CEO'NUN İNOVASYON GÜNDEMİ

Değişen dünya, değişen ihtiyaçlar ve beklentiler yaptığımız işleri sorgulamamızı, yeni yöntemlerle ve yeni iş modelleriyle iş yapmamızı kaçınılmaz kılıyor. Bunun ötesinde "Bazı işlere devam mı etmeliyiz yeni işlere mi odaklanmalıyız" bu konular hep ajandamızda.

Eczacıbaşı Topluluğu, kurum içi girişimcilerine hata yapabilme cesareti gösterecek bir kültür yeşerterek girişimcilik kasını nasıl güçlendiriyor? Borusan Otomotiv, inovasyon odağıyla girişimcilik kültürünü nasıl besliyor? Otokoç Otomotiv, kurum içi girişimcilikte nasıl rol model oldu? Pegasus, çalışanlarını nasıl cesaretlendiriyor? Enerjisa, kurum içi girişimcilikte nasıl başardı? Zorlu Holding’in gençlerle iş birlikleri inovasyona nasıl dönüşüyor? Dell ve Logo teknolojiyle kurum içi girişimciliği nasıl destekliyor? CEO'LAR birlikte değer yaratmanın en iyi yolunu nasıl tanımlıyor?

ESKİ KÖYE YENİ ADET “EVET” GETİRMELİYİZ!
Teknoloji, dijital dönüşüm, sürdürülebilirlik gündemleriyle de tetiklenen dünyada bazı işlerde azalan odak ya da azalan değer yeni işlerin cazibesini artırıyor. Bir yandan da yeni insan profili ve paylaşılan ekosistemle geçmişte hiç olmadığı kadar bugün imkanlar önümüze taşınıyor. Bu perspektifle şirketler hem iş planlarının belli kısmını yeni iş ve fırsatlara ayırıyor hem yapı, insan ve organizasyonlarını bu doğrultuda yeniden dizayn ediyor. Gelin birlikte CEO’larımızın bu konudaki gündemlerine bakalım.

Logo Grup CEO’su M. Buğra Koyuncu:
“KÜRESELDE EN İYİ UYGULAMALARA HİZALANIYORUZ”
Ar-Ge faaliyetlerimizle inovatif, sorumlu, verimliliği yüksek çözüm ve hizmetler geliştirerek pazardaki rekabet gücümüzü artırmaya devam edeceğiz.

Logo Yazılım olarak müşterilerimiz, iş ortaklarımız, çalışanlarımız, hissedarlarımız ve toplumu da içine alan çok geniş bir paydaş ekosistemine etki ediyoruz. Faaliyetlerimiz sonucu ekosistemimizde yarattığımız değer ve toplumsal yatırımlarımızla Birlemiş Milletler’in sürdürülebilir kalkınma amaçlarına katkı sağlıyoruz. Bu amaçlara ulaşmak için rehber ve araç niteliğinde olan BM Küresel İlkeler Sözleşmesi (UNGC) ve Birleşmiş Milletler Kadının Güçlenmesi Prensipleri’nin (UNWEPs) imzacısı olarak aksiyonlarımızı bu ilkeler doğrultusunda şekillendiriyoruz. Çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim boyutlarını strateji ve operasyonlarımızın ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Entegre Faaliyet Raporu, yarattığımız değeri tüm paydaşlarımıza daha iyi anlatabilmemize yardımcı olurken, bu alanda küreselde en iyi uygulamalara hizalanmamızı sağlıyor. Önümüzdeki dönemde de Ar-Ge faaliyetlerimizle inovatif, sorumlu, verimliliği yüksek çözüm ve hizmetler geliştirerek pazardaki rekabet gücümüzü artırmaya devam edeceğiz.

Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tifti:
“İ3 ile geleceğe uygun iş modelleri tasarlıyoruz”
Mevcut iş modellerinin ötesine geçmek için yenilikçiliği ve girişimciliği teşvik ediyor, böylece yeni fırsatları yakalamayı amaçlıyoruz.

Borusan Holding ve grup şirketleri olarak sürdürülebilirlik yaklaşımımız doğrultusunda “i3”; iklim, insan ve inovasyon odak alanlarıyla geleceğe uygun iş modelleri tasarlayarak kapsayıcı bir bakış açısı sunmayı amaçlıyoruz. İnovasyon bileşeniyle özellikle iş süreçlerinin dijitalleşmesi sayesinde üretilecek çevresel ve sosyal faydayı belirgin hale getirmenin yanı sıra sürdürülebilirlik için inovasyon pratikleri geliştiriyoruz. Böylece iş modellerimizin sürdürülebilirliğini sağlamayı hedefliyoruz. Mevcut iş modellerinin ötesine geçmek için yenilikçiliği ve girişimciliği teşvik ediyor, yeni fırsatları yakalamayı amaçlıyoruz.

“ÖNCE DİJİTALLEŞTİK”

Borusan Otomotiv Grubu olarak teknolojik yenilikleri yönetim ve müşteri süreçlerine adapte edebilmek amacıyla; 2018 yılında hızlı bir dijital dönüşüm süreci başlattık. Müşterilerimizi tüm çalışmalarımızın odak noktası haline getirerek, onların deneyimlerini pazarlama, satış ve satış sonrası süreçlerinde en iyi şekilde yürütmek amacıyla vizyonumuzu oluşturduk. Müşteri yaşam döngüsünü optimum şekilde yöneterek en iyi müşteri deneyimini sunmak ve veri odaklı çalışmalarımızı güçlendirmek amacıyla yol haritamızı belirledik. Hayata geçirdiğimiz dijital dönüşüm projeleriyle müşteri süreçlerimizi geliştirerek, müşteri memnuniyetini artırdık.

ÖDÜL PROGRAMLARI

Dijital dönüşümü, sürdürülebilir değer yaratma süreçlerimizin bir parçası olarak görüyoruz ve hayata geçirdiğimiz tüm projelerle şirketimizi geleceğe taşımaya odaklanıyoruz. Her yıl düzenlediğimiz “Yıldız Projeler Yarışması” ile şirket stratejilerimize katkı sağlayan, iş sonuçlarımıza veya müşterilerimize etkisi ve sürdürülebilirliği olan projeleri ödüllendiriyoruz. Ayrıca, “Geleceğe İlham Ödülleri” ile sürdürülebilirlik yaklaşımımız İ3’ün somut çıktılar üretmesine katkı vermesini amaçlıyor, tüm Borusan Grup şirketlerimizin sürdürülebilirlik bakış açısıyla proje ve iş geliştirme süreçlerini destekliyoruz.

STRATEJİK ODAK ALANLARI

Hem dünyadaki hem Türkiye otomotiv sektöründeki gelişmeleri ve trendleri yakından takip ediyoruz. Pazardaki fırsat ve rekabeti de baz alarak stratejik odak alanlarımızı belirliyoruz. Türkiye otomotiv sektörünün dönüşümünde öncü olmayı hedeflediğimiz “elektrifikasyon” en kritik stratejik odak alanlarımızdan. Bu konuyla ilgili “Charge IQ” inisiyatifimiz önemli bir örnek. Tüm şarj operatörlerini tek bir uygulamada birleştirerek, elektrikli otomobil kullanıcılarının bu anlamda tüm ihtiyaçlarına cevap verecek bir uygulama geliştirmeyi hedefledik. Bir diğer kritik odak alanımız da değişen müşteri beklentilerine karşı yeni iş modellerini denemek ve müşterilerimize yenilikçi ürünler sunmak. Bu konuda hayata geçirdiğimiz “BMW Prime” müşterilerimizin otomobilleri için günlük hayatlarında ihtiyaç duyacakları hizmetlere ayrıcalıklı şekilde ulaşabilmelerini sağlayan bir abonelik modeli uygulaması ve Türkiye otomotiv sektöründe bir ilk.

Pegasus Hava Yolları CEO’su Güliz Öztürk:
“ÇALIŞANLARDAN İNOVASYON KÜLTÜRÜNE KATKI BEKLİYORUZ”
Havacılığın geleceğinin inovasyonla şekilleneceğini düşünüyoruz. İnovatif fikirleri bulmak ve hayata geçirmek için OLUŞTURDUĞUMUZ FLYDEA platformumuz aracılığıyla çalışanlarımızın şirketimizin inovasyon kültürüne katkı sağlamalarını bekliyoruz.

Kurum içi girişimcilik ve inovasyona çok önem veriyoruz. Tüm çalışma arkadaşlarımızın kendi alanları dışında da şirketimize katkı sağlayacak fikir ve önerileri olduğunu biliyoruz. Bunun için çalışanlarımızın önerilerini paylaşabilmeleri adına çalışan öneri sistemimiz FLYDEA platformunu hayata geçirdik. Haziran 2022’de devreye aldığımız FLYDEA çalışmalarımız kapsamında bugüne kadar 500’ü aşkın çalışan önerisi geldi. Bu kıymetli önerilerin arasından seçilenler için şimdiden çalışmaya başladık.

“İŞ MODELİMİZLE UYUMLU OLMALI”

Şirket içinden gelebilecek her türlü öneriye açığız ancak iş modelimizin başlıca temel prensipleriyle de uyumlu olan; sürdürülebilirlik, süreç iyileştirme/yalınlaştırma, dijitalleşme, gelir odaklı ve verimlilik hedefli önerilere öncelik veriyoruz.  Haziran 2022’den bu yana değerlendirme süreçlerini tamamlayan 11 proje, 2023 ve 2024 yılları proje planları arasında yerlerini aldı. Dereceye giren 11 proje içinde misafirlerimize yönelik inovatif çözümler sunan yeni ürün ve hizmetlerin yanı sıra Pegasus’un eşitlik ve kapsayıcılık tarafını besleyen projelerimiz de bulunuyor.

DAHA İYİ DAHA YENİ ARAYIŞI

Hedefimiz Pegasus'un inovasyonu bir çalışma biçimi haline getirmesine katkıda bulunmak ve inovatif fikirleri hayata geçirmek. “Türkiye’nin dijital hava yolu” çalışanları olarak, işimizi yaparken, daha iyi ve yeni yöntemlerle nasıl yapabiliriz diye düşünmek bizi bir adım daha öteye taşıyor. Maliyet optimizasyonu, standardizasyon ve verimlilik, rekabetçilik anlamında şirketimiz için çok önemli hedefler. Bizi biz yapan değerlerimizden biri de yenilikçilik. Tüm değerlerimizin şirket çalışanları tarafından içselleştirilmesi ve günlük hayatımıza indirgemek için çok çalışıyoruz. Havacılığın geleceğinin inovasyonla şekilleneceğini düşünüyoruz. İnovatif fikirleri bulmak ve hayata geçirmek için oluştuğumuz FLYDEA platformumuz aracılığıyla çalışanlarımızın şirketimizin inovasyon kültürüne katkı sağlamalarını bekliyoruz.

Enerjisa Enerji CEO’u Murat Pınar:
“iyi fikirleri büyütüyoruz”
Bir başarı hikayesine dönüşen Eşarj, Enerjisa Enerji olarak önümüze gelen iyi fikirleri büyüterek ülkemize kazandıracağımızın bir kanıtı.

Türkiye’de bir ilki hayata geçirerek enerji sektöründe geliştirilecek projeleri desteklemek amacıyla girişimcilik çalışmalarımıza 2015 yılında İTÜ ARI Teknokent Çekirdek ile iş birliğiyle başladık. Bu konudaki kararlılığımız ve ortaya koyduğumuz destek sayesinde hem sektöre hem topluma katkı sağlayan fikirlerin hayata geçirilmesine destek olduk. Bir başarı hikayesine dönüşen Eşarj, Enerjisa Enerji olarak önümüze gelen iyi fikirleri büyüterek ülkemize kazandıracağımızın bir kanıtı. İnsan ve teknoloji odağıyla daha akıllı ve yeşil bir dünyaya katkı sağlamak en önemli amacımız. Sürdürülebilirliği stratejisinin merkezine koyan, fayda sağlayacağına inandığımız her fikrin hayata geçirilmesine var gücümüzle destek olacağız.

Otokoç Otomotiv Lideri İnan Ekici:
“Kurum içi girişimciliği destekleyen kaslar yarattık”
Rekabet avantajı artık kurum içi girişimcilik modelini benimseyerek, çalışanlarını inovatif fikirler geliştirmeye teşvik eden ve bu fikirleri pazarlanabilir, kârlı ürün ve hizmetlere dönüştüren şirketlere geçiyor.

Dünyada ve iş yapış biçimlerimizde yaşanan değişimin hızı, baş döndürücü. Gelinen noktada ne kadar büyük ve köklü olunsa da kurumların varlıklarını geleceğe taşıyabilmesi artık bu dönüşüme uyum sağlayabildikleri ölçüde mümkün. Rekabet avantajı, artık kurum içi girişimcilik modelini benimseyerek, çalışanlarını inovatif fikirler geliştirmeye teşvik eden ve bu fikirleri pazarlanabilir, kârlı ürün ve hizmetlere dönüştüren şirketlere geçiyor.

“YAKINDAN TAKİP EDİYORUM”

İnovasyon en önemli kılavuzlarımızdan ve kaslarımızdan biri. İnovasyonun en önemli stratejik adımlarımızdan biri olduğunu düşünüyor ve bu konuyu bizzat yakından takip ediyorum. Otokoç Otomotiv olarak alanında sektörünün lideri, inovasyona öncülük eden şirketlere yol açan ve ilham veren bir “Büyüme Kurulu” oluşturduk. Girişimcilik Vakfı (GİRVAK) Mütevelli Heyet Üyesi olarak Türkiye Girişimcilik Vakfı ile gençlerin girişimci kası üzerine ortak projeler gerçekleştiriyoruz. GİRVAK fellow’larını stajer olarak kurum içinde istihdam ediyoruz. Bununla birlikte Girişimci Kurumlar Platformu’nun danışma kurulu üyesi ve aktif çalışan şirketi olarak Türkiye girişimcilik ekosisteminde olmayan kurumları ekosisteme dahil ediyoruz. Daha girişimci bir kurum olma hedefiyle yürüttüğümüz inovasyon programı, yeni çözümler geliştirmenin yanı sıra çalışanlarımız için de ayrı bir motivasyon kaynağı. Kurum içi girişimcilerimiz bu süreçte edindiği “girişimci gibi düşünme” yetkinliği sayesinde projelerini sahipleniyor, deneyimlerini ve farklı bakış açılarını şirkete ve çalışma arkadaşlarına aktarıyorlar. Kurum içi girişimcilik süreçlerinin başarıya ulaşmasındaki en önemli parametrelerden birisini girişimcilerin serbest inovasyon zamanlarının olması olarak tanımlayabiliriz. 80-20 kuralı ile Otokoç Otomotiv’de her girişimci çalışma arkadaşım haftada 1 gününü inovasyon projeleri için ayırıyor. Kültür dönüşümü ve girişimcileri cesaretlendirmenin en güzel örneklerinden bir tanesi de “smart failure” kültürünün içimizde yaygınlaştırılması oldu. Girişimcilik süreçlerimizde başarısızlık yok, hızlı yap-hızlı yanıl-hızlı öğren yaklaşımı ile akıllı öğrenme var.

“İYİ FİKİR DEĞİL İYİ FIRSAT GEREK”

İnovasyon 2.0 vizyonuyla tüm kurum içi girişimcilik ve açık inovasyon çalışmaları, tek çatı altında birleştirilerek “Inomotion” markasını oluşturduk. Inomotion programının stratejisi, mobilitede yeni iş modelleri ve sürdürülebilirlik üzerine kurulu. 2015 yılında başlayan inovasyon programlarına yapılan başvuru adedi 2022 yıl sonu itibarıyla 1.555 olurken, bu fikirlerden 46 tanesi yalın girişim metodolojisiyle çalışıldı. 28 tanesi pilot aşamaya geçmeye hak kazandı. Bugüne kadar Ek Saat, Lastick, Digital Franchise, Avis Caravan, Budget İstediğin Yerde ve Çift Yön Kiralama olmak üzere toplamda 6 ticari ürün çıkaran kurum içi girişimcilik çalışmalarımızla amacımız daha kısa zamanda daha az maliyetle yenilikçi fikirleri denemek. İnovasyon için “İyi fikir değil, iyi fırsat gerek” yaklaşımı, kurum içi girişimcilik süreçlerimizdeki en önemli politikamız. İlk önce yapılması gereken, fikir geliştirmek değil müşterinin ihtiyacını çok iyi anlamak. Türkiye'nin dört bir yanında bulunan çalışma arkadaşlarımız fırsat keşfi yaparak müşteri ihtiyaçlarını tespit ediyor ve bu tespitlerini inovasyon platformu üzerinden paylaşıyor. Ayrıca, kolektif fikir üretim çalıştaylarıyla ihtiyaçlar belirlenip, bunlara yönelik fikirler geliştiriliyor. 10 haftalık hızlandırma programıyla fikirleri olgunlaştırıyoruz. Bu program sonrasında yatırım sunumları hazırlanıyor ve üst yönetimden oluşan İnovasyon Komitesi’ne sunuluyor. Sunumları başarıyla geçen fikirler pilot aşamaya geçiyor. Bu aşamada olumlu sonuç veren fikirleri ticarileştirme kararı alıyoruz. Kurum içi girişimlerimizden biri olan Avis Caravan projemiz, karavanla tatil deneyimlemek isteyen tüketicilerin ihtiyaçlarına göre hazırlandı. Bu doğrultuda karavan kiralama iş modelini hayata geçirdik.

BSH Türkiye COO ve CTO’su Hakan Mandalı
“Globale ilham kaynağı olan projelere imza atıyoruz”

Global olarak her gün üç patentli buluşa imza atan BSH, Türkiye’de inovasyon ve araştırma geliştirme çalışmalarına yaptığı yatırımlarla sektörün geleceğini şekillendirmeye devam ediyor. Ar-Ge alanında istihdamın artırılması, toplam üretkenliğin ve verimliliğin iyileştirilmesi için yoğun çaba harcıyoruz. 2008 yılında 87 kişi olan ekibimiz, geçen 15 yılda yaklaşık 440 kişiye ulaştı. Bunun yüzde 25’ini kadın mühendislerimiz oluşturuyor; çeşitlilik ve kapsayıcılık yaklaşımımız kapsamında bu oranı daha da artırmak için çalışmalarımız sürüyor. Ar-Ge merkezi alanımız yüz ölçümü olarak da 15 yıl boyunca neredeyse yüzde 75 arttı. Her geçen gün büyüyen ekibimiz ve çalışma alanımızla gezegenimiz, ülkemiz, sektörümüz ve tüketiciler için yaşam kalitesini artıran, sürdürülebilirliğe katkıda bulunan akıllı ürünler geliştiriyoruz. Tüm ürün grupları için çalışmalar yürüttüğümüz merkezimizde özellikle soğutucu ve pişirici ürün gruplarında global anlamda yoğun bir Ar-Ge sorumluluğuna sahibiz.

Üniversitelerle ve yenilikçi START UP'larla iş birliği

Bu süreçte, üniversiteler, tedarikçiler ve yenilikçi start up’larla iş birlikleri yapıyoruz. Ortak bilginin ‘daha fazla bilgi’ olduğuna inanıyoruz. Amacımız dijitalleşen dünyamızda hem müşterilerimizin hayatını kolaylaştıracak yeni dijital deneyimleri tasarlamaya devam etmek hem üretim ve tedarik süreçlerimizde dijital yetkinliklerimizi kullanarak verimliliği artırmak. Bu süreçte kendi bünyemizde, üniversitelerle ve yenilikçi start up’larla birlikte gerçekleştirdiğimiz projelerle sektörümüze ve globale ilham kaynağı olan çok önemli projelere imza atıyoruz.

Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah:
“Hata yapabilme cesareti gösteren bir kültür yeşertiyoruz”
Çalışma arkadaşlarımız kurum içi girişimcilik programlarımızda hangi koşullarda ne gibi destekler alacaklarından, programın sonucunda elde edecekleri faydalardan ve yeni fırsatlar açısından net bir bilgiye sahip. Bu da risk alma cesaretlerine olumlu yönde yansıyor.

Topluluğun inovasyon alanındaki tüm çalışmaları, süreçleri, uygulamaları ve yatırımları 2009 yılından itibaren holding bünyesinde, CEO’ya direkt raporlayan bir koordinatörlük tarafından yürütülüyor. İnovasyon ekipleri ve liderlerinden oluşan inovasyon ve girişimcilik danışma kurullarımız, inovasyon çalışmalarını yakından takip ettiğimiz önemli bir platform. Kurum içinde yenilikçi, sorgulayan, hata yapabilme cesareti gösteren bir kültür yeşertmek en önemli gündemlerimiz arasında.

“ÖZGÜVENİ VE CESARETİ GÜÇLENDİRİYORUZ”

Kurum içi girişimcilikle çalışanlarımızın tasarım odaklı düşünme, iş modeli geliştirme, yalın girişim metodolojileri gibi eğitimlerle girişimci özgüvenini ve cesaretlerini güçlendirmeyi hedefliyoruz. Daha çok deneme yapabilecekleri ayni ve nakdi kaynakları kendilerine sunuyoruz. İK süreçlerimizi ve hukuksal altyapımızı bu kültüre alan sağlayacak yönde şekillendiriyoruz. Çalışma arkadaşlarımız yapısal olarak hangi koşullarda ne gibi destekler alacaklarından, programın sonucunda elde edecekleri faydalardan ve yeni fırsatlar açısından net bir bilgiye sahip. Bu da risk alma cesaretlerine olumlu yönde yansıyor. Ek olarak, Topluluk içinde inovasyon projelerini ve kültürünü görünür kılmak, teşvik etmek ve ödüllendirmek için 22 yıldır “İnovasyon Ödülleri” düzenliyoruz. Sonuç kadar sürecin değerli olduğunu yansıttığımız önemli bir süreç.

“YENİ İŞ ALANLARINI DA TARIYORUZ”

İnovasyon çalışmalarımızı ana faaliyet alanlarımızda sürdürürken, Topluluğumuzu geleceğe taşıyacak yeni iş alanlarını da taramaya devam ediyoruz. Kuruluşlarımızın ortak yaratım gerçekleştirebileceği beş sinerji alanı belirledik: Sağlıklı yaşam, sağlıklı yaşlanma, ekolojik sürdürülebilirlik, malzeme ve su. Bu alanlarda tüm iç ve dış paydaşlarımızın dahil olacağı ekosistemleri yaratıyoruz. Kurum içi girişimcilik ekiplerimizden Ecomercek sağlıklı yaşam ve ekolojik sürdürülebilirlik odağında kurum dışında şirketleşerek girişimcilik ekosistemine kazandırıldı. Benzer şekilde sağlıklı yaşam odağında, özellikle toplu kullanım alanlarında hijyeni artırmaya yönelik temassız tuvalet deneyimini sağlayabilmek üzere banyo ürünleriyle birlikte tamamlayıcı ürünler ve hizmetleri içeren bir ekosistem oluşturduk.

Dell TechnologIes Türkiye Ülke Müdürü Işıl Hasdemir:
“Yenilikçi Fikir Artı Teknoloji Eşittir Etki”
“Her ne kadar ileri teknolojiye sahip olmaya ve bu teknolojiyi olabildiğince çok alana entegre etmeye çalışsak da teknolojiyi yenilikçi fikirleri ortaya koyacak insan faktörüyle harmanlamadığımız sürece bir tıkanıklık yaşamamız çok muhtemel.”

Dell Technologies olarak daha önce yaptığımız araştırmalarda da gördüğümüz gibi söz konusu ister dijital dönüşüm ister inovasyon olsun, merkeze insanın koyulmadığı hiçbir strateji tam anlamıyla başarılı olmuyor. İnovasyon Endeksi araştırması bunu bir kez daha ortaya koyuyor. Aslında denklem oldukça basit. Yenilikçi fikirlere teknoloji eklenince gerçek bir etki yaratmış oluyorsunuz. Yani her ne kadar ileri teknolojiye sahip olmaya ve bu teknolojiyi olabildiğince çok alana entegre etmeye çalışsak da, teknolojiyi yenilikçi fikirleri ortaya koyacak insan faktörüyle harmanlamadığımız sürece bir tıkanıklık yaşamamız çok muhtemel. Araştırmanın en sevindirici çıktılarından biri de inovasyonda insan ve teknolojinin el ele olması gerektiğine yönelik farkındalığın yüksek olması.