ÇEVRE DOSTU BİR MARKA: KİĞILI

Ülkemizin farklı yerlerindeki yangınlar hepimizi çok üzdü. Ormanlarımız, canlarımız, geleceğimiz yanarken, içimiz parçalandı. Kiğılı ailesi de, yanan canlarımıza destek olmak, yaralarını sarmak için hızlıca aksiyon aldı. Anlamlı projeleri, Kiğılı CEO'su Hilal Suerdem'den dinledik...

“NASIL TOPLUMSAL FAYDA SAĞLAYABİLİRİZ?” DİYORUZ
- Yaraları sarmak için sizler gibi güzide şirketlerimiz de seferberlik başlattı. On binlerce, yüz binlerce fidan bağışları yapanlar kadar, yangın bölgelerine acil ihtiyaç desteklerini nakledenler de oldu. Siz, ciğerlerimizin yandığı bu dönemde hangi aksiyonları aldınız / alacaksınız?

Kiğılı olarak “Nasıl toplumsal fayda sağlayabiliriz?” diye sorgulayan, daima “önce insan, önce sağlık” diyerek insani değerleri önde tutan bir markayız. Pandemi sürecinin başında da bu bakış açısıyla hareket ederek girişimlerde bulunmuştuk. Bu, her zaman bu şekildeydi ve böyle olmaya devam edecek. Yaşadığımız yangın felaketinde de aynı düşünceyle adım atarak, üzerimize düşen görevi yerine getirmeye çalıştık. İlk olarak Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) ile iletişime geçip, zarar gören hayvanlarımız için yardımda bulunduk. Adana’da, ihtiyaç sahipleri için yemek organize ettik. Giyim ve acil ihtiyaç ürünlerimizin yer aldığı yardım TIR’ımızı gönderdik. Şirketimizden arkadaşlarımız, gönüllü olarak bölgelerimize giderek oradaki vatandaşlarımıza yardımcı oldu. Bu yardımlarımızı tek seferle bırakmadık, devamlılığını sağladık.

"1 FİDAN, 1 CAN" SEFERBERLİĞİ
Manavgat yangınından önce, ülkemizin farklı noktalarında sayıları artan orman yangınlarına dikkati çekmek adına Ege Orman Vakfı ile birlikte sosyal sorumluluk kampanyası başlatmıştık. “#1Fidan1Can” etiketiyle sosyal medya mecralarımızdan yayımladığımız filmimizle, ormanların sesinin yok olduğuna ve el ele verilmesi durumunda yeniden canlandırılabileceğini vurguladık. Ege Orman Vakfı ile İzmir Kınık’ta “Kiğılı Ormanı” oluşturduk. Kampanyanın sürdürülebilir olması için müşterilerimiz için fidan bağışlamayı sürdürüyoruz. İzmir’e yönelik başlattığımız bu kampanyamızı ağır hasara uğrayan Manavgat, Marmaris ve civar bölgeler için sürdüreceğiz.

ÇEVREYE DUYARLI ÜRETİM ANLAYIŞI 
- İş dünyası temsilciliğinizin yanı sıra, bir STK lideri gibi sosyal konuları da savunuyorsunuz. Daha müreffeh bir toplum ve kapsayıcı bir dünya yolunda “duyarlı liderlik” anlayışınızla hangi sorumlulukları üstleniyorsunuz?

İnsan sağlığı ve refahının, ancak sağlıklı bir doğa ile mümkün olduğu bilinciyle hareket ediyoruz. Çevreye duyarlı üretim anlayışıyla, üretim süreçlerimizi yeniden ele alarak, geri dönüşümü üretime kazandırıyoruz. Yenilikçi ve sürdürülebilir ürünlerimizle, dünya üzerindeki sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz. Türkiye ekonomisinin sürdürülebilirliğine de ekolojik-çevresel fayda gözeterek katkı sağlıyoruz.

"YEŞİL MODA" ANLAYIŞIYLA KOLEKSİYON OLUŞTURDUK 
Çevresel ve ekonomik döngüye destek olmak amacıyla, yeşil moda anlayışıyla koleksiyon oluşturduk. Ürünlerimizde, hem üretim aşamasında doğaya olumsuz etkiyi en aza indiriyor hem de insan sağlığı için en doğru boya ve kumaşları kullanarak doğal ve benzersiz bir giyim seçeneği sunuyoruz. “Çevre dostu bir marka” olarak, çevre kirliliğinin azaltılmasına yönelik projelerimizle “Çevre Yönetim Sistemi” performansını artıracak girişimlerde bulunduk. Sürdürülebilirlik ilkesini tüm iş süreçlerimize entegre ettik. Dünya genelinde geçerliliğe sahip, bir tesisin çevreye duyarlı olduğunu kanıtlayan ISO14001:2015 “Çevre Yönetim Sistemi Belgesi”ni aldık. Gelecek nesillere daha sağlıklı ve yaşanabilir bir çevre bırakmak gayesiyle, toplumsal ve çevresel konularda sorumluluk bilinciyle üretim yapıyoruz.

HERKES DAHA SORUMLU DAVRANMAK ZORUNDA 
- Sadece şirketinizin önceliklerine ve hedeflerine odaklanmıyorsunuz. Sorumlu bir vatandaş olarak, toplumun genelini ilgilendiren; çevre ve iklim değişikliği gibi sorunlar üzerinde de çalışıyorsunuz. Böylesine kaotik dönemlerde neler yapıyorsunuz?

Yaşanan felaketler ve iklim değişikliği bizim için ciddi bir uyarı. Üreticiler başta olmak üzere, artık herkes daha sorumlu davranmak zorunda. Kiğılı olarak; üretim, lojistik ve satış sırasında meydana gelen çevresel etkileri kontrol altında tutarak, doğal kaynakların verimli ve tasarruflu kullanılmasını hedefliyoruz. Buna yönelik sürdürülebilir çalışmalarımızla, çevreye duyarlı üretim anlayışını kurum kültürü haline dönüştürüyoruz. ISO14001:2015 “Çevre Yönetim Sistemi Belgesi”ni, sürdürülebilirlik yönetimindeki başarılarımızın göstergesi olarak nitelendiriyoruz.

“GELECEĞİ AYDINLATMAK İÇİN GEREKSİZSE SÖNDÜR!”

Bilinçli enerji tüketiminin önemine dikkati çekmek amacıyla Kiğılı olarak, çalışanlarımızla “Geleceği aydınlatmak için, gereksizse söndür!” kampanyası düzenledik. Genel merkezimiz dâhil tüm mağazalarımızda hayata geçirdiğimiz kampanyayla, belirli saat aralıklarında aydınlatmaları bölgesel olarak kapattık. Aktif kullanılmayan bütün elektrikli ürünleri prizden çıkardık. Sadece 4 günde, 60 hanenin bir aylık enerji kullanımı kadar tasarruf ettik. Mağazalarımızdaki enerji kullanım oranını yüzde 50 azalttık. Bu verimli sonuçların ardından, “Enerji Tasarrufu Haftası” kapsamında başlattığımız kampanyayı uygulamaya devam etme kararı aldık.

ATIKLARI GERİ DÖNÜŞTÜRÜYORUZ
Atıkları geri dönüştürerek üretime, ekonomiye yeniden kazandırmak için nakliye sırasında kullandığımız ambalajları, “Geri Kazanım Katılım Payı Yönetmeliği”ne uygun hazırlıyoruz. Üretim atıklarını, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen mevzuatlara uygun düzenliyoruz. Geçici depolama sahalarında tehlikeli ve tehlikesiz atıkları ayrıştırıp, uygun koşullarda depoluyoruz. Organic Content Standard (OCS) ve RecycledClaim Standard (RCS) sertifikalarına sahip lisanslı bir firma aracılığıyla, atıkların geri dönüşümünü ve bertaraf edilmesini sağlıyoruz.

MARKALAR ARTIK “SOSYAL ETKİLİ” OLMAK MECBURİYETİNDE 
- Sürdürülebilirlik ve kurumsal sosyal sorumluluk projelerinize dair “Yerel, ulusal ve küresel anlamda daha fazla neler yapabilirim?” sorusunun cevabını bulmak için motive oluyorsunuz. Bu noktada, iletişim dilinizi nasıl ayarlıyorsunuz?
Markaların sürdürülebilirliklerini sağlamaları, sosyal etki sağlamaya yönelik neler yaptıklarıyla birebir bağlantılı. Bunun için farklı vizyonlarla yapabileceklerimize odaklanıyoruz. En büyük motivasyon kaynağımız, topluma fayda sağlayacak şekilde kurguladığımız projeler. Bunları hayatı geçirmek elbette etkili bir iletişim dili gerektiriyor. Net ve açıklayıcı bir dille sonuç odaklı etkin bir iletişim ortaya koyuyoruz. İyi bir dinleyici olmak, devamlılığı sağlamak ve anlamak açısından çok mühim. Geri dönüşleri dikkate alarak, değerlendirmelerimizi bu doğrultuda yapıyoruz.