TITANIC'İN GÜVERTESİNDEKİ YOLCULAR GİBİYİZ

GYY Seyfettin Bayram

Yeni yıl sevinci, insanın hayatındaki tatsızlıklardan ve yaşadığı yorucu alaladelikten kısa bir müddet kurtulmak dışında hiçbir anlam ifade etmiyor. Harikulade mesajların ve paylaşımların da bu yüzden hiçbir değeri yok. Bir sene önce hastalık ne ise bu yıl da o. İlerlemeye mazhar hiçbir şekil, şemal yok. Her şey kaldığı yerden devam ediyor. Şifa vasıtası eylemler ve aksiyonlardan uzağız çünkü.

DEĞİŞEN, SADECE RAKAMLAR 
İnsan ve toplum düşüncesi bakî kaldığı için değişen sadece rakamlar oluyor. Izdıraba sebep hiçbir unsuru ortadan kaldırmış değiliz. Demokrasi ve hukukun üstünlüğünün önündeki hangi engeli tarihe gömecek köklü değişime imza attık ki, ekonomik veriler de düzlüğe çıksın? Sırf “Enflasyon farkı sebebiyle memur ve emekli maaş oranlarındaki artış düşük kalsın” diye de elektrik, su, doğalgaz ve bilumum zamları 31 Aralık'ın gece sonrasında yapıyoruz! 

ÇANLAR, KULAKLARI SAĞIR EDİYOR
Çiğnenmiş, özü alınmış ve posa haline getirilmiş bir hayatın içindeyiz ne yazık ki! Rengarenk maskeler taka taka ilerliyoruz. Tehlike çanları kulakları sağır edercesine çalsa da, kimsenin umurunda değil. Titanic'in güvertesinde çalınan müziği dinleyen yolcular gibiyiz. Ortaya konulan veriler ve göstergeler, 2022’nin geçen yıldan da zor geçeceğine işaret ediyor. Hele şubat ayında kapkara bir kış geçireceğe benziyoruz. Sorgulamadan, anlık menfaatlerinin peşinden giden insanlar bile zor hayatlar yaşayacak. Asgari ücret zammı, daha emekçinin cebine girmeden geri alındı. 

MİLYONLARCA İNSANIN VEBALİ VAR...
Bilimden uzak absürt teorilerde ısrar edişin sonucunda, yokuş aşağı giden freni patlamış bir kamyona döndü enflasyon canavarı. Ülkenin ana muhalefet partisinin liderini kapıdan içeri almayan devletin saygın kurumu Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)'te çalışan bürokratlar marifetiyle yüzdeler minimize edilse de, gerçeği insanlar çarşıda, pazarda bire bir yaşıyor. Yetkili makamdakiler, milyonlarca insanın hem gelir farkına hem de harcama giderine etkisi söz konusu kararlar için günün birinde mutlaka hukukun devreye gireceğini bilmiyor olamazlar. 

“TÜRKİYE EKONOMİ MODELİ” İŞE YARAR MI?
Ülke ekonomisinin büyüdüğü açıklanırken, 2013'te 12 bin 582 dolar olan kişi başına Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH), ilk kez 7 yıl üst üste azalarak 2020 sonunda 8 bin 597 dolara dek geriledi. 2021 rakamlarının, 2022’de daha da dibe vuracağı aşikâr! Peki, bu durum neyle izah edilmeli? Bu ülke insanının bahsi geçen büyümeden refah payını alması gerekmez mi? “Türkiye Ekonomi Modeli” ile tökezlemeden refaha çıkmayı elbette arzu ediyoruz. Ancak kabul görmüş evrensel bilgi ve plan ışığında ilerlense, daha verimli bir netice alınmaz mıydı? “Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat Hesabı” sistemine ilişkin düzenlemelerin ne kazandıracağını, ne kaybettireceğini de ilerleyen aylarda göreceğiz. 

YENİ BİR KAPANMA MI GELİYOR?
Korona ve “Omicron” isimli varyant ile mücadele konusunda da milletimizin kafasında soru işaretleri mevcut. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın "Omicron varyantının oluşturduğu tehlike ve virüsün yayılmasına karşı, salgının ilk aylarındaki ciddiyetimize dönmek zorundayız" açıklaması “Yeni bir kapanma süreci mi geliyor?” sorusunu beraberinde getirdi. Bu durumda, ekonomik olarak etkilenen işletmelere ve vatandaşlara nasıl destekler verilecek? Bunun ekonomiye yansıması hangi aşamada olacak? Velhasıl “2022 hoş geldi”; ama “Safa mı geldi?”, işte orası muamma!..

YENİ UMUTLAR, YENİ GÜZELLİKLER...
Tüm olumsuzluklara rağmen yeni bir yıl “Yeni umutlar, yeni güzellikler” demek. 2022 yılının insanlığa, iş dünyamıza; sağlık, mutluluk, başarı ve bereketli kazanç getirmesi dilekleriyle...

Yazarın 1.01.2022 00:00:00. Tarihinden Önceki Yazıları