TÜRKİYE'NİN EN ETKİLİ 50 CFO'SU

Bugün artık işletme sermayesini ve eldeki likit varlıkları iyi yönetmek ve finansa erişimi kolaylaştırmak çok daha önemli. Büyüme, enflasyon ve değişen kur beklentileri, kısa vade için nakit akışı planlamasında güçlük yaratırken uzun vadeli yatırımlar için de aşılması gereken bir engel olarak öne çıkıyor. Türkiye'nin En Etkili 50 CFO'su, işte bu engelleri, zorlukları aşmada her biri kendi fomülünü yaratan finansın değişim liderleri olarak öne çıkıyorlar.

Son bir yıldır tüm dünyada enflasyonun artması, enflasyonla mücadelenin seyri, makroekonomik beklentilerdeki değişimler, para piyasası enstrümanlarındaki volatilite, doğal afetler ve jeopolitik riskler iş dünyasının gündeminde yönetilmesi zor konular olarak yer alıyor. 2023 yılı gerek deprem gerek seçim takvimi gerekse yerel ve küresel ekonomik gelişmeler nedeniyle, gidişatı belirsizliklerle dolu bir yıl olarak ilerliyor. Ölçek fark etmeksizin, en küçüğünden en büyüğüne tüm işletmeler yaşanan belirsizlik ortamından etkileniyor. Türkiye’nin En Etkili 50 CFO’su da enflasyonla mücadeleden finansal kaynaklara ulaşmaya, yeni kaynaklar yaratmaya, finansta yeni yollar bulmaya hatta yapay zekayı işe dahil etmeye değin uzun bir yapılacaklar listesini yönetiyor. Gerçek şu ki dünya üzerindeki çok başarılı şirketlerin hiçbiri finansal sonuçlara odaklanmıyor. Kâr, vizyonlarına ulaşmalarının bir sonucu. Yeni dönemin en başarılı CFO’ları da başarıya bu gerçekten hareketle ulaşıyor. Sürdürülebilirliği işin merkezine koyan CFO’lar, belirsizlikleri aşmaya devam ediyor.

SAP Türkiye ve Güney Avrupa Cfo’su BULUŞ FİDAN TÜFEKÇİ
“Enflasyonla mücadelede önemli adımlar attık”
Enflasyonla mücadele için önemli adımlar attık. Nakit akışı, kârlılık ve ciro açısından Türkiye’deki ve bölgedeki hedeflerimize ulaşmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz.

2023 oldukça beklenmedik olaylarla karşılaştığımız bir yıl. SAP’nin bölge yöneticisi olarak görev yaptığım Güney Avrupa ülkeleri de bu yıl enflasyonla yeniden tanıştı. Bu nedenle, enflasyonla mücadele için yalnız Türkiye’de değil, Güney Avrupa’da da önemli adımlar attık. Nakit akışı, kârlılık ve ciro açısından Türkiye’deki ve bölgedeki hedeflerimize ulaşmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz.

“ŞEFFAFLIKTAN TAVİZ VERMEDİK”

Son bir yılda finans ekibi olarak, nakit akışını daha efektif ve öngörülebilir kılmak için tahsilat sürelerimizi kısalttık. Şirket giderlerini üst yöneticiler dahil daha sistematik hale getirerek tasarruf konusunda önemli adımlar attık. Birçok finansal fonksiyon için merkezileşme veya otomasyon süreçlerini hayata geçirerek verimliliği artırdık. Doğru fiyatlandırma yapılması ve kârlılığın yükseltilmesi için proje satış ekiplerinin iş süreçlerine dahil olduk. Etik ve uyumluluk çalışmaları, tüm adımlarımızda yol gösterici oldu. Denetim, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerinden asla taviz vermedik. Yapay zekayı finansal süreçlerimize entegre etmek üzere de çalışmalar yaptık. Meyvelerini yakın zamanda toplamaya başlayacağız.

“BULUT DÖNÜŞÜMÜNE  ÖNCÜLÜK ETTİK”

Türkiye ve bölgedeki tüm müşterilerimizin akıllı ve sürdürülebilir olması için yol gösterici olduk. Beklenmedik yerel ve küresel gelişmelere rağmen, müşterilerimiz dijital dönüşüm yolculuklarında kararlılıkla ilerledi. SAP olarak, dünyanın en sürdürülebilir teknoloji şirketi pozisyonumuzu koruduk. Son 1 yılda da önemli bir büyüme ivmesi yakaladık. Türkiye’de ve bölgede, şirketlerin finans alanındaki bulut dönüşümüne öncülük ettik. Son bir yıl içinde SAP’nin “Business Women’s Network (BWN)” oluşumunun Türkiye’de de kurulmasını desteklediğim için gururluyum. Dünyanın en kapsayıcı şirketlerinden biri olan SAP, şirket içindeki kadın lider oranını son 10 yılda yüzde 30’a çıkardı. SAP’nin 97 ülkedeki 15 binden fazla çalışanının üye olduğu, kurum içindeki en büyük çalışan topluluğu olan BWN aracılığıyla, artık Türkiye’de de kadın işgücünün gelişimini ve büyümesini destekliyoruz.

Pegasus Hava Yolları Finans Genel Müdür Yardımcısı BARBAROS KUBATOĞLU
“Finansmanda yeni girişimlerden çekinmiyoruz”
Sürdürülebilir kalkınma geçici bir heves değil, uzun vadeli bir model olarak kabul edilmesi gerektiğine yürekten inanıyoruz. Bu konuya verdiğimiz önemi finansman planımıza da alıyoruz.

2022 yılında filomuza katılan 17 adet A321neo uçağımızın 10 tanesinin finansmanı için çevre ve sosyal odaklı hedeflerimizi finansman taahhütlerimize eklediğimiz yeni bir finansman modeli kullandık. Sürdürülebilirlik bağlantılı bu kredi işlemi, ihracat kredi kurumu desteğiyle sağlanan ve sürdürülebilirlik hedefleriyle ilişkilendirilen ilk kredi işlemi olması itibarıyla önemli. Sürdürülebilirlik ve sosyal taahhütlerimizi yerine getirirken dünyada bu yenilikçi işleme öncülük etmekten ve iki önemli ödüle layık görülmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz.

İKİ GLOBAL ÖDÜL

Havacılığın sürdürülebilirlik hedeflerine destek olmak adına var gücümüzle çalışıyoruz. 10 adet yeni Airbus A321neo uçağının UK Export Finance destekli finansmanı için gerçekleştirdiğimiz, dünyanın ilk sürdürülebilirlik bağlantılı kredisi işlemiyle yurt dışından iki ödüle birden layık görüldük. Yeni finansman modelimizle Airline Economics tarafından gerçekleştirilen “Aviation 100 Deals of the Year 2023” ödülleri kapsamında “Yılın Sürdürülebilirlik Destekli Finansman Anlaşması” ödülünü ve Airfinance Journal tarafından gerçekleştirilen AFJ Global Ödülleri kapsamında “Yılın Garantili Finansman Anlaşması” ödülünü aldık.

“BAŞARIMIZI PEKİŞTİRECEĞİZ”

Finansman projelerinde buna benzer yeni girişimlerde bulunmaktan çekinmiyoruz. Bu kredi kullanımındaki maliyete etki eden taahhütlerimiz arasında cinsiyet dengesi ve karbon emisyon yoğunluğuna dair performans taahhütlerimize yer verdik. Böylece sadece finansal performansımızla değil, çevre ve sosyal alandaki performansımızla da başarımızı pekiştirmek istiyoruz. Bu tarz finansman modellerinin hem kendimiz hem tüm sektör için sürdürülebilir yatırımları teşvik açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.

Zorlu Enerji Mali İşler Genel Müdürü ELİF YENER
“Önceliğimiz sürdürülebilir büyüme”
Zorlu Enerji olarak sürdürülebilir ve uzun vadede büyümeyi hedefleyerek ilerliyoruz. Teknolojinin desteğiyle mali işlerde gittikçe daha analiz odaklı bir yapıya geçiyoruz.

Önceliğimiz sürdürülebilir ve uzun vadeli büyüme. Finansal planlama, veri odaklı kararlar alma ve iş ortamındaki değişikliklere hızlı bir şekilde yanıt vermeye odaklanıyor, kârlılığımızı önceliklendiriyoruz. Hedefimiz bu noktada sürdürülebilir bir yaşam için uzun vadede değer yaratacak bir yaklaşım ortaya koymak. Faaliyet gösterdiğimiz her alanda bu vizyonla hareket ediyor ve sürdürülebilirliği başta finans olmak üzere her alanda iş yapış biçimimiz olarak benimsiyoruz.

“ESG NOTUMUZU ARTIRDIK”

Sürdürülebilirlik, iklim değişikliği ve teknolojinin en önemli önceliğimiz olduğu son bir yılda ESG alanlarındaki faaliyetlerimize dair puanımızı sürekli artırıyor olmak en büyük başarılarımızdan biri. Geçtiğimiz yıl Moody’s tarafından yapılan değerlendirme sonucunda bir önceki yıla göre ESG puanımızı 4 puan artırarak toplamda 61 puanla notumuzu “İleri düzey” seviyesine çıkardık. Gösterdiğimiz bu yüksek başarıyla küresel ölçekte aktif olarak değerlendirilen 57 enerji şirketi arasında 4’üncü olduk. Şimdi hedefimiz notumuzu yetmişlere taşıyabilmek.

“CFO İLKELERİ İMZACISI OLDUK”

Geçtiğimiz yıl bizim için önemli bir diğer gelişme de dünyanın en büyük kurumsal sürdürülebilirlik girişimi olan UN Global Compact’ın Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) doğrultusunda oluşturduğu “CFO Koalisyonu” tarafından yayımlanan “Entegre SKA Yatırımları ve Finansman için CFO İlkeleri”nin imzacıları arasına girmek oldu. Bu adımla sürdürülebilirlik çalışmalarımızı, sosyal, ekonomik ve çevresel taahhütlerimizi uluslararası ölçeğe taşıma amacımıza doğru bir seviye daha atladık. Bu ilkeleri benimsemiş olmak birçok açıdan önemli. Öncelikle Türkiye’den sayılı şirketin imzacısı olduğu küresel oluşuma dahil olan CFO’lar, önümüzdeki beş yıl içinde yaklaşık 500 milyar dolarlık finansal kaynağı SKA’lara yönelik yatırımlara ayıracaklarının sözünü veriyor. Biz de CFO ilkeleri imzacısı olarak ülkemizin sürdürülebilir kalkınmaya geçişini destekleyecek yatırımlar için gerekli finansmanı sağlama konusunda önümüzdeki dönemde hayata geçireceğimiz önemli iş birlikleri planlıyoruz.

“SAĞLIKLI VE KÂRLI BÜYÜDÜK”

Tüm bu yaklaşımların sonucunda da Zorlu Enerji olarak sağlıklı bir büyüme ve kârlılık yakaladık. Şirketin konsolide cirosu 2022 yılında geçtiğimiz yıla göre yüzde 158 artarak 30 milyar TL’ye ulaştı. Bu dönemde FAVÖK yüzde 121 büyümeyle 8,2 milyar TL olarak gerçekleşirken, net finansal borç/FAVÖK oranıysa 3,8’e geriledi. Ciro ve FAVÖK’te yaşanan güçlü büyüme sonucu 2022 yılını kârla kapattık. Bu yıl içinde bulunduğumuz ekonomik konjonktürde kur, enflasyon, likidite, faiz ve fiyat istikrarı en önemli riskleri oluşturuyor. Bu riskler karşısında yaklaşımımız, alternatif finansman yöntemlerinin kullanılması, bilançoda aktif-pasif dengesinin sağlanması, gerektiğinde çeşitli finansal koruma amaçlı türev ürünlerinin kullanılması.

Uludağ Enerji Grup CFO’su DUYGU TOKGÖZ
“Finansal başarımızı sürdürülebilirlikle destekliyoruz”
Dünyada finansman akışı doğrudan ESG kriterlerine bağlı olarak şekilleniyor. Bunu şirketimiz için bir fırsat olarak görüyoruz ve finansal başarımızı sürdürülebilirlik kriterleriyle destekliyoruz.

2022 yılında dünyada yaşanan enerji ve enflasyon krizi sebebiyle elektik fiyatları hızla arttı. 2023 yılındaysa ülkemizde yüksek enflasyon ve finansmana erişim kaynaklı sıkıntılar şirketleri işletme sermayesi ihtiyacı açısından zorluyor. Bütçe sürecinde yapılan öngörüler yıl içinde ciddi oranda sapma gösterdi. Sektörel gelişmeleri takip ederek finansal tahminleri düzenli olarak güncelleyip, ilgili aksiyonların paydaşlarla düzenli paylaşımı önem arz ediyor.

“ETKİN RİSK YÖNETİMİ YAPILMALI”

Piyasanın dinamizmine uygun olarak şirketlerin de etkin risk yönetimi yaparak dinamik olması şart. Geçtiğimiz yıl biz de paydaşlarımıza piyasadaki gelişmeleri ve şirkete etkilerini düzenli aktararak işletme sermayesi ihtiyacını yönetme amaçlı başarılı adımlar attık. Şirketimizin gayri nakdi kredi limitini önemli ölçüde artırdık. Tüm zorluklara ve öngörülemeyen piyasa koşullarına rağmen geçtiğimiz yılı, hedeflerimiz doğrultusunda finansal sonuçlar elde ederek tamamlamış bulunuyoruz.

“ESG’YE BAĞLI”

Günümüzde dünyada finansman akışı doğrudan ESG kriterlerine bağlı olarak şekilleniyor. Uluslararası ve yerel finansman kuruluşları ülkemizin yasa ve standartlarının çok ilerisinde çevresel ve sosyal kriterler belirlemiş durumdalar. Dolayısıyla kredi süreçlerinde bu kriterler çerçevesinde belli standartları geliştirmemiz gerekiyor. Bunu şirketimiz için bir fırsat olarak görüyoruz ve finansal başarımızı sürdürülebilirlik kriterleriyle destekliyoruz. Son alınan para politikası kararları dahilinde piyasadaki finansal sıkışıklığın giderileceğini öngörüyoruz.

Otokoç Otomotiv Finans Ve Mali İşler Lideri DR. M. ÖNDER KUTMAN
Finansmanda da öncü
Öncülük vizyonumuz doğrultusunda adımlar atıyoruz. Tam 95 yıldır sektörde standartları tanımlıyoruz. Otomotiv perakendeciliği, araç kiralama ve araç paylaşımı alanlarında Türkiye’nin lider mobilite şirketi Otokoç Otomotiv olarak 2023 yılında nitelikli yatırımcılara yönelik ikinci tahvil ihracını gerçekleştirdik.

İKİ TAHVİL İHRACI Otokoç Otomotiv olarak nitelikli yatırımcılara yönelik 2023 yılı içerisinde iki tahvil ihracı gerçekleştirdik. Ocak ayında yapmış olduğumuz tahvil ihracı sonrasında bu yılki ikinci tahvil ihracımızı yine nitelikli yatırımcılara yönelik olarak 1 milyar TL tutarında, 2 yıl vadeli ve 3 ayda bir kupon ödemeli olarak gerçekleştirdik.

PROJELERE KAYNAK Piyasadan sağladığımız bu kaynağı özellikle uzun dönem araç kiralama projelerimizde kullanacağız. Sektörümüzün uzun dönem araç kiralama ihtiyaçlarına yönelik proje geliştirme süreçlerimize gelen talep, piyasanın Otokoç Otomotiv’e olan güvenini tekrar gösterdi.  Tüm yatırımcılarımıza gösterdikleri bu güven için teşekkür ediyoruz.”

Akfen Holding CFO’su GÜLBİN UZUNER BEKİT
“Belirsizlikte fırsat da var”
Belirsiz ortamları olumsuzluğun yanı sıra fırsatlar da yaratacağından CFO’lar olarak şirketimize katma değer yaratacak proje ve çalışmalara önderlik etmeye devam ettik.

Son 1 yılın en önemli zorluklarından biri “belirsizlik” ortamında şirket stratejilerini yönetmek, proaktif yaklaşımlarla mevcudu koruyabilmenin yanı sıra yakın ve uzak geleceği iyi okuyabilmek ve etkilerini sık aralıklarla doğru ölçümleyerek hızlı karar alabilmek olduğunu söyleyebilirim.

ZORLUKLARLA MÜCADELE

Yüksek enflasyon, kurlardaki volatilite, sıkça değişen regülasyonlar, krediye erişimin kısıtlanması ve paralelde dünyadaki ekonomik ve politik gelişmelerle finansal sistem oldukça zorlaştı. Bu ortamda bilinmezlere ışık tutacak ölçümlemeleri dijital çeviklik ve doğal reflekslerimizle birleştirip, bütüne ait verileri anında görebilmek, farklı senaryolara yönelik aksiyon planlarını hazırlamak, öngörülerimizi sıklıkla revize ederek hızlı karar verme yetilerimizi kullanmamız belirsizlik ortamının yarattığı zorluklarda mücadelede etkili oldu.

“ÇÖZÜMÜ DESTEKLEDİ”

İç ve dış paydaşlarla olan iletişimin üst seviyede tutulması ve iş birliklerinin geliştirilmesi potansiyel riskleri minimize etmede faydalıydı.Belirsiz ortamlar olumsuzluğun yanı sıra aynı zamanda fırsatlar da yaratacağından CFO’lar olarak şirketimize katma değer yaratacak proje ve çalışmalara önderlik etmeye devam etmek gerekir. Değişimi finanse etmek için sistemin iyileştirilmesi, tedarik zincirlerinin uyarlanması gibi konularda acil durum planları yaratmak ve bunu uygulanabilir kılmak da önümüze çıkan zorluklara çözüm yaratma konusunda elimizi destekledi.

Boyner Grup Cfo’su ÖZGÜR TOKGÖZ ALTUN
“Sürdürülebilir iyilik peşindeyiz”
Sürdürülebilirlik yönetimi anlayışımızın temelini şeffaflık, açıklık, hesap verebilirlik ve katılımcılık oluşturuyor. Tüm grup şirketlerimiz ve tüm çalışanlarımızla sürdürülebilir iyilik peşindeyiz.

Tüm iş yapış biçimimizi Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) doğrultusunda hayata geçiriyoruz. Sürdürülebilirlik çalışmalarımıza grup şirketlerimiz ve iç ve dış paydaşlarımızı da dahil ediyor, insan kaynakları politikamız ve sosyal sorumluluk projelerimizi buna göre şekillendiriyoruz.

“TOPLUMSAL CİNSİYET EŞİTLİĞİ ROTASINA DEVAM”

Boyner Grup’un sürdürülebilirlik çalışmaları arasında toplumsal cinsiyet eşitliği önemli bir yer tutuyor. Toplumsal cinsiyet eşitliği bizim için bir demokrasi ve haklar meselesi. Yaklaşımımızı kendi İK politikalarımızdan başlayan, tedarik zincirimize, kadın girişimciliğe ve toplumun geneline uzanan projelerle destekliyoruz. Türkiye’de kadın girişimciliğinin gelişmesi için KAGİDER iş birliğiyle gerçekleştirilen İyi İşler projemizle ulaştığımız girişimci sayısı 119 oldu. Boyner Büyük Mağazacılık’ın “Seninle Tamam” projesiyle daha önce hiç çalışmamış ya da evlilik, çocuk gibi nedenlerle iş hayatına ara veren kadınlara kendi belirledikleri saatlerde part-time çalışma imkanı sunmaya devam ettik.

İKİ YENİ PROJE

Grup olarak 10 yılı aşkın bir süredir 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde farkındalık kampanyaları hayata geçiriyoruz. 2022 yılında da cesur yaklaşımımızdan taviz vermedik. 8 Mart’ta hepimizin çok iyi bildiği bir melodiyle kadınların yaşamın her alanında yaşadıkları zorluklara, eşitsizliklere vurgu yapmak istedik. Türkiye’de kadınların yaşadığı acı gerçekleri bir kez daha vurgulamaya odaklandık. Bu gerçeği kabullenmeyerek, hep birlikte sesimizi daha gür çıkartarak ve vazgeçmeyerek değiştirebileceğimizi bir kez daha söylemek istedik. 2022 yılında cinsiyet eşitliği temelli projelerimize 2 yeni proje ekledik. Sabancı Üniversitesi’nin düzenlediği “Ev İçi Şiddete Karşı İş Dünyası” eğitimlerine katılarak başlattığımız ‘Biriz, Birlikteyiz’ projesi ile özel yaşamlarında maruz kalabileceği her türlü şiddete karşı çalışanlarımızın yanında duracağımızı taahhüt ettik, insan kaynakları politikalarımızda köklü iyileştirmeler yaptık. Boyner Grup’ta ebeveyn çalışanlarımızı, kalıplaşmış cinsiyet rollerinden arındırılmış ebeveynlik yaklaşımıyla destekliyoruz. “Yarınlar Büyüsün” projemizle İK politikalarımızda uzatılmış babalık izni, evlat edinme izni, doğum sonrası anne ve baba için psikolojik destek, diyetisyen hizmeti ve çocuk gelişimi eğitimini kapsayan yeni düzenlemeler yaptık.