CFO, ZORLUKLARLA NASIL BAŞA ÇIKIYOR?

Günümüzde CFO'lar, kurumlarının sadece finans stratejilerini geliştirmekle kalmıyor. Aynı zamanda; ticaret politikaları, ekonomi, bütçe öngörüleri, riskler ve benzeri birçok faktörü bütünleşik olarak değerlendiriyor ve yönetiyor. CFO'nun görevleri artık yalnızca finansal değil; strateji, dönüşüm gibi alanları da kapsayacak ve CEO'nun en büyük yardımcısı olarak konumlanacak şekilde genişliyor. Finans liderleri, stratejilerini oluştururken, birçok alanda zorlanıyor. CFO'ların karşılaştıkları güçlükler globalde; "dönüştürücü teknoloji", "ticari değişim hızı & yönetişim", "risk & uyum" olarak sıralanıyor. Türkiye'de ise bu başlıklara "finans ekibindeki yetenek eksikliği" ekleniyor. "Ticari dayanıklılık planlaması" ise sonlarda yer alıyor. Bu noktadan hareketle, BUSINESS LIFE'ın Ağustos 2021 sayısında "CFO, zorluklarla nasıl başa çıkıyor?" sorusunun yanıtını aradık...


PANASONIC LIFE SOLUTIONS TÜRKİYE MALİ İŞLER GENEL MÜDÜRÜ ERKUT AÇIL:
CFO’lar, stratejik bir lider ve bir yönlendirici olmalı
Covid-19 pandemisi daha önce örneği görülmemiş zorluklar ve belirsizlikler yarattı. Finans liderlerine ise bütüncül bakma, yeniden değerlendirme ve organizasyonun yalnızca ayakta kalmasına değil, gelecekteki belirsiz koşullara karşı daha dirençli olmasına yardımcı olacak stratejiler geliştirme fırsatlarını da sundu. Bu yönüyle salgın, kriz dönemleriyle karşılaşıldığında, neyin önemli olduğunu görmek ve yeniden kalibre etmek için önemli bir deneyim fırsatını da beraberinde getirdi.

Panasonic Life Solutions Türkiye olarak, önceliklerimiz arasında üst sıralarda yer alan dijital dönüşüm veya dönüştürücü teknolojiyi, hem ekonomik anlamda zorlu zamanlarda hem de gelecekte daha etkin maliyet yönetimi için temel bir strateji olarak görüyoruz ve bunun şirketimize ivme kazandıracağına inanıyoruz. Güçlüklerle başa çıkabilmek için bu tarz yeteneklerimizi çevik bir organizasyon yapısıyla desteklemeliyiz. 
Geçtiğimiz yıl “Tek Takım, Tek Hedef” felsefesini iş yapma biçimi haline getirip, tüm organizasyona yayılımını sağlayarak bu hedefleri gerçekleştirdik. Zaten, temellerini 2017 yılında attığımız “iş birimi”yle, yaşayan ve şirketimizin stratejilerini yakından takip eden bir altyapı oluşturmuştuk. Böylelikle rollerin daha netleştiğini ve iş ihtiyaçlarına daha hızlı cevap verme kabiliyetini artırdık.  

CFO ROLÜ, YILLARDIR EVRİM GEÇİRİYOR 
CFO rolü yıllardır evrim geçiriyor; ancak süreç, 2008 küresel mali krizinden sonra çarpıcı bir şekilde hızlandı. Stratejik bir lider ve bir yönlendirici olma ihtiyacını anlayan CFO'lar, şirketlerini zorlu dönemlerde bir arada tutan ve gelecekteki büyüme için bir temel oluşturmaya yardımcı olan formülün hayati bir bileşeniydi. O zamandan bu yana, en iyi finans liderleri, otomasyonu benimseyerek, organizasyonu dijital olarak dönüştürerek, inovasyonu hızlandırarak ve yeni gelir akışları yaratarak işin ön saflarında yer aldı. 

DEĞİŞİME DEVAM...
İşin geleceği ve ticari dayanıklılık için değişime devam etmeliyiz. Bu, iş sürekliliği planını iyileştirmenin, bunu finansal süreçlere ve kârlara yansıtmanın bir yoludur. Biz de değişen dünyaya, güçlüklere ve ihtiyaçlara uyumlu yönetim fonksiyonlarını güçlendirip insan odaklı yaklaşımlarla “Daha İyi ve Konforlu Bir yaşam” sunma hedefimize uygun hareket ediyoruz. 

DHL SUPPLY CHAİN TÜRKİYE FİNANS DİREKTÖRÜ DENİZ KELEŞ:
CFO, değişimleri iyi gözlemleyebilmeli
CFO’ların çektikleri güçlükler arasında, “yıkıcı” yeni iş modellerinin artan bir hızla ticari dünyayı değiştirmesi, her alanda gözlemlediğimiz dijital dönüşüm ve yeni teknolojileri zamanında süreçlere entegre edebilme gereksinimi geliyor. 

Bu zorluklarla, -ya da gerekliliklerle-  başa çıkmak için de stratejik düşünme becerisi, makro öngörü yeteneği, teknolojik okuryazarlık, sektör ve pazarın dinamiklerini çok iyi anlama, değişimleri iyi gözlemleyebilme gibi beceriler öne çıkıyor. Dolayısıyla bir CFO için de öncelik, tüm bu becerileri bünyesinde bulunduran yeterince “çeşitli” bir ekiple çalışabilmek olmalı.

SAP TÜRKİYE CFO’SU BULUŞ FİDAN TÜFEKÇİ:
Güçlüklerle başa çıkmada teknolojiden faydalanıyoruz
Belirsizlikler, krizler ve güçlüklerle başa çıkmada teknolojiden faydalanıyoruz. Örneğin; SAP’de finans organizasyonunu “Operasyonel Finans” ve “Stratejik Finans” olarak ikiye ayırdık. SAP ERP çözümleri ile de anlık raporlama yaparak, nakit akışımızı çok hızlı tespit edebiliyoruz. Günün sonunda, satış ve tahsilat rakamlarımızı saniyeler içinde gördüğümüzde, buna dair önlemler alabiliyoruz.

“Operasyonel Finans” daha çok, SAP’nin ortak “Finans Merkezleri”nce yönetiliyor. Tahsilât, faturalandırma, satın alma ve standart kontratların hazırlanması gibi süreçler bu kapsama giriyor. SAP çözümlerinin de yardımıyla, çalışanlarımızın konuları hızlı ve doğru biçimde ele alması bizi rahatlatıyor. Böylece, “Stratejik Finans” alanında; yani hem müşterilerimize hem çalışanlarımıza hem iş ortaklarımıza fayda sağlayabilecek projelere daha fazla zaman ayırabiliyoruz. Bu çalışma modeliyle, satış ve operasyonel takımlarla iş birliğine çok daha fazla odaklanma fırsatımız oluyor. 

ERP ÇÖZÜMLERİMİZ HIZIMIZI ARTIRIYOR 
Kurumsal kaynak planlama (ERP) çözümlerimiz, verimliliğimizi ve hızımızı artırıyor. Kontrol panellerimiz (dashboard) üzerinde, tüm finansal tablolara ve nakit akışına saniyeler içinde ve en güncel bilgilerle ulaşabiliyoruz. Bu da kritik ve zorlu zamanlarda çabuk karar vermemize imkân sunuyor. Ayrıca, “Öğrenen makine” dediğimiz teknolojileri kullanarak, hızlı raporlar çıkarabiliyoruz. SAP’nin finans çözümleri, pandemi gibi kriz dönemlerinde zamanın çok daha verimli kullanılmasını sağlıyor. Verinin daha hızlı işlenip, kapsamlı raporlar elde edilmesini ve daha kaliteli projelere katkıda bulunulmasını mümkün kılıyor.

DOĞA SİGORTA MALİ İŞLERDEN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FEHMİ ÖZBALKAN:
Değişimlere, açık bir zihinle yaklaşılmalı
Öncelikle teknolojiyi işimizin her alanında en optimum seviyede kullanmaya çalışıyoruz. Bu, bizim için “Sürekli değişim ve dinamik bir yapı” anlamına geliyor. Günümüz ticari hayatında aksi zaten düşünülemez. Değişimlere hızlı ve esnek şekilde adaptasyon sağlayamadığınızda, rekabet sizi çok kısa sürede oyun dışı bırakabiliyor.

Teknoloji, iş yapış şekillerimizi sürekli geliştirmemizi, değişen ve gelişen ticaret hayatında rekabette daha ön sıralarda olmamızı sağlıyor. Açık bir zihinle değişimlere yaklaştığınızda, bu değişimlerin ne büyük fırsatlar sunduğunu çok daha iyi görebiliyorsunuz. 

TEKNOLOJİ, SAVAŞILACAK BİR DÜŞMAN DEĞİL!
Teknolojideki büyük değişimler, sonuç olarak hayatımızda zorluk değil, kolaylık sağlamak için var. Bunun bilinciyle yaklaştığımızda teknolojinin; savaşılacak, direnilecek bir düşman değil, aksine, zamana ve rekabete karşı yanımızdaki en büyük gücümüz olduğunu anlıyoruz. Zaman zaman bu hızlı değişime direnen, yeteneklerini gelişen alanlara sevk etmeyen insanlarla çalışmak durumunda kalabilirsiniz. Bu riski, uyum içerisinde çözecek yetenekleri ekibinize kazandırmak da biz yöneticilerin en öncelikli görevi. Şirketin varlığı ve devamlılığı da, bu görevin başarıyla yerine getirilmesine bağlı.

BİOTREND ENERJİ FİNANS DİREKTÖRÜ AYŞEGÜL ÖZLEYEN:
Stratejik planlama ve konulan hedefler önemli
CFO, ekonomik kriz etkileri, yeni bir pandemi dalgası ve artan iş maliyetleri nedeniyle likidite ve sermaye kaynakları dahil olmak üzere, finansal etkilerinden endişe duyduğu zamanlar yaşıyor. Salgının tüm iş hayatını yeniden şekillendirdiği bu dönemde, CFO’nun öncelikleri, zorluklarla başa çıkma planını da oluşturuyor.

Zorluklarla başa çıkmanın bilinen en efektif yollarından biri, stratejik planlama ve bu doğrultuda konulacak hedefler. Maliyet yönetimi, finansman kaynaklarını çeşitlendirme, yeni kredi imkânları oluşturma, finansal analiz ve risk yönetimi, nakit akışının artırılması değerli bir rol oynuyor. 

YENİLİKÇİLİĞİN PARÇASI OLMAK...
Strateji ve yenilikçiliğin parçası olmak, teknolojiyi ve trendleri yakından takip etmek, paydaş yönetimi, değer yaratmaya ve çalışanlara odaklanma, dijital dönüşüm de, CFO’ların stratejilerinde artık çok önemli faktörler. CFO, sorumluluk alanında dönüşümü sağlayan bu yeni etkenler doğrultusunda, dönüşümün getirdiği fırsatlara odaklanmalı, bunlara uyum sağlamalı ve rolünü, iş ortamını yönlendiren faktörler kapsamında güncellemeli. Bunlar, iş süreçlerinde kolaylık ve ve başarıyı da beraberinde getiriyor. 

ARZUM MALİ İŞLERDEN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ARDA ALTINOK:
Dinamik ve çevik bir yapıya sahip olunmalı
CFO’lar, pozisyonları gereği pek çok zorlukla karşılaşıyor. Bunlar arasında “yetenek eksikliği”, bence en son sırada gelecek başlıklardan. Bunu eğitimler ya da sağlıklı koçluk sistemleriyle giderebilirsiniz. İyi niyetli ve çalışkan finansçılar ile çalışanlardan kaynaklanan zorlukları yönetmek daha kolay.

Ekip elbette çok önemli. Ama bana göre, ekipten kaynaklanan zorlukları aşmak, görece daha kolay. Çalışanlardan maksimum verimi almak, biraz da onları desteklemekten geçiyor. 

RİSKLERİ, TEKNOLOJİYLE BERTARAF EDEBİLİRSİNİZ
Zorluklarla başa çıkabilmek için esas olarak, dinamik ve çevik bir yapıya sahip olunmalı. Bunun için tüm finansal süreçlerin teknolojiyle uyumunun yüksek olması, artık olmazsa olmaz şartlardan. Teknolojinin yeterli seviyede kullanılmadığı geleneksel süreçler ile bugünün karmaşık ve dinamik dünyasının yönetilmeye çalışıldığı bir finansal yapı, başarısızlığa mahkûm. Finansal altyapınızın temeline teknolojiyi koyar, risklerinizi doğru tespit eder, iş yapış şeklinizi de bu riskleri teknoloji yoluyla bertaraf etme yönünde değiştirirseniz, başa çıkamayacağınız hiçbir zorluk kalmaz...

DHL Express Türkiye CFO'su Derya Özer:
Konjonktüre göre aksiyon alıyoruz
DHL Express Türkiye olarak, 40 yıldır hizmet veriyoruz ve sektörün lider firmasıyız. Lojistik alanında birçok farklı zorluk olduğundan, tek yönlü düşünmemek ve zorlukları her açıdan irdeleyerek stratejik ilerlemek gerekiyor.

Formüllerle ilerlemek yerine, karşılaşılan duruma ve konjonktüre göre aksiyon almayı tercih ediyorum. Süreci yöneten ekibin güçlü yanlarını öne çıkaracak şekilde, esnek planlarla ilerlemeyi kıymetli buluyorum.
Ekonomik dalgalanmalar, hızlı değişen regülasyonlar, uyum ve rekabet riskleri, karşılaşılabilecek başlıca zorluklar arasında. Bunlarla başa çıkabilmek için, tam donanımlı ve güvenilir bir ekibe sahip olmak, birincil öncelik. Ekip içi iletişim de doğru yürütülmeli. Çünkü sürdürülebilir bir başarı, ancak sağlıklı ve açık iletişim kurarak mümkün. 

HIZ, İŞİMİZİN EN TEMEL PARÇASI 
İş sahasında olmak ve direkt tüm çalışanlardan, müşterilerinizden bilgi alabilmek, hızlı çözümler sunabilmek adına değerli. Hız, bizim işimizin en temel parçası. Teknolojiyi yakından takip etmek, verimlilik ve müşteri memnuniyeti için önemli. DHL Express’in 5 yıllık stratejisinin temelinde yer alan dijitalleşme sayesinde, iş yapış biçimlerimiz değişirken, geleceğe uygun adımlar atabiliyoruz.

Boyner Grup CFO ve İcra Kurulu Üyesi ÖZGÜR TOKGÖZ ALTUN:
CFO’lar, finansal güç ile sürdürülebilirlik dengesini entegre etmeli
Dünyada yaşanan gelişmeler ve sürekli değişen risk ortamı, kurumların da her geçen gün yeni tehditlerle başa çıkması gerekliliğini ortaya koyuyor. Hayatımızı baştan sona etkileyen pandemi süreci, şirketlerin de iş modellerini gözden geçirmelerini zorunlu kıldı.

Finansal olarak hayatta kalmak bir yana; çalışanlarının sağlığını ve güvenliğini sağlama, müşterilere ürün ve hizmetin ötesinde değerler sunma, toplumsal sorumlulukların daha da ön plana çıkması gibi konular, tüm şirketlerin gündeminde daha da önemli hale geldi. 

SORUMLU İŞ YÖNETİMİ...
CFO’ların sorumluluk alanı, artık finansal performansın ötesinde, sürdürülebilir ve sorumlu iş yönetimini kapsıyor. Ekonomik, sosyal ve teknolojik anlamda çok hızlı devinen bugünün dünyasında, CFO’ların kısa vadeli hedeflere odaklanırken, uzun vadeli hedefleri ve sürdürülebilirliği daha fazla göz önünde bulundurarak süreç yönetimi yapmaları önemli. 
Sürdürülebilirlik yaklaşımı, şirketlerin dayanıklılığının ön koşulu. Dolayısıyla, CFO’ların bu bakış açısını ön planda tutması büyük önem taşıyor. CFO’lar, şirketin finansal gücü ile sürdürülebilirlik dengesini entegre eden, tüm paydaşları odağına alan, onlar için değer ve faydayı optimize eden bir yönetim yaklaşımı benimsemeli.