CEO'NUN TEKLONOLOJİ ETKİNLİĞİ

Dijitalleşmenin iş yapma biçimlerinden ürüne her alanı etkisi altına aldığı bir dönemde global 500 şirkete baktığımızda yönetim kurullarında teknoloji kökenli liderlerin de yer aldığını görüyoruz. Türkiye'deki büyük şirketlerin yönetim kurullarına teknoloji yetkinliği olan üyeler girmeye başladı mı? CEO'lar CIO, CDO ya da CTO'larına hedef verebilecek teknolojik yetkinliğe sahip mi? Bu konuda Türk şirketlerinin gelecek planında neler var? Dijitalleşme ve teknolojik gelişim hızla devam ederken tepe yönetim üyeleri kendilerini bu alanda nasıl yetiştiriyor? Yayın kurulu üyemiz Selen Kocabaş'ın sorularına CEO'ların yanıtları şöyle:

“İŞİMİZ İNSAN, İŞİMİZ TEKNOLOJİ”

T

eknolojinin ve dijital dünyanın tüm işleri ve iş yapış şekillerini etkilemekte ve şekillendirmekte olduğu çok net. Şirketlerin yönetim kurulları ve tepe yönetimlerinin ajandalarında mevcut işler, gelecekteki işler ve yeni işler için insan kaynağına yatırım sürekli yer alıyor. Bu çerçeveden hareketle “İşimiz insan, ve işimiz teknolojiyle yeniden tanımlanıyor” söylemlerinin çok doğru olduğunu söyleyebiliriz. Özetle işlerimizi yeniden tanımlama, yeni işlere atılma, yeni dünya insanını doğru pozisyonlandırıp hizmet vermek için ne kadar doğru bir dönemde olduğumuzu bir kez daha görüyoruz. Eski işlerin yüzde 60’ından fazlası önümüzdeki 10 yılda olmayacak ve yeni işlere yetenek bulmakta da çok zorlanacağız. Çok değil 2000’li yılların başında Airbnb, Uber, Getir, Amazon, Tesla, Trendyol gibi markalar hayatımızda yoktu. Ya da Nokia cep telefonu lideriyken hikayesine ayakkabı üretimiyle başladığını hatırlayalım. Peki, şu anda Nokia nerede? Şirketlerin sürdürülebilir başarısından sorumlu olan yönetim kurullarında, teknolojiyi temsil eden yönetim kurulu üyeliği pozisyonları ne kadar mevcut ve etkin? Bu pozisyonlar, çeşitliliği ve kapsayıcılığı sağlamak adına yönetim kurulu masalarında ne kadar temsil ediliyor? Ve kendini yenileyenlerin, döneme adapte olup rüzgarı görenlerin yaşadığı ve değer yarattığı bir dünyada, teknoloji, CEO’larımızın ve ekiplerinin hayatlarının neresinde? Gelin, birlikte değerlendirelim.

OTOKOÇ OTOMOTİV LİDERİ İNAN EKİCİ:
“İnovasyon ve teknolojik yetkinliği önceliklendiriyoruz”
İnovasyon ve teknolojik yetkinliği önceliklendiren kurumsal yaklaşımımızın yanı sıra kişisel olarak da ilgi duyduğum bu alanda kendimi daha da geliştirmek ve yetkinliklerimi güncel tutmak için düzenli eğitimlerden yararlanmaya çaba gösteriyorum.

Dijital dönüşüm yönetişimi kapsamında Massachusetts Teknoloji Enstitüsü’nün “Future Ready” yaklaşımı referans alarak “Sektörde Dijital Lider Olmak” vizyonuyla 2021 yılında dijital dönüşüm odak alanlarımızı ve yol haritamızı belirledik. Yenilikçi mobilite çözümleri geliştiren, küresel ve lider referans noktası olma vizyonumuz doğrultusunda platform, mobilite, bağlı araçlar, paylaşımlı araç gibi alanlarda birçok teknoloji devreye aldık. Riskleri minimuma indirecek teknoloji altyapısına odaklandık ve büyüyen yapıya uygun ölçeklenebilir mimariyi oluşturduk.

BÜYÜME KURULU

Teknolojik yetkinlikleri işimizin her alanında önemsiyoruz. Yönetim anlayışımız ve takımımız da bu yaklaşım çerçevesinde kurgulandı. Teknoloji ve stratejiden sorumlu iş birimimiz, “yönetimde söz sahibi olan” stratejik birimler arasında yer alıyor. Otokoç Otomotiv olarak bu yaklaşımımız doğrultusunda; alanında sektörünün lideri, inovasyona öncülük eden, şirketlere bu anlamda yol açan ve ilham veren, seçilmiş, özel insanlardan oluşan bir ‘Büyüme Kurulu’ oluşturduk. Geleceğin mobilite ekosisteminde, sadece iç yatırımcılarla değil yurt dışındaki önemli yatırımcılarla yapılacak iş birlikleri için oldukça önem taşıyan Büyüme Kurulu, şirketimizin vizyonunu ileri taşıyacak bir uygulama.

“MENTORLUK ALIYORUZ”

Sadece iş alanımızda değil genel olarak teknolojik gelişmeleri ve trendleri takip eden bir lider olarak inovasyonun ve teknoloji yatırımlarının yarının iş dünyasında var olmamız için stratejik öneme sahip olduğunu düşünüyorum. Kişisel olarak da ilgi duyduğum bu alanda kendimi daha da geliştirmek ve yetkinliklerimi güncel tutmak için düzenli eğitimlerden yararlanmaya çaba gösteriyorum. Teknoloji ve yeni trendler alanında uzman danışmanlardan mentorluk alıyorum. Üst yönetim ekibimizle birlikte yeni neslin beklentilerini anlamak ve liderlik yetkinliklerimizi güncel tutabilmek adına genç çalışanlarımızdan tersine mentorluk alıyoruz. Farklı fikirler, deneyimler ve bakış açıları; bize çok değerli perspektifler, şirket kültürümüzeyse son derece önemli katma değer sağlıyor.

AMGEN TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ GÜLDEM BERKMAN:
“Dijitalleşme bizi de dönüştürüyor”
Teknolojik gelişmeleri yakından takip etmek günümüzde bir zorunluluk. Yönetim kurullarının iş süreçlerini dijitalleştirmek konusunda çaba göstermeleri gerekiyor.

Dünya değişim hızını hiç kaybetmiyor. Yeni dünya düzeninde bekleyen değil adapte olan, şartları doğru yorumlayıp öngörüyle uygun stratejiler belirleyebilen, ekip ruhuna inanan, risk alabilen, dayanıklı, farkındalığı yüksek liderler ve oluşumlar ayakta kalabiliyor. Bu ortama ancak dijitalleşme ve çeviklik odağında ayak uydurabiliriz.

“YÖNETİM KURULLARI ÇABA GÖSTERMELİ”

Teknolojik gelişmeleri yakından takip etmek günümüzde bir zorunluluk. Yönetim kurullarının iş süreçlerini dijitalleştirmek konusunda çaba göstermeleri gerekiyor.  Biz de Amgen olarak bu hıza ayak uydurabilmek adına iş süreçlerimizi, iş modellerimizi ve çalışma ortamlarımızı daha etkin, daha verimli hale getirecek ve daha fazla değer yaratacak teknolojiyle güçlendirilmiş iş dönüşümü projeleri gerçekleştiriyoruz. Tüm süreçlerimizde dijital dönüşüme entegre olmak için çalışıyoruz. Bu yöndeki çalışmalarımız bundan önce olduğu gibi önümüzdeki dönemde de tüm hızıyla devam edecek.   

“EĞİTİM ALIYORUM”

Dijitalleşmenin kaçınılmaz yükselişi bizleri de bu dönüşüme adapte olmaya itiyor. Önce yöneticiler olarak bizlerin yeni düzene ayak uydurması gerekiyor. Şirketimizde hayata geçirmeyi planladığımız uygulamalar konusunda öncelikle biz yöneticilerin bilgi sahibi olması gerekiyor. Bence öğrenmenin sonu yok, bu doğrultuda ben de çalışma arkadaşlarımla birlikte eğitim programlarına katılıyor, bilgilerimi yenilikler doğrultusunda sürekli güncelliyorum.

SABANCI HOLDİNG CEO’SU CENK ALPER:
“Yeni ekonomi yaklaşımını sahiplendik”
Sabancı Holding CEO’su Cenk Alper, “Sürdürülebilirlik hedeflerimiz doğrultusunda, bir yandan iş kollarımızda dijitalleşme ve verimlilik konusunda önemli adımlar atarken bir yandan küresel büyüme stratejimizin odağında yer alan ‘yeni ekonomi’ye ağırlık vermeyi sürdüreceğiz” diyor.

Sabancı Holding olarak 2023 yılının ilk çeyreğinde ‘yeni ekonomi’ yatırımlarımıza devam ettik. Topluluk şirketleri, 2023 yılında attıkları adımlarla, Holding’in ‘yeni ekonomi’ yaklaşımını sahiplenmeye devam etti. Enerji iş kolumuzda hem ülkemizde hem ABD’de yenilenebilir enerji yatırımlarımıza devam ederken, Türkiye’yi Avrupa’nın en büyük yeşil hidrojen tedarikçisi konumuna yükseltebilmek için öncü çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sanayi ve yapı malzemeleri iş kollarımızdaki şirketlerimiz, sürdürülebilirlik ve ileri malzeme teknolojileri alanındaki en yenilikçi uygulamaları iş süreçlerine entegre etmeyi başarıyla sürdürdü.

“DİJİTAL GRUP BAŞKANLIĞI OLUŞTURDUK”

Bu dönemde, yeni nesil teknolojilere dayalı iş modellerine odaklanmamıza destek olacak önemli bir organizasyon değişikliğine imza attık ve Holding bünyesinde Dijital Grup Başkanlığımızı oluşturduk. Bir yandan ana iş kollarını büyütürken bir yandan Türkiye’den yeni unicorn’ların çıkmasına öncülük etmek istiyoruz. Bu kapsamda, geçtiğimiz yıl içinde başlattığımız Sabancı ARF Almost Ready to Fly programımızın ilk dönem mezunlarını verdik. 8 girişime tohum yatırımı yapmaya karar verdik. Programın ilk döneminde, tüm girişimlere verdiğimiz toplam ayni ve nakdi destek tutarı 60 milyon TL’yi buldu.

TEKNOSA GENEL MÜDÜRÜ SİTARE SEZGİN:
“Yönetim kurulumuzun tamamı teknolojide yetkin”
Tepe yönetiminde teknolojiye hakim yöneticilerin sayısının artması, dijital dönüşüm sürecinin doğal bir sonucu. Önümüzdeki dönemde teknoloji kökenli yöneticilerin tepe yönetiminde daha da fazla söz sahibi olacağını göreceğiz.

Pandemi süreci tüm dünyada özellikle dijitalleşme konusunda oyunun kurallarını değiştirdi. Dijitalleşme daha da hızlanarak hayatın her alanına etki ediyor. EY Global CEO Outlook 2022 araştırmasına göre, CEO’ların yüzde 54’ü yatırımlarında dijital dönüşüme öncelik vereceğini söylüyor.

“DENGELER DEĞİŞİYOR”

Böylesine bir dönüşüm sürecinin iş dünyasındaki dengeleri değiştirmemesi kaçınılmaz. Tepe yönetiminde teknolojiye hakim yöneticilerin sayısının artması, aslında bu dönüşüm sürecinin doğal bir sonucu. Rekabet avantajından müşteri bağlığına, inovasyondan verimliliğe kadar bir şirketi güçlü kılan her bir alanda teknolojinin sunduğu sınırsız seçenekler yer alıyor. Önümüzdeki dönemde teknoloji kökenli yöneticilerin tepe yönetiminde daha da fazla söz sahibi olacağını göreceğiz.

TÜM KADROLARDA YETKİNLİK

Ben Teknosa Genel Müdürü olarak, 32 yıllık geçmişe sahip dünyanın en büyük elektronik satın alma grubu Euronics’in ilk ve tek kadın yönetim kurulu üyesiyim. 1 başkan ve 5 üye olmak üzere toplam 6 kişilik Teknosa Yönetim Kurulu teknolojiyi yakından takip eden, alanında uzman isimlerden oluşuyor. İcra kurulumuzda da ayrı bir fonksiyon olarak teknoloji genel müdür yardımcılığımız mevcut. Yine diğer tüm fonksiyonlarımıza yeni teknolojilere hakim yöneticiler liderlik ediyor. Bugün olduğu gibi önümüzdeki dönemde de başta yönetici kadrolarımız olmak üzere tüm çalışanlarımızın teknolojiye ilgisi olan, teknoloji yetkinliğine sahip kişilerden oluşmasını planlıyoruz.

NEREDEN TAKİP EDİYOR?

Teknolojiyi hayatımı kolaylaştırdığı ve iyileştirdiği için oldum olası severim. Her zaman teknolojinin çok etkin kullanıldığı şirketlerde çalıştım. Teknosa’dan önce de bir fintech şirketi Aköde’yi kuruluşundan itibaren yönettim. Teknosa’da yeni ürünlere, trendlere daha da yakınım. Her mağaza ziyaretimde yeni ürünleri kurcalıyorum, deneyimliyorum. Özellikle sağlık ve çevre alanındaki teknolojiler ilgimi çekiyor. En son teknolojik gelişmelerin paylaşıldığı etkinliklere, fuarlara mutlaka katılım sağlıyor; teknolojiye dair raporları, makaleleri ve uzman isimlerin podcast’lerini yakından takip ediyorum.

Pegasus Hava Yolları Ceo’su GÜLİZ ÖZTÜRK:
“Liderlerimizin rolü kritik”
Yönetim kurulumuzdaki tüm liderlerimiz, teknoloji konusunda yetkin. Ayrıca geçmişte teknoloji şirketlerinde görev almış iki yönetim kurulu üyemiz mevcut ve elbette olmaya devam edecek.

Özellikle dijitalleşmenin son yıllardaki yükselişiyle birlikte, teknoloji liderleri iş dünyasında çok kritik bir rol üstleniyor. Bu nedenle finans ve pazarlama alanlarından olduğu gibi teknoloji alanından liderler de yönetim kurullarında sıklıkla yer alıyor. Aslında günümüzün rekabetçi iş dünyasında sadece teknoloji liderlerinin değil, alanından bağımsız her liderin teknoloji yetkinliğine sahip olması gerekiyor. Belirsizlikle başa çıkabilme ve değişime uyum sağlayabilme nasıl günümüzün önemli yetkinliklerindense, teknoloji de öyle.

İKİ ÜYE KURULDA

Bizim yönetim kurulumuzdaki tüm liderlerimizin teknoloji konusunda yetkin olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca geçmişte teknoloji şirketlerinde görev almış iki yönetim kurulu üyemiz de mevcut ve elbette olmaya da devam edecekler. Pegasus Hava Yolları olarak, dijital dönüşümümüzü 2018 yılında başlattık. Bugün “Türkiye’nin dijital hava yolu” olarak A’dan Z’ye bütün süreçlerimizde dijital teknolojiler kullanıyoruz. Dijital dönüşüm şirketimizin ana odak noktalarından biri olunca gerek üst yönetim gerekse diğer çalışma arkadaşlarımızın teknolojiden uzak kalması zaten mümkün değil. Dijitalleşme çalışmalarımıza liderlik eden yöneticilerimize güveniyoruz ve hedeflerimizi ortak akılla hep birlikte, etkin bir strateji doğrultusunda belirliyoruz. Yani aslında konuya “hedef verme” olarak değil, “hedefi birlikte belirleme” noktasından bakıyoruz.

“EKİBİMDEN BESLENİYORUM”

Teknolojiyi yakından takip eden bir ekosistemimiz var, daha da geliştirmeye çalışıyoruz. Ben de bu anlamda ekipten besleniyorum. Hem yurt dışında konferans ve etkinliklere katılıyorum hem ilgili yayınları takip ediyorum. Kendi sektörümüzü ve teknolojiyi etkin şekilde kullanan sektörleri yakından izliyorum. Ayrıca proje bazlı danışmanlarla çalışıyorum, bunun know-how transferi anlamında faydası oluyor. Bu yıl yönetim kurulumuzdaki teknoloji kökenli iki yönetim kurulu üyemizle bir teknoloji komitesi kurduk. Bu komiteyle, yeni gelişen teknolojileri işimize nasıl değer katacak şekilde entegre edeceğimizi düzenli şekilde çalışacağız.

SAP TÜRKİYE GENEL MÜDÜRÜ UĞUR CANDAN:
“Ceo’lar artık cto’lar arasından seçiliyor”
CEO’ların teknoloji liderleriyle kol kola yürüdüklerini, stratejik kararları ortak akılla aldıklarını çok net görebiliyoruz. Global araştırmalar CEO’ların artık CTO ve CIO’lar arasından seçildiğini gösteriyor.

İş süreçlerinin yeni nesil ve akıllı teknolojilerle yeniden tasarlandığı dijital çağda, tüm kademelerde olduğu gibi liderlik pozisyonunda da teknolojik yetkinlikler öne çıktı. Bu durum şirketlerin yeni pazarlara ya da yeni iş alanlarına girmesinin, rekabet avantajı elde etmesinin ve büyümesinin de önünü açtı.

“DEĞİŞİME YÖN VERİYORLAR”

Son 3 yıllık süreçte, CIO’lar değişime yön veren, öncü bir rol üstlendi. Hatta CTO, CDO, CSO gibi yeni pozisyonlar oluştu. Dönüşüm yolculuğunda işletmelerin yanında olan bir teknoloji şirketi olarak, CEO’ların teknoloji liderleriyle kol kola yürüdüklerini, stratejik kararları ortak akılla aldıklarını çok net görebiliyoruz. Global araştırmalar CEO’ların artık CTO/CIO’lar arasından seçildiğini gösteriyor. Bu, yaygın bir trend haline geldi.

“DİJİTAL KASLAR GÜÇLÜ OLMALI”

Geleceğin iş dünyası aynı zamanda daha fazla müşteri ve deneyim odaklı. Stratejik iş planlaması ve sürdürülebilirlik konuları öne çıkıyor. Bu sebeple işletmelerin dijital kaslarının güçlü olması, çalışanların da liderlerin de yeni yetkinliklerle donanması gerekiyor. Bu yetkinlikler kritik düşünme ve problem çözmeyle gelen yaratıcılık ve inovasyon, adaptasyon kabiliyeti, girişimci ruh, sürekli öğrenme, takım oyuncusu olma, iş birliği ve iletişim becerileri. İletişimde sosyo-kültürel farkındalık, etki ve ikna kabiliyeti ve son olarak hangi görevde olursa olsun sorumluluk alanında liderlik yaklaşımı gerekiyor.

HEPSİBURADA CEO’SU NİLHAN ONAL GÖKÇETEKİN:
“Teknolojinin gücünü kullanıyoruz”
Kurulduğumuz günden bu yana, bir yandan ticaretin dijitalleşmesine liderlik ederken diğer yandan paydaşlarımız için değer yaratma ve toplumsal gelişime katkı sağlama konusundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz. Teknoloji kabiliyetlerimizi yapıcı şekilde kullanıyoruz.

İklim değişikliğinin, sosyal, dijital ve ekonomik eşitsizliklerin gündemden hiç düşmediği günümüz koşulları, ekonomik ve sosyal düzende bazı değişim ve dönüşümleri kaçınılmaz kıldı. Gezegenimizin ve toplumların refahı ve sürdürülebilirliği için büyük bir dönüşümün eşiğindeyiz. Hepsiburada’da sürdürülebilirliği ve sosyal sorumluluğu iş kültürümüzün temel değerleri olarak görüyoruz.

“DİJİTALLEŞME LİDERİYİZ”

Kurulduğumuz günden bu yana, bir yandan ticaretin dijitalleşmesine liderlik ederken diğer yandan paydaşlarımız için değer yaratma ve toplumsal gelişime katkı sağlama konusundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz. Teknolojik kabiliyetlerimizi müşterilerimize sunduğumuz üstün hizmet anlayışımızı iyileştirmek için kullanıyoruz. Yine on binlerce işletmeyi bir araya getiren pazaryeri modelimizle Türkiye'nin ve bölgenin en büyüğü olan akıllı operasyon merkezimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sektörün çıtasını yükselten teknolojik çalışmalar yürüttüğümüz Ar-Ge merkezimizle sektörün gelişimine ve dijital dönüşüme liderlik ediyoruz. Sorumluluk bilinci yüksek bir şirket olarak, teknolojinin gücünü yapıcı şekilde kullanmaya, çevreyi ve sosyal konuları kapsayan küresel çaptaki sorumluluklarımızı daha da ileriye taşımaya devam edeceğiz. 20 yılı aşkın süredir inovasyon ve girişimcilik ruhuyla sürdürdüğümüz yolculukta yarattığımız değeri tüm paydaşlarımızla şeffaflıkla paylaşmayı amaçlıyoruz.

SABANCIDX GENEL MÜDÜRÜ DOĞUŞ KURAN:
“Hem yöneticilerin hem çalışanların yetkinliği önemli”
CEO olarak, CDO, CIO ve CTO'larımıza hedef verme konusunda kendimi oldukça yetkin görüyorum. Bu pozisyonlardaki uzmanların görevlerini etkin bir şekilde yerine getirebilmeleri ve organizasyonun hedeflerine ulaşabilmesinde iş birliği büyük önem taşıyor.

Çevik, teknoloji tabanlı ve değişime uyum gücü yüksek şirketlerde teknoloji yetkinliği olan üyeler var. İş dünyasının tepe noktasında yer alan, karar verici pozisyondaki yöneticilerin teknoloji konusunda yetkinliği elbette çok önemli. Bunun yanında çalışanların da teknolojiyi doğal bir biçimde işlerine entegre etme çabasında olduğu, dijitale öncelik veren bir kültürün de gelişmesi sağlanmalı. Türkiye'nin dijital dönüşümüne öncülük eden bir teknoloji şirketi olarak elbette yönetim kurulumuzda teknoloji konusunda yetkin isimlerle çalışıyoruz. Şirket vizyonumuz, gerek sahip olduğumuz teknoloji gerekse nitelikli insan kaynağımızla dünyanın farklı coğrafyalarına kendi teknoloji çözümlerimizi sunmaya devam edeceğiz.

“HEDEF VERMEKTE  OLDUKÇA YETKİNİM”

CEO olarak; CDO, CIO ve CTO'larımıza hedef verme konusunda kendimi oldukça yetkin görüyorum. Bu pozisyonlardaki uzmanların görevlerini etkin bir şekilde yerine getirebilmeleri ve organizasyonun hedeflerine ulaşabilmesinde iş birliği büyük önem taşıyor. Hedef belirleme sürecinde, öncelikle şirketin genel stratejilerini ve hedeflerini anlamak için yönetim ekibiyle yakın bir şekilde çalışmak, ardından da CDO, CIO ve/veya CTO'larımızla bu hedeflerin teknoloji ve veri alanlarında nasıl destekleneceğini belirlemek gerekiyor. İş birliği içinde çalışarak, bu pozisyonlardaki yöneticilerimizin hedeflere odaklanmalarını sağlamak ve şirketin başarısını artırmak adına onlara gerekli desteği sağlamak oldukça önemli.

“DÜZENLİ EĞİTİM ALIYORUM”

Dijitalleşme ve teknolojik gelişim sürekli olarak hızlanan bir süreç. Bu alandaki değişimleri yakından takip etmek ve kendimi geliştirmek için çeşitli yöntemler kullanıyorum. Kendimi bu alanda yetiştirmek için teknoloji ve dijitalleşme konularında düzenli eğitimler alıyorum. Bu eğitimler, genellikle online kurslar, seminerler, web tabanlı kaynaklar veya endüstri liderleri tarafından sunulan eğitim programları oluyor. Bu sayede, güncel teknolojik trendleri ve yenilikleri takip ediyor, yeni beceriler ve bilgiler kazanıyorum. Teknoloji alanındaki konferanslar, etkinlikler ve topluluklar gibi platformlarda yer alarak, diğer uzmanlarla bağlantı kurma ve deneyimlerini paylaşma imkanı buluyorum. Mentor olarak da birden fazla kişinin hayatımda düzenli olarak varolduğunu söyleyebilirim.

DOĞANLAR MOBİLYA GRUBU CEO’SU MUSTAFA KARAMEMİŞ:
“Teknoloji ekip işi”
Ekibimize güveniyor ve teknoloji konusundaki bilgilendirmelerini dikkatle takip ediyoruz. Yönetim kurullarımızda teknoloji alanında faaliyet gösteren ve uzmanlaşmış kişilere yer veriyoruz. Özellikle bağımsız yönetim kurulu üyelerimiz bizi bu anlamda çok destekliyor.

Doğanlar Mobilya Grubu olarak teknoloji, en önem verdiğimiz konuların başında geliyor. Son gelişmeleri takip etmek ve bünyemize katmak konusunda yetkin bir ekibimiz var. Ülkemizde şirketlerin yönetim kurullarında, teknoloji yetkinliği olan üyeler yer alıyor. Mutlak gereklilik olarak görmesem de bu konuyu değerli buluyorum. Ancak konuya yalnızca yönetim kurulu bazında bakmamak lazım; bu bir ekip işi.

“BAĞIMSIZ ÜYELER DESTEKLİYOR”

Biz de ekibimize güveniyor ve teknoloji konusundaki bilgilendirmelerini dikkatle takip ediyoruz. Bu doğrultuda yönetim kurullarımızda da teknoloji alanında faaliyet gösteren ve uzmanlaşmış kişilere yer veriyoruz. Özellikle bağımsız yönetim kurulu üyelerimiz bizleri bu anlamda çok destekliyor. Kişisel olarak bu konuda bir yetkinliğe sahip olmam gerektiğini düşünmüyorum. Bir CEO olarak yetkin bir ekiple çalışmanın ve periyodik olarak çalışmalarını görmenin, üzerine konuşmanın, bilgilendirilmenin ve çalışmaların sonuçlarını inceleme fırsatı bulmanın değerine inanıyorum.

“HAYATIMIZIN EN ÖNEMLİ PARÇASI”

Teknoloji hayatımızın en önemli parçası haline geldi. Öyle ki bu gelişmeler yıllar içinde iş yapış şekillerimizi değiştirdi. Her üst düzey yönetici gibi ben de teknolojiyi yakından takip etme ve hayatıma adapte etme gayretindeyim. Aboneliklerim ve düzenli takip ettiğim yayınlar, zaman zaman uzmanlardan aldığım danışmanlıklar var.

MİKROGRUP CEO’SU TUNÇ TAŞMAN:
“Müşteri takıntılıyız"
Büyük şirketlerden küçük işletmelere kadar her ölçekteki kullanıcılara kurumsal ticari yazılım çözümleri ile e-dönüşüm hizmeti sunan Mikrogrup CEO’su Tunç Taşman, hem e-dönüşüm alanındaki gelişmeler hem de Mikrogrup’un bu alanda sunduğu hizmetler konusunda sorularımızı yanıtladı.

Mikrogrup uzmanlığı ile kolay ve avantajlı e-dönüşüm… Mikrogrup, kurumsal ticari yazılım çözümleri sunan ve Türkiye’nin ilk sertifikalı e-dönüşüm özel entegratörlerinden biri olarak; müşterilerine tüm e-dönüşüm bileşenlerini kapsayan, zahmetsiz ve kolay bir entegrasyon hizmeti sunuyor.

34 yılı aşkın tecrübemizle, ister ilk defa ticaret hayatına başlamış bir girişimci olsun, ister yılların tecrübesine sahip bir işletme olsun, farklı ölçeklerdeki KOBİ’ler, mikro işletmeler ve bu işletmelere hizmet veren mali müşavirler için uçtan uca muhasebe ve ticari yazılım programlarıyla e-dönüşüm hizmetleri sunuyoruz. 500 kişiyi aşan uzman ekibimiz ve ülke geneline yaygın 400’den fazla iş ortağımızla 150 binin üzerinde aktif müşterimize finansallarını ve işlerini yönetmelerini sağlayan çözümler geliştiriyoruz. Amacımız; KOBİ ve mikro işletme sahiplerine “büyük şirket” yazılım ve hizmetlerini, “küçük şirket” bütçeleriyle kullanma imkanı vererek, işlerini ve finansallarını yönetmelerinde yeni bir platform sağlamak ve yeni bir çığır açmak.

UÇTAN UCA HİZMET

Grubumuzun bünyesinde yer alan Mikro ve Zirve ürün gruplarımız, ülke genelindeki yaygın iş ortaklarıyla işletmelerin ihtiyaçlarına yanıt veriyor ve yaygın kullanıcı sayısı, üst seviye müşteri desteğiyle uzun yıllardan beri pazardaki konumunu koruyor. Öncelikli hedefimiz, büyümek isteyen KOBİ’lere ve işletmelere; yenilikçi, esnek, modüler çözümler sağlamak, onların işlerine değer katmak. Bizi farklılaştıran en önemli unsurlardan biri, müşterilerimizin yıllar içinde işlerini büyütürken, ihtiyaç duydukları çözümlere, ihtiyaç duydukları anda erişebilmeleri. Bir diğer ürünümüz olan Paraşüt; ön muhasebe alanında Türkiye’nin ilk bulut tabanlı yazılımı. KOBİ’ler Paraşüt’le internet erişimi olan her yerden, herhangi bir cihazdan giriş yaparak, finansal verilerine ulaşabiliyor. Girilen finansal veriler, bulutta saklanıyor ve düzenli olarak yedekleniyor.

KOLAY ENTEGRASYON

Türkiye'nin ilk sertifikalı e-dönüşüm özel entegratörlerinden biri olarak; müşterilerimize anahtar teslim yaklaşımıyla tüm e-dönüşüm bileşenlerini kapsayan, zahmetsiz ve kolay bir entegrasyon hizmeti sunmaktayız. Bu kapsamda ekiplerimizin ücretsiz olarak yaptığı anahtar teslim e-fatura hizmetiyle, uçtan uca; mali mühür başvurusundan, aktivasyona, eğitimden sistemin hayata geçirilmesine kadar tüm süreç, uzman e-fatura danışmanlarımız tarafından yürütülmekte. Bu hizmetimizle müşterimiz; bir iş günü içinde e-faturaya geçiş imkanı bulmaktadır.

Kendimizi müşteri odaklı değil, müşteri takıntılı bir şirket olarak tanımlıyoruz. Müşteri takıntılı olmak önce tüm iş yapış modelimizin merkezine müşterilerimizi almamız demek. Müşterimiz ekosistemimizin bir parçası olmaz biz müşterimizin ekosisteminin bir parçası haline geliriz. Destek, ürün geliştirme, insan kaynakları, şirket yönetimi, performans ölçümü gibi tüm şirket fonksiyonlarını, müşterilerimizi merkeze alarak yeniden yapılandırırız. Şirket başarımızı sadece şirketin finansal performansıyla değil, müşterimizin bizim performansımızı nasıl gördüğünü belirleyen göstergelerle de tanımlarız. Müşterilerimizle temas kurduğumuz tüm kanallardan en iyi müşteri deneyimini sunmayı hedeflediğimiz bir yapı kurduk. Açıkçası ‘Müşteri takıntılı bir şirketim’ demekle, müşteri takıntılı olunmuyor. Biz Mikrogrup olarak son altı yıldır adım adım, sabırla bu dönüşümü yönetiyoruz.

TEKNOLOJİK VE KÜLTÜREL DEĞİŞİM

Bu dönüşümün, pek çok teknolojik ve kültürel değişim ve yatırımla mümkün olduğunu biliyoruz. İçinde bulunduğumuz yazılım servis sektöründe uzun dönemli başarılı olacak firmalar; müşteri takıntılı dönüşümünü tamamlamış, en iyi deneyimi sunan firmalar olacak. Müşteri odaklılık aslında bir içgüdü ve genelde şirketlerin uzun yıllar hayatta kalmasını sağlayan en önemli sebeplerden biri de bu içgüdü.

Bu kapsamda tüm ürün ve müşteri erişim kanalı bazlı tavsiye skorlarımızı haftalık olarak takip ediyor, iyileştirmeye çalışıyoruz. Müşterilerimize farklı kanalları aynı anda kullanma imkanı veriyoruz. Türkiye’de öncü olarak sunduğumuz Zirve Nova 2.0 canlı chat desteği mali müşavirler tarafından beğeniyle kullanılıyor. Müşterilerimizin Mikro ürünleriyle ilgili soru ve destek ihtiyaçlarını self servis olarak karşıladıkları Buluo platformumuzda 15 bine yakın makalemiz, 2,5 milyonun üzerinde görüntülenmiş durumda. Önümüzdeki dönemde de çözümlerimizi ve hizmetlerimizi müşteri odaklılıkla geliştirmeye, müşterilerimizin en iyi deneyimi elde etmelerini sağlamaya devam edeceğiz.

“E-FATURAYA GEÇİŞİ KOLAYLAŞTIRIYORUZ”
BULUT TABANLI

Bildiğiniz üzere Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 535 Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği'nde yaptığı değişikliklerle birlikte e-fatura kullanımı neredeyse tüm sektörler için zorunlu hale gelmeye başladı. Özellikle 1 Temmuz 2023 itibarıyla pek çok sektör bu kapsama alınacağından, işletmelerin bu tarihten önce geçişlerini tamamlamaları büyük önem taşıyor. Mikrogrup bünyesinde yer alan ve işletmelere dönüşüm sürecinde yol arkadaşlığı yapan bulut tabanlı ön muhasebe programımız Paraşüt’te e-faturaya geçiş özelinde “Paraşüt E-Fatura Kampanyası” başlattık. 

HIZLI GEÇİŞ

Paraşüt’ün yeni e-fatura kampanyası hem zorunlu hem gönüllü olarak e-faturaya geçecek işletmeleri kapsıyor. Buna göre kullanıcılar, bir yıllık Paraşüt aboneliği satın aldıklarında 3 ay ek abonelik, 600 e-kontör ve dakikalar içinde geçiş işlemlerini tamamlayan anahtar teslim e-fatura hizmeti kazanıyor. Kesilen ve alınan her bir e-fatura, bir e-kontöre karşılık geldiğinden, kullanıcılar ilk 600 faturasını ek masraf yapmadan gönderebiliyor. Kampanya kapsamında hediye edilen anahtar teslim e-fatura hizmetiyle de e-faturaya geçiş süreci dakikalar içinde gerçekleştiriliyor.

DESTEK

Böylece işletmeler, hiçbir zahmete girmeden ve karışık başvuru süreçleriyle uğraşmadan e-fatura kullanıcısı oluyor. Mikrogrup çatısı altında yer alan Paraşüt ürünümüzle e-fatura başvuru süreçlerini, uzman danışmanlarımız eşliğinde 24 saat içinde aktive ediyor ve işletmeleri, özel geçiş avantajlarımızdan yararlandırarak, geçişlerini kolaylıkla tamamlıyoruz. Bu konuda destek bekleyen tüm işletmelerin ihtiyaç duydukları her alanda yardımına hazırız.