'CORONA GÜNLERİ'NDE ADALET

Prof. Dr. Bahadır Erdem

Dünya pandemi günleri geçiriyor. Öyle ki, doğduğumuz ve alıştığımızın dışında, bambaşka bir yaşam var artık bütün evrende. İnsanın kendini mutlu hissettiği en güzel şehirlerin sokaklarında in cin top oynuyor. Roma, Venedik, Paris'teki görüntüler içimizi burkuyor...

Evlerimizde durumun acayipliğini normalleştirmek ve korkumuzu azaltmak için yogalar yapıyoruz, çeşitli uygulamalar ile karşılıklı kitap kulüpleri, kahve arkadaşlıkları, film tartışmaları vs. yapıp duruyoruz.


ENDİŞE...

Çocuklar uzaktan eğitime başladı. Çizgi filmler ile Adnan Menderes’in idamının izlettirilmesi şaşırttı! Üniversite öğrencileri kıpır kıpır. “Fakülteler ne zaman açılacak, geleceğimiz ne olacak?” diyorlar. Lise ile üniversite sınavlarına hazırlananlar ve aileleri, yıllar süren çabalar heba olmasından endişeli. Türkiye’yi eve sokmak için bütün kanaat önderleri, sanatçılar, sevilen kişiler sürekli yayınlar gerçekleştiriyor. 
İnsanlar karantinayı kendi iradesiyle değil, devlet zoruyla becerebiliyor. Corona’nın daha fazla can kaybına neden olduğu ileri yaştakileri korumak için 65 yaş ve üstüne, kronik rahatsızlığı bulunanlara getirilen sokağa çıkma yasağı, şimdilik genele uygulanmadı. Umarım ki siz bu yazıyı okurken durum değişmiş ve mecburiyetler, bu önlemi almak zorunda bırakmış olmasın!.. Peki! Böyle bir durum halinde, kazandığı parayla evine sadece o günlük nevalesini götürebilenlere ne olacak? Onlara ekonomik yardım gerekiyor.


SİYASİLER, TOPLUM GÖZÜ İLE KARNESİNİ ALACAK 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomik destek paketi açıkladı. Yaşlılara kolonya dağıtmak ve en düşük emekli maaşını 1.500 TL’ye çıkarmak dışında, insanları ekonomik olarak rahatlatacak tek bir kalem dahi yoktu! Müteahhitlere destek olarak, ev alırken peşinatların %10’a çekilmesi, THY’ye destek bile vardı; fakat önümüzdeki 3-4 ayı atlatabilmek için “Cebimize bir nebze mali yardım girecek mi?” diye soranları tatmin edecek tek cümle yoktu!
Zorlu süreç geçecek; ama etkileri bütün insanlığın üzerinde kalacak. Hiçbir devlete ve güçe artık aynı şekilde bakılmayacak. Kimileri “out” kimileri “in” olacak. Siyasiler de toplum gözüyle karnesini alacak. “Siz sağlığınızı düşünün. Para bizim işimiz” liderler ve ülkeler, halk ve dünya nezdinde ahlâki ve itibar olarak da yükselecek. 


VATANDAŞINI KUCAKLAYAN LİDERLER BİLİNİYOR!..

Yanında 2-3 kişi çalıştırandan tutun da binlerce kişiye istihdam sağlayan iş insanları da tutumları, ekonomik yükü üstlenme, çalışanını sahiplenme kararları ile karnelerini alacak. Sosyal medya herkesibirbirine çok yaklaştırdı. Hükümet ve liderlerin adil, cesur olanları ile vatandaşını kucaklayanı biliniyor. “Hangi grubun patronu veya işvereni, adil ve yürekli? İşçisini kim bu dönemde korudu?” Onlar da bilinecek... Şüphesiz, kimlerin iş akdinin feshedildiği ya da “ücretsiz izin” ile çalışanını hemen aylarca açığa alanlar da öğrenilecek.

SANAT...
“Corona Günleri” hakkında ne komplo teorileri üretilerek ki zaten bu, çoktan oldu! Kimbilir ne romanlar yazılacak, ne filmler çekilecek. İçinde acı, aşk, fedakârlık, korku olan... Biz bunlara “Corona günlerinde edebiyat”, “Corona günlerinde sanat”, “Corona günlerinde aşk” diyeceğiz belki... Sanatçılar ise malum; içten gelen bir duyguyla yerlerinde duramıyor. İllaki topluma ulaşmak istiyorlar. Frak ve papyonunu takıp küçücük pencerelerdeki orkestra aletleriyle sosyal medya aracılığıyla konser verenleri mi istersiniz, eline kitapları alıp okuyanları mı, dans ve bale yapanlar mı? Hepsi, evlerinden de olsa, telefon ya da bilgisayar ekranından insanlığa umut ve güç vermeye, birlik ve beraberliği güçlendirmeye devam ediyor. 


HALKI KUCAKLAYAN ŞEVKÂTLİ BİR DİL... 

Siyasilerden de aynı tutum bekleniyor. Öncelikle halkı kucaklayan şevkâtli bir dil, gerçekleri saklamadan söyleyen bir yürek, sağlık önlemleri ile tedavinin iyi yönetilmesi, ev ev, birey birey her sade vatandaşın desteklenmesi arzu ediliyor.
Bir hukukçu olarak patronlara sesleniyorum: Toplumun sizden beklentisi; çalışanınıza sahip çıkmanız. Ekonomik yük çok ağır ve bunu omuzlayacak olanlar sizlerlersiniz. Başka çare yok. Corona geçer; ancak adalet duygusunu derinden hissettiren, çalışanını kucaklayan ve onlara “Hep birlikteyiz” diyenin adaleti kalıcı olur. Hiçbir zaman unutulmaz...

Yazarın 1.04.2020 00:00:00. Tarihinden Önceki Yazıları