 1 Haziran 2021’den itibaren yasal 1 haftalık “Babalık İzni”ne 1 hafta daha ekleyerek toplam izin süresini 2 haftaya çıkardık. Bu ve bunun gibi pek çok uygulama, kadın ve erkek çalışanlarımızın eşit bir iş ortamda çalışabilmeleri için hayata geçti.

Novartis Grup Türkiye İnsan ve Organizasyon Direktörü Dr. Senay Kızılkaya:
Kadın çalışanlarımızı her alanda ve her zaman destekliyoruz
GittiGidiyor’da tüm ilişkilerin sağlam temeller üzerinde kurulmasını sağlayan öncelikli unsur, güvene dayalı iletişim. Bu ortamı koruyup geliştirmenin ne kadar önemli olduğunun farkındayız. Başarımızın en temel göstergesi, çalışanlarımızın mutluluğu.

Kadın çalışanlarımızı her alanda ve her zaman destekliyoruz. Esnek doğum izni uygulaması ve süt izni, hamilelik koçluğu, süt odası, lohusa ve yeni doğan desteği gibi pek çok uygulamamız bulunuyor. Bebekleri 18 aylık olana kadar şehir dışı konaklamalı toplantılara masraflarını şirketimiz ödeyecek şekilde bebekleri ve refakatçileri ile beraber katılabiliyorlar. 2020’de uygulamaya aldığımız 14 haftalık babalık izni uygulamamız ile ebeveynlerin hayatlarını kolaylaştırmayı hedefliyoruz.

KADIN İSTİHDAMI ALANINDA BİRÇOK ÖDÜL

Great Place to Work’ün düzenlediği 2021 yılının “Kadın Çalışanlar için Harika İş Yeri” 1.lik ödülünü aldık. 3 yıldır her sene birinci seçilmek bizler için gurur tablosu. Ülke çapında sosyal sorumluluk çalışmaları yapıyoruz. Bahçeşehir Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (BAUSEM) iş birliğiyle “Geleceğin Kadın Liderlerini Yetiştiriyoruz” projesini hayata geçirdik. Alanında uzman konuşmacıların, kadın girişimcilerin ve sektörden kadın profesyonellerin ilham veren konuşmalarından oluşan seminerler sayesinde, geleceğin kadın liderleri olacak kız öğrencilerimize kılavuzluk ettik.

Roche İlaç Türkiye İnsan ve Kültür Lideri Banu Gülsün:
Çevik dönüşüm için cesur adımlar atıyoruz
Roche Türkiye, yarının ihtiyaçlarına bugünden çözüm üretmek için “çevik dönüşüm” ile güçleniyor. 125 yıldır insanların yaşamlarını iyileştirmek ve sağlık hizmetlerinin geleceğine yön vermek üzere faaliyetlerini sürdüren Roche, sektörde değişime ayak uydurmak üzere dönüşmeye devam ediyor. Sağlık hizmetleri ekosisteminde değer yaratmak için çalışan Roche’un çevik organizasyon yapısını ve bu yeni yapıyla hedeflediklerini Roche İlaç Türkiye İnsan ve Kültür Lideri Banu Gülsün anlatıyor

DAHA FAZLA HASTA İÇİN DAHA FAZLA FAYDA...

Tüm dünyada değişimin hız kazandığı ve her alanda birçok yeni ihtiyacın gündeme geldiği bir dönemden geçiyoruz. Roche İlaç Türkiye olarak, sağlık hizmetlerinde yaşanan hızlı değişimlere ayak uydurmak için, 2030 hedeflerimiz kapsamında önem verdiğimiz “daha fazla hasta için daha fazla fayda” odağımızla hareket ediyoruz.

DAHA YALIN VE HIZLI BİR ÇALIŞMA YÖNTEMİ

Bu kapsamda çalışma yöntemlerimizi geliştirirken, “çevik yönetim” anlayışı ile organizasyonumuzu yapılandırdık. Yeni çalışma modelimiz ile tüm terapötik alanlarımız için oluşturulan “yeni roller” ve “etki odaklı takımlar” ile etkileşim halinde olduğumuz tüm paydaşlarımıza daha yalın ve hızlı bir çalışma yöntemi sunmayı hedefliyoruz. Organizasyon yapımızı da bu yeni rolleri desteklemek üzere şekillendirdik.

BİREYSEL DÖNÜŞÜM...

Organizasyon olarak en değerli varlığımız olan çalışanlarımız ile hem çalışma modelimizdeki dönüşümü hem de kültür ve zihniyet dönüşümünü hedefledik. Yeni iş yapış şeklimizi kültürümüzün bir parçası olarak ele aldık. Bireysel dönüşümü destekleyerek, sorumluluk alanı farketmeksizin tüm çalışanların organizasyona değer katabildiği bu kültürü benimsemesini önceliklendirdik. Bugün geldiğimiz noktada, tüm çalışanlarımız için hiyerarşiyi azaltan, iş birliğini ve çalışma özerkliğini yükselten bir ortam sunmaya, kaynaklarımızı verimli kullanmaya odaklanıyoruz.

SÜREKLİ ÖĞRENEN BİR ŞİRKET

Roche olarak, kendimizi bu değişim ve dönüşüm sürecinde sürekli öğrenen bir şirket olarak konumlandırıyor, daima çalışanlarımızın geri bildirimlerine önem veriyoruz. Organizasyonumuzu güçlendirmek için atacağımız adımlara birlikte karar veriyor, çalışan anketlerinden çıkan sonuçları titizlikle ele alıyoruz. Her değişim ve dönüşümün kendi içinde zorluklar barındırdığı gibi yeni fırsatlar da sunduğunu düşünüyoruz. Çevik iş yapış şeklinin, Roche çalışanlarının kişisel ve profesyonel gelişimlerine de daha fazla olanak sağlayacağına inanıyoruz.

AĞ İÇERİSİNDE ÇALIŞMA MODELİ

Tüm bunların yanında, yenilikçi çalışma modelimiz “Networked Way of Working” ile de küresel çapta etkinliğimizi en üst seviyeye taşımaya, çalışanlarımızın potansiyellerini daha geniş bir alanda ortaya koyabilmelerine katkı sağlamaya çalışıyoruz. “Ağ içerisinde çalışma modeli” olarak tanımlanan bu dönüşüm programı kapsamında, çalışanlarımız yalnızca çalıştıkları ülkenin ve alanın konularına odaklanmıyor, bir global uzman olarak da konumlanıyor. Böylelikle bilgi ve deneyimlerini farklı alanlarda da kullanarak çözüm üretme esnekliğine sahip oluyorlar.

Sonuç olarak; üretilen çözüm farklı coğrafyalarda da değer yaratıyor ve çarpan etkisi buna bağlı olarak artıyor. Bu noktada Roche, “ağ içerisinde çalışma modeli”ni benimseyen çevik bir şirket olarak ekosistemde yerini alıyor.