AMGEN'İN TÜRKİYE'DEKİ 'SAĞLIK' DOLU ÖYKÜSÜ

Kaliforniya'da, 1980'de kurulan Amgen'in hikâyesi; yenilikçi biyoteknolojinin vaat ettiklerine inanan bilim insanlarının üstün çabasıyla başladı. O günden beri, inovasyona bağlılığıyla bilinen Amgen, son teknolojiyi kullanarak birçok tedavi geliştirdi ve biyolojik ürün üretiminde büyük bir deneyim kazandı. Moleküler genetik uygulamaların umut verici özelliğini fark eden ilk şirketlerden... 100'den fazla ülkede, 20 binin üzerinde çalışanı var. Markanın, onkoloji başta olmak üzere, pek çok kategorideki ilaçları hayat kurtarıyor ve yaşam kalitesini artırmaya önemli ölçüde destek oluyor.

Amgen, 2010’da girdiği Türkiye pazarında, iki yıl sonra, yenilenen kimliğiyle Gensenta’yı 700 milyon dolara bünyesine kattı. 5 kıtaya ihracat gerçekleştirdiği Türkiye’yi bir üs olarak konumladı. 850 kişilik uzman kadrosu ve modern tesisleri bulunuyor. 98 yılın misarısını ve bilgeliğini taşıyan Amgen Türkiye ve Gensenta’nın “Genel Müdürü” ise 1 Temmuz 2017’den bu yana Güldem Berkman. 

“Türkiye’nin En Güçlü 50 KADINI"NDAN BİRİ UNVANINI da taşıyan Berkman, 1991’den bu yana sırasıyla; RadIometer, Eczacıbaşı, P&G, DanoneSA, kendi şirketinde ve Novartis’te de üst düzey sorumluluklar üstlendi. En önemli değerlerinden bahsederken “Dürüstlük, azim, aile ve sevdiklerim, sürekli gelişim ve anlam bulmak” başlıklarını sayıyor. En çok kulak kabarttığı kişiden bahsederken, Amerikalı psikolog ve yazar Adam Grant’ın her sözünün altına imza atıyor...

HER ZAMAN, 3 ANA KONUYA BAKIYORUZ 
Pandemi gölgesinde geçen zorlu 2020 yılını ve 2021’in ilk yarıyılını hangi raporlamalarla geride bıraktınız? 

Amgen dünyasında her zaman 3 ana konuya bakıyoruz. Kısa vadeli iş sonuçlarımız, uzun vadeyi hazırlamak adına yaptıklarımız ve başardıklarımız, insan kaynakları ve yetenek yönetimi altındaki tüm konular... Pandemi döneminde de bu 3 ana başlık altındaki konularda, süregelen ve yeni hedefler doğrultusunda raporlamalarımız oldu.

HEDEF, 2022 SONU 
Pandeminin başladığı günlerle kıyaslandığında, daha iyimser bir tablo çizebilir misiniz? 

Pandemi başladığında bilinmezler çok daha fazlaydı. Şu anda hem virüsü hem de sebep olduğu ve olacağı değişimleri biraz daha net anlayabiliyoruz. Her şeyden önce bu önemli bir ferahlama. Bunun ötesinde, aşılanma süreci sayesinde toplum bağışıklığı kazanıldığı andan itibaren çok daha konforlu bir yaşama geri dönebileceğiz. Bunun için de sanırım, 2022 sonunu hedeflemek yanlış olmaz.

ANLAYIŞIMIZ, KALİTEYİ SÜREKLİ ARTIRMAK
Mart 2020 itibarıyla 800 milyon dolara ulaşan yatırımlar, hangi alanlarda sürecek?

Amgen Türkiye ve Gensenta olarak, finans yatırımlarının yanı sıra, bilimsel iş birliği projelerine de öncülük ediyoruz. Sağlık Bakanlığı ile ortak projelere imza attığımız yatırım çalışmalarımızla, üniversitelerle ilişkilerimizi güçlendirmeye önem veriyoruz. Kaliteyi sürekli artırma anlayışımız çerçevesinde, şirketimizdeki sistem ve süreçleri yeniden gözden geçirip etkinliklerini yükseltecek şekilde düzenliyoruz. Çalışan memnuniyeti ve bağlılığında da “sınıfının en iyisi” olmayı hedefliyoruz. Onkoloji portföyümüzü geliştirecek çalışmalar gerçekleştiriyor, pazara yeni ürünler sunmayı amaçlıyoruz.

GENSENTA, YAKLAŞIK 300 RUHSATLI ÜRÜNE SAHİP
Gensenta’nın çalışmalarından söz eder misiniz?

Amgen, karşılanmamış tıbbi ihtiyacın yüksek olduğu alanlara odaklanan bir şirket. Sağlık kriterlerinde iyileşme sağlayan ve insanların yaşamını gözle görülür şekilde iyileştiren çözümler üretmek için sahip olduğu uzmanlığından yararlanıyor. Bugün, dünyanın önde gelen bağımsız biyoteknoloji şirketlerinden biriyiz. 
Portföyümüz; onkoloji ve hematoloji, kalp ve damar hastalıkları, nefroloji, enflamasyon, kemik sağlığı ve nörobilim dahil olmak üzere, altı tedavi alanında, bir düzineden fazla ilaçtan oluşuyor. Amgen, 2010’da girdiği Türkiye pazarında, iki yıl sonra, Türkiye’nin ilk biyobenzer üreticilerinden 98 yıllık köklü bir geçmişi olan, yeni kimliğiyle Gensenta’yı 700 milyon dolar karşılığında bünyesine kattı. Gensenta’nın yaklaşık 300 ruhsatlı ürünü bulunuyor. Ekibimiz, kaliteye bağlılığımız ve insan biyolojisi alanındaki derin bilgi birikimimiz; Amgen olarak en güçlü kaslarımız. Bu alanlardaki yatırımlarımızı artırarak sürdürmeyi hedefliyoruz.  

İŞ MODELLERİMİZİ YENİDEN ŞEKİLLENDİRİYORUZ
“Yeni Normal”i doğru ve eksiksiz kurgulamanın yöntemlerini; dünyada ve ülkemizdeki son gelişmeleri yakından takip etmenin faydalarını aktarır mısınız?

Geleceğe hazırlanırken, teknolojik gelişmelere entegre olmamız ve inovasyonların sunduğu verimlilik fırsatlarını tüm iş süreçlerine yansıtmamız gerekiyor. Yenilikçi ürün ve hizmet üretimi yapanların hızla güçlendiği bir dönemdeyiz. İçinde bulunduğumuz teknoloji çağında, gelişmeleri yakından takip etmek, dijital dönüşümün içinde yer almak, inovatif projelere yatırım yapmak, en önemli önceliklerimiz olmak zorunda. Günümüzde, dijital dönüşüm yepyeni bir boyut kazandı. Biz de iş modellerimizi, bu anlamda yeniden şekillendirmek, yeni fikirler, yeni teknolojiler, yeni hizmet modelleri, yeni yetenekler üretecek şekilde geliştiriyoruz.

HARİKA İLAÇ GELİŞTİRME ÇALIŞMALARIMIZ VAR 
Halihazırda en çok odaklandığınız konular ve kovalayacağınız fırsatlar neler?

Amgen tarafında, onkoloji başta olmak üzere, pek çok kategoride harika ilaç geliştirme çalışmalarımız var. Hayat kurtaran ya da yaşam kalitesini artırmaya önemli ölçüde destek olan ilaçlarımızı, ülkemizdeki ihtiyaç sahibi hastalara ulaştırmak ilk ve ana çabamız olacak. Gensenta kısmında ise ülkemizin ihracatına çok önemli katkıda bulunuyor ve bundan çok gurur duyuyoruz. Her yıl büyüyen rakamlarımızı daha da geliştirip, özellikle biyoteknoloji, üretim ve ihracat konularında ülkemizin iftihar ettiği şirketlerden birisi olmak istiyoruz.

YENİLİKÇİ ANLAYIŞA YATIRIM YAPIYORUZ
Amgen Türkiye ve Gensenta’yı, biyoteknoloji şirketlerinin arasında, en önemli oyuncularından biri haline getirmenin sırrı nedir? 

Biyoteknolojinin altın çağındayız. Önümüzdeki süreçlerde; tüm dünya gibi bizleri de, üzerinde çalışmamız ve kendimizi adapte etmemiz gereken birçok yeni kavram bekliyor. Dünya, değişim hızını hiç kaybetmiyor. Amgen’de, ortak hedeflerimiz doğrultusunda, yenilikçi anlayışa ve çalışma modellerine yatırım yapıyoruz. İş süreçlerimizi, iş modellerimizi ve çalışma ortamlarımızı daha etkin, daha verimli hale getirecek ve paydaşlarımız için daha fazla değer yaratacak teknolojiyle güçlendirilmiş iş dönüşümü projeleri yaratıyoruz. Tüm süreçlerimizde dijital dönüşüme uyum sağlamak üzere çalışmalar yürütüyoruz. Çevikliği tüm iş süreçlerimizde uyguluyor, hızlı karar alıp uygulamaya geçiriyoruz. Bu kabiliyetimiz, özellikle pandemi dönemini başarıyla yönetmemizi sağladı. Takım çalışmasına da büyük önem veriyoruz. Bütün bu yetkinliklerimiz sayesinde sektörümüzde ön plana çıkıyoruz. 

“KURUMSAL VATANDAŞLIK” KONUSUNA ODAKLANDIK 
Ajandanızda, yatırım planlarınız da dahil, yeni döneme dair öne çıkan başlıklara değinir misiniz? 

Belirsizliklerin ve bilinmeyenlerin yer aldığı bir dönem yaşadık. Çalışma modelimiz, iş yapışımız ve müşterilerimizle ilişkimiz çok değişti. Tüm tanıtımlarımızı yüz yüze yaparken, pandemiyle birlikte karşılıklı hiç yapamaz olduk. Şu an geldiğimiz noktada ise yüzde 40 uzaktan, uygun şartlar ve ortamlarda %60 yüz yüze tanıtım gerçekleştiriyoruz. Bu yaklaşımı eskiden de benimsemeye çalışırdık; ancak pandemi mecburen bu sisteme oldukça hızlı şekilde geçiş yapmamızı sağladı. 
En önemli gündem maddelerimizden biri de, ekiplerimizle birlikte yeni iş modelleri üzerine çalışmak. Bu bakış açısını daha etkin hale getirmek için dijitalleşme başta olmak üzere, farklı yollarla sağlık profesyonelleri ile iletişim konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Öte yandan; finans, bütçe ve performansın takibi ile kurumsal vatandaşlık konuları da odak noktalarımız arasında yer alıyor. 

TÜM ETKİLEŞİMLERİMİZ DİJİTAL ORTAMDA 
Dijitalleşmenin ve yıkıcı iş modellerinin hâkim olduğu dünyada, hedeflerinizin hangi aşamasındasınız?

Pek çok sektör gibi sağlık sektörü de dijitalleşmeye doğru evrildi. Sağlık profesyonellerinin çalışma şartları ve içinde bulunduğu durum gereği; onlara en hızlı, basit ve ihtiyaca yönelik uzaktan iletişim ve etkileşimle çözümlerini sunmayı amaçlıyoruz. Özellikle sosyal mesafe sebebiyle tüm etkileşimlerimizi dijital ortamda gerçekleştirebilmek, yoğunlaştığımız konulardan birisi. 

AMACIMIZ, MUTLU BİR “ÇALIŞAN DENEYİMİ” 
Önemli bir “İşveren Markası” olarak, istihdama dair tedbirlerinizi anlatır mısınız?

Çalışanlarımızın memnuniyeti çok kritik bir faktör ve başarımıza direkt büyük bir etkisi var. Memnuniyetlerini, şirkete ve birlikte çalıştıkları kişilere bağlılıklarını artıracak aksiyonları planlıyoruz. Hedefimiz, mutlu bir çalışan deneyimi yaşatmak. Geri bildirimleri almak adına odak grupları kurduk. Bu görüşmelerden çıkan sonuçlar ışığında, Amgen ve Gensenta olarak “Hayal Gücüyle Geleceğe, Bilimle Gerçeğe!” diyerek, işveren markamızın değer vaadini oluşturduk. Tüm dünyada, en iyi işverenleri ödüllendiren Great Place to Work® Turkey Enstitüsü'nün 2021 araştırmasına göre “Türkiye'nin En İyi İşverenleri” arasındayız.  

İŞE GELİŞ GİDİŞ SAATLERİ KRİTİK BİR VAKİT KAYBI 
Evden çalışmayı keyif haline getiren uygulamalarınız devam ediyor mu? “Çalışma düzeni”ni nasıl kurguluyorsunuz?

Pandemi hem sosyal yaşamı hem de iş yaşamını tamamen değiştirdi. Bu dönemde birçok şey öğrendik. Örneğin, işe geliş gidiş saatleri aslında kritik bir vakit kaybı. Yurt dışına yapılan iş seyahatlerinin de maliyet ve zaman olduğunun farkına vardık. Alamayacağımızı düşündüğümüz eğitim programlarını, dijital olarak işlemeye başladık. İyi olma hali (wellbeing), sürdürülebilirlik ve çeşitli atölyelerin yer aldığı aylık online eğitim ve seminerlerimiz devam ediyor. Ekiplerimizin sosyal etkileşimlerini artırabilmesi, birlikte fikir üretebilmesi ve network geliştirebilmesi adına hibrit modellere geçiş yapacağız. 

OFİSLERİMİZİ, PAYLAŞIMLI HALE GETİRDİK 
FlexSpace” ve “Work:Empowered” programlarından bahseder misiniz?

Amgen globalde hayata geçirilen “FlexSpace” ve “Work:Empowered” programları ile yeni çalışma modelimizin çerçevesini çizdik ve yeni yaklaşımları benimsemeye başladık bile. FlexSpace uygulamasıyla; ekiplerimizin, bir aidiyet kültürünü benimserken, görev tanımlarına en uygun çalışma alanını kullanma yetkisiyle ellerinden gelenin en iyisini yapmalarını sağlamak istiyoruz. Örnek vermek gerekirse; toplantı planlarken önceliği sanal toplantıya vermek veya dijital iş birliği araçlarını asenkron çalışma için etkin kullanmak gibi. Yeni çalışma modelimiz çerçevesinde sosyal mesafe kuralına uygun olarak, yüzde 50 kapasiteyle ve rezervasyon sistemiyle ofislerimizde çalışacağız. Ofislerimizi paylaşımlı hale getirdik. “Work:Empowered” ile de, iş hayatımızın en önemli yönlerini yeniden tasarlıyor, şirketimizi sadece dijital değil, kültürel olarak da dönüştürüyoruz.

GÜÇLÜ KADIN LİDER SAYISINI ARTIRACAĞIZ
Amgen “Amgen Women Empowered to be Exceptional (WE2) Sıra Dışı Kadınlar Liderlik Programı” girişimiyle, çalışanların birbirlerini desteklediği, geliştiği ve başarılı olduğu bir iş ortamı oluşturuyor...
Kadın profesyonellerin geleceğini şekillendirmeye ve güçlü kadın lider sayısını artırmaya odaklandık. Liderlik özelliklerini geliştirmek üzere tasarlanan içerikler sunan bu programla, çalışanlarımızın global projelerde rol almasını sağlıyoruz. Farklı alanlarda deneyim kazanımını ve çeşitli uzmanlıklara doğru atılan cesur adımları teşvik ediyoruz. Çalışanların birbirlerine katkıda bulunduğu, bireysel ve takım olarak geliştiği ve başarılı deneyimler edindiği bir iş ortamına sahibiz. WE2 ile çalışanlarımıza, alternatif kariyer yolları da olabileceğini göstermeyi, departmanlar arası rotasyonların, ülke ve coğrafya değişimlerinin kariyerimize getirilerini anlatmayı ve bu konularda katılımcıları cesaretlendirmeyi amaçlıyoruz.

GÖNLÜ SORUMLULAR...
Kurumsal Sosyal Sorumluluk (KSS) projelerinize açıklık getirir misiniz? 

“Kurumsal vatandaşlık”, Amgen Türkiye ve Gensenta olarak, sahip olduğumuz sorumluluk hissinin ayrılmaz bir parçası ve geleneğimiz. “Toplum” çalışmalarını yürüten “Gönlü Sorumlular” ekibimiz; Amgen Vakfı ve bilim eğitimleri, toplumsal cinsiyet eşitliği, hastalık ve engellilik farkındalığı, hayvanları ve çevreyi koruma, yardımlaşma ve yerel afet alanlarında geliştirdiğimiz tüm projelerle toplumda fayda ve farkındalık yaratıyor. Yeni nesil yenilikçilere ilham vermek için fen eğitimindeki mükemmelliği ilerletmeyi amaçlayan Amgen Vakfı’nın, 30 yıl önce başlattığı Amgen Biyoteknoloji Deneyimi (Amgen Biotech Experience-ABE) programı bu yolda hayata geçirdiğimiz projelerden biri. Her yıl yaklaşık 90 bin öğrenciye ve 1.500 öğretmene ulaşan programdan, yaklaşık 850 bin öğrenci yararlandı. Bu kapsamda; biyoteknoloji müfredatı, mesleki gelişim olanakları ve ihtiyaç duyulan tüm materyaller ücretsiz sağlanıyor. 
Online bilim eğitimi platformu “LabXchange” ile geleceğin bilim insanlarına bilimsel süreci doğrudan keşfetme fırsatı sunuyoruz. Eşitliğe ve kapsayıcılığa verdiğimiz önem doğrultusunda yürüttüğümüz Amgen WE2 projesiyle, kadın profesyonellerin önündeki liderlik engellerinin kaldırılmasını hedefliyoruz.

GÜLDEM BERKMAN’IN “LİDERLİK” STİLİ
- İyi bir lider, kendini iyi tanımalı ve kendini iyi yönetebilmeli. Neden mutlu olduğunu, neden sinirlendiğini ve bunları nasıl kontrol altına alabileceğini bilmeli. 
- Alçak gönüllü ve empati becerisi sahip olmalı. 
- Öğrenme merakı, dayanıklılık, desteğe ve geliştirmeye açık olmak çok önemli. 
- Liderliğin, kişilik özelliklerine ve değerlere bağlı olduğunu düşünüyorum.

GÜLDEM BERKMAN’IN DEĞERLERİ
- Eski şirketimde “değerler” ile ilgili bir çalışma yapmıştık. Yüzlerce değer arasından en kıymetli 5’i bulmaya çalışmıştık. Bende “dürüstlük, azim, aile ve sevdiklerim, sürekli gelişim, anlam bulmak” çıkmıştı. 
- Bunlara ulaşmak için önce 15-20 değeri seçip, akabinde “Zamanı ve paramı en çok neye ayırırım?” Birisi bana bir şey yapsa en çok neye sinirlerim?’ gibi soruları kendi içinizde samimiyetle cevaplamanız gerekiyor. 

GÜLDEM BERKMAN’DAN GENÇLERE TAVSİYELER
- Büyük şirketlerde kurumsal bir kariyer hedefliyorlar ise; öğrenme çevikliği ve öğrenme azmini hiç kaybetmemeleri lazım. Kariyerimin 30’uncu yılında bile güncel kalmak için çok ciddi çaba gösteriyorum. 
- İşi tutku ile yapmak benim için çok kıymetli. Her iş, 50 ayrı tonda yapılabilir. Siz o işi en parlak tonda yapan insan olun, arkası mutlaka gelecektir.
- İletişim çok önemli. Şirket içinde ve dışında hep olumlu ilişkiler kurabilen birisi olmayan çalışın. Bunun da ilk ana basamağı; kendinizi tanıyıp, yönetebilmekten geçiyor. Sözün özü, en önce kendisiniz ile iletişiminiz güzel olsun.

GÜLDEM BERKMAN’IN EN KIYMETLİ BAŞARISIZLIĞI
- En kıymetli başarısızlığım; 2009 yılında, ilaç sektöründe fiyat kesintileri başladığında, bunların geçici bir süreç olacağını varsaymaktı. 
- Aslında bu, insanların değişime direnci ile kendi kendini kandırması sayesinde oluyor. 
- O zamandan beri bir değişim başladığı zaman, olmasını istediğim gibi değil de olduğu gibi görmeye çalışırım.

GÜLDEM BERKMAN’IN HOBİLERİ
- İş ve özel yaşam dengesini kurabilmek için zamanı doğru yönetmenin önemine inanıyorum. 
- Düzenli olarak spor yapıyorum. Uzun yıllar profesyonel olarak voleybol oynadığım için sporun her türünü çok severim. 
- Ailemle birlikte çıktığımız tatillerde kayak 
ve sörf yapma fırsatı buluyorum. 
- Seramik dersleri alıyorum. Instagram’da @guldemsart diye bir hesabım var. 
- LinkedIn hesabımdan gönüllü olarak dijital mentorluk yapıyorum.

AMGEN VE GENSENTA’DA EKİP RUHU
- Amgen olarak, odağımız her zaman insan. İnsan hakları, çeşitlilik, bağlılık ve kapsayıcılık zeminine dayanan politikamızla; çalışanlarımıza katılım, saygı, bireysel sorumluluk ve değer çeşitliliğine odaklanan bir ortam sunuyoruz. 
- Bir şirketi ayakta tutan ve başarılı kılan en önemli unsur kültür ve o kültürü yaşatan, benimseyen çalışanları. 
- Bu bakış açısıyla biz, hastalara hizmet etmek gibi çok değerli bir amacın etrafında toplanan ve bu amaç uğruna çalışırken birbirimizden ve çeşitliliğimizden güç alan bir takımız. 
- Hem biyoteknoloji gibi “ilaç sektörünün geleceği” diyebileceğimiz bir alanda çalışıyoruz hem de kendi topraklarımızdan çıkan 98 yıllık bir ilaç şirketinin mirasını ve bilgeliğini taşıyoruz.

Genel Yayın Yönetmenimiz Seyfettin Bayram, Amgen Türkiye ve Gensenta Genel Müdürü Güldem Berkman ile...