CFO'NUN 'İYİMSER' BAKIŞI

Yeni tip koronavirüs, tüm dünyayı derinden sarstı. Başlarda her şey belirsizdi. Aşının, ilacın ya da etkin bir tedavinin ne zaman bulunacağının ve toplumun büyük bir kesimine ne kadar sürede ulaştırılabileceğinin yanıtı aranıyordu. Salgının bitişi ve normalleşmenin başlayacağı tarih konusunda önümüzü bir türlü göremiyorduk. Zorlu dönem ve alınan önlemler; ülkeleri, sektörleri, meslekleri ve toplumun değişik kesimlerini farklı ölçülerde etkiledi. Dolayısıyla her biri için toparlanma hızı da değişecek. Pandemi iş hayatını yeniden şekillendirirken, bazı iş kolları hızlıca ayağa kalktı. Diğerleri daha uzun ve kısmen kestirilemeyen bir rotada ilerleyecek. CFO'lar da bu noktada daha iyimser bir yaklaşım sergiliyor ve stratejilerini, birçok yönden muhtemel senaryolara kolay adapte olmak üzerine kuruyor. Kesin olan şu ki, CFO'ların dönüşümü kucaklaması, hedeflerini gözden geçirmesi ve geleceğe yatırım yapması zorunlu. Peki, vakaların ilk görülmeye başladığı günlere göre CFO'lar, bugün nasıl bir tablo çiziyor? Pozitif bakış, hareket alanlarına ve planlarına hangi oranda yansıyor? Tam anlamıyla bir toparlanma için alınması gereken yol uzun mu?


PANASONIC LIFE SOLUTIONS TÜRKİYE FİNANS GENEL MÜDÜRÜ ERKUT AÇIL:
Pandemi, finans profesyonellerine yeni bakış açıları kazandırdı
Covid-19 pandemisinin ilk döneminde zihnimizi en çok meşgul eden konuların başında, ne zaman ve nasıl normalleşeceğimiz ile, salgının negatif sonuçlarını hangi aksiyonlarla telafi edebileceğimiz geliyordu. Bu noktada çok şanslıyız; çünkü Panasonic Life Solutions Türkiye, proaktif bir yaklaşımla, ilk günlerden itibaren “Önce İnsan” ilkesiyle hareket etti. İş sürekliliğini sağlarken, çalışanlarımızın sağlığı ve güvenliği için alınan tedbirlerin en üst düzeyde uygulanmasıyla, süreci çok iyi yönettik.

Çalışanlarımızı, müşterilerimizi ve tedarikçilerimizi, yani paydaşlarımızı da kapsayacak şekilde oluşturduğumuz iş sürekliliği planımızı güncelledik. Bu, finansal dijital dönüşüm süreçlerimizin hızlanmasına yardımcı oldu ve farklı bir ivme kazandırdı. Özellikle yazılım ve robotik süreç otomasyonu alanındaki projelerimizin, yeteneklerimizi artırmaya yardımcı olacağına ve katma değeri yüksek, daha verimli işlere odaklanmamızı sağlayacağına inanıyorum. “Yeni Normal” ile birlikte, değişen dünyaya ve ihtiyaçlara uyumlu yönetim muhasebesi fonksiyonlarını güçlendirip hem hareket alanımızı genişletmeyi hem de şirketimizin “İnsan odaklı yaklaşımlarla daha iyi ve konforlu bir ‘yaşam’ sunma” hedefine katkı sunmayı amaçlıyoruz. 

YAŞADIKLARIMIZI FIRSATA ÇEVİRMEK İSTİYORUZ
Salgından, iş dünyasından sosyal hayata, ekonomiden satın alma alışkanlıklarına kadar, yaşamın her alanı önemli ölçüde etkilendi. Dijitalleşmeyi hayatımıza daha hızlı entegre eden pandemi, bu yönüyle, biz finans profesyonellerine de yeni bakış açıları kazandırdı. Mevcut koşulları ve dünyadaki tüm gelişmeleri yakından izleyerek hızlı aksiyon alabilmeyi önceliklendiriyoruz. Aşılanmanın hızlanması ve belirsizlik riskinin daha yönetilebilir hale gelmesiyle, piyasaların rahatlayacağı düşüncesindeyiz. Hedefimiz, Panasonic Life Solutions Türkiye olarak, yaşadıklarımızı fırsata çevirip, Panasonic’in globaldaki finansal disiplin ve stratejilerini takip ederek istikrarlı büyümek.

SIGNIFY CFO’SU AYDIN YAĞCI:
Büyümeye olan inancımızı koruyoruz
Geleceğe daha iyimser bakmamızı sağlayan ana etken, artık ne ile ve nasıl mücadele edebileceğimizi öğrenmiş olmamız. İlk şok dalgasında en büyük sorun, tam olarak ne ile karşılaşıldığını anlamaya ve daha da önemlisi bu sürecin ne kadar süreceğini öngörmeye çalışmaktı.

Aradan geçen bir yıllık zaman diliminde, aşı çalışmalarıyla ilgili gelişmeler ve şirketlerin bu tarz bir krizde hayatta kalma adına kazandığı öğrenimler, ileriye yönelik iyimserlik oluşturdu. Benzer krizlerin olma olasılığı her zaman mevcut; ama artık hazırlık seviyemiz bir sene öncesine göre daha iyi. 

İŞ HACİMLERİNDE HIZLI TOPARLANMA OLACAK 
Yeni yaşam tarzımızı, hatta değişen iş modellerimizi benimsememiz ve hızlı adaptasyonumuzla birlikte, büyümenin artacağı inancındayım. Bilim insanlarının işaret ettiği sürelere bakılırsa, tam anlamıyla eskiye dönüş, 1-1,5 yıldan önce olmayacak gibi. Ancak hızlanan aşılanma ve toplumun bağışıklığının yükselmesiyle, iş hacimlerinde hızlı toparlanma olacak. Kendi risk analizlerimizi yaparak, farklı senaryolarda karşılaşabileceğimiz muhtemel riskleri hesaplıyoruz. Bunları bertaraf etmek için hareket planlarımızı değerlendiriyoruz.

DOĞA SİGORTA MALİ İŞLERDEN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FEHMİ ÖZBALKAN:
Bilinmezliklerimizin birçoğu azaldı
Pandeminin başlarına göre çok daha iyimser durumdayız; çünkü bu zorlu süreçte, 1 yıllık çok kıymetli bir tecrübemiz oldu. Birçok şey öğrendik, bilinmezliklerimizin bazıları hâlâ devam etse de birçoğu azaldı. Doğa Sigorta olarak, üretim açısından şanslı bir sektörde olduğumuzu gördük.

Uzaktan çalışmaya çok elverişli, etkin bir üretim altyapımız olduğunu yaşayarak test ettik. Çok iyi yetişmiş, sorumluluklarının bilincinde bir insan kaynağına; esnek ve yeniliklere açık bir yönetim yapısına sahip olduğumuzu da kanıtladık. Tüm bileşenleriyle bu esnek ve dinamik yapının bizi sorunlarla başa çıkmakta ne kadar güçlü kıldığını, neredeyse hiçbir önemli operasyonel sıkıntıyla karşılaşmadan problemleri çözebileceğimizi gördük.

“YENİ NORMAL”LER İLE HAREKET EDECEĞİZ
Biz görece olarak şanslı bir sektördeyiz; fakat ekonominin tüm parçaları toparlanmadığı sürece, bu dönem tam olarak geçmiş sayılamaz. Ne yazık ki, önümüzde hâlâ uzun bir yol var. Dünyadaki insanların önemli bir kısmı aşılanmadığı veya çok etkin bir ilaç bulunmadığı müddetçe de maalesef tam toparlanmadan bahsedemeyeceğiz. Belki de pandemi; turizm ve yeme-içme gibi sektörlerde çok daha uzun soluklu, hatta kalıcı etki bırakacak. Böylece eski bildiğimiz anlamda tam bir toparlanma olamayacak ve “Yeni Normal”ler ile hareket etmek durumunda kalacağız.

SAP TÜRKİYE FİNANS DİREKTÖRÜ (CFO) BULUŞ FİDAN TÜFEKÇİ:
Daha deneyimliyiz ve geleceğe hazırız
Pandemi döneminde uçtan uca dijitalleşmeye yatırım yapan kurumların birçok konuda zaman kazandığını ve çok daha hızlı karar verebildiğini deneyimledik. Artık zorunluluk haline gelen dijitalleşmenin etkisiyle, yeni bir dünya düzeni içerisinde bulunduğumuzu söylemek abartı olmaz.

Yeni bir finans anlayışının geldiği ve şirketlerde de bazı rollerin yeniden tanımlandığı bir süreci yaşıyoruz. Finans departmanları şirketin stratejilerine katkıda bulunurken, resme daha bütüncül bakarak daha çevik ve hızlı kararlar alınabilmesini de sağlıyor. Gelecek çok hızlı şekillendiği için  uçtan uca dönüşüm için erken davranan kurumlar hızlı yol alıyor. Pandeminin başında pek çok kurum eksikliklerini gördü. Şimdi, o noksanları tamamlama ve yola güçlenerek devam etme zamanı. 2020’ye göre; belirsizlikler ve zorluklar karşısında daha deneyimliyiz ve geleceğe hazırız. Dolayısıyla geçtiğimiz yıla kıyasla çok daha iyimser ve ümitliyim.

“İYİLEŞME SÜRECİNE GİRDİK” DİYEBİLİRİZ 
Dijitalleşmenin artması ve teknolojinin ihtiyaca uygun gelişmesiyle, bildiğimiz tüm göstergelerin değiştiği bir döneme girdik. “Şu zamanda toparlanacağız” gibi net bir söylem pek doğru olmaz; ancak dünyadaki aşılama çalışmalarıyla birlikte “İyileşme sürecine girdik” diyebiliriz. Teknolojiye yatırım yapan firmalar, bu zorlu süreçten daha da hızlı bir şekilde çıkacak ve yoluna devam edecek.

CARGILL GIDA ORTA DOĞU, TÜRKİYE VE AFRİKA FİNANS DİREKTÖRÜ SONAT AKAT:
Pandemi sürecini yönetmeyi öğrendik
Pandemide bir yılı devirdik ve süreci yönetmeyi öğrendik. Aşılar sayesinde kalıcı çözüm de bulundu. Hayat henüz normale dönmedi; ama bu dönemin bazı kazanımları da oldu. Öncelikle dijitalleşme, inanılmaz ivme kazandı.

Müşterilerimizle ve çalışanlarımızla dijital ortamda çalışmayı, üretmeyi öğrendik. Bunun kalıcı olacağını düşünüyor, bu alana yatırım yapmaya devam ediyoruz. Pandemide, sağlıklı gıda tedarik zincirinin hayati önemi de ortaya çıktı. Zorlu koşullarda, geniş bir coğrafyada kesintisiz hizmet verdik. Bunu, güçlü ekosistemimiz sayesinde başardık. İhracatta da ciddi bir ivme yakaladık. Bölgemizin büyüme potansiyeline inanıyoruz ki, uzun soluklu yatırımlar gerçekleştiriyoruz. 

NORMALLEŞME SONRASINA HIZLI GİRMEK İSTİYORUZ 
Yıl bitmeden toparlanmak için aşılanma hızı tüm dünyada artmalı. Mevcut koşullara hızlıca adapte olmalıyız. Tüm ekosistemimizin, süreci minimum hasarla atlatması ve insanların en temel ihtiyacı olan gıdaya sorunsuz ulaşması için çaba harcıyoruz. Normalleşme sonrasına hızlı girmek istiyoruz. Bu kapsamda; yeni nesil, sağlıklı ve sürdürülebilir ürünleri içeren projelere yoğunlaştık.

OTOKOÇ OTOMOTİV MALİ İŞLER GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ÖNDER KUTMAN:
Her risk durumu kendi fırsatlarını yaratır 
Pandemi süreci hiç kuşkusuz, faaliyet gösterdiğimiz sektörleri önemli ölçüde etkiledi. Otokoç Otomotiv olarak, kurumların sürdürülebilir başarısı için, temkinli olmak kadar iyimserliğin de benimsenmesi ve aralarındaki dengenin korunmasının önemli olduğuna inanıyoruz.

Sürecin başlangıcından bu yana temkinli olurken, iyimser kalmayı sürdürdük. Her risk durumu, kendi fırsatlarını yaratır. Bun fırsatları değerlendirirken, alınan risklerin ölçülebilir ve yönetilebilir olması çok önemli. Salgın koşullarına karşın, 2020 yılında tüm faaliyet alanlarımızdaki pazar liderliğimizi daha da pekiştirmek için çalıştık. 77 bini aşkın yeni araç satışıyla, toplam pazar payımızı yüzde 8,7’den %9,7’ye çıkardık. İkinci elde de kurumsal markalar arasındaki liderliğimizi koruduk. Araç kiralama iş birimimiz çerçevesinde pazar payımızı artırırken, ciro payımızı %5,9’a taşıdık. Müşteri memnuniyetini odak noktamıza alarak lider marka konumumuz için 2021’de de hız kesmeden çalışıyoruz.

EKONOMİ, KADEMELİ OLARAK TOPARLANACAK
Önümüzdeki dönem açısından en belirleyici etken, pandeminin nasıl devam edeceği olacak. Önlemler ve aşılamayla da ilişkili olarak, Covid-19’dan bir önceki yıl kadar etkilenmeyeceğimiz görüşündeyiz. 2021’in ikinci yarısıyla birlikte ekonominin kademeli olarak toparlanma evresine geçeceğini öngörüyoruz.

DOĞANLAR HOLDİNG MALİ İŞLER DİREKTÖRÜ TARIK AKSOY:
Hızlı ve sürdürülebilir büyümemiz sürecek

KDV indiriminin kalıcı hale gelmesi ve pandemi sürecinde insanların evlerinde daha fazla zaman geçirmesinin, mobilya satışları üzerinde olumlu etkilerini gördüğümüz bir yılı geride bıraktık. 2020’yi yüzde 60’ın üzerinde büyümeyle kapattık. FAVÖK (Faiz, Amortisman ve Vergi Öncesi Kâr) tutarını 3 kattan fazla artırdık. 2020’deki mağaza ve fabrika yatırımlarımıza daha da güçlü bir şekilde devam ediyoruz. Üretimde hız kesmiyoruz. Afrika’da da mobilya fabrikası yatırımına başladık. Amerika pazarına Senegal’de kurulacak bu fabrika üzerinden gireceğiz. Yeni dönemde, Amerika gibi stratejik ihracat pazarlarına daha fazla odaklanacağız. 2021’de de, 2020’ye benzer şekilde hızlı ve sürdürülebilir büyümemiz sürecek.

BORUSAN HOLDİNG CFO’SU BARIŞ KÖKOĞLU:
İyimser olmak için birçok sebep var
2020 yılını, Covid-19 salgınının derin izleriyle geride bırakırken, 2021 ve sonrasına daha iyimser bakmak için birçok sebep olduğunu düşünüyorum. Türkiye’nin kendine özgü döngüleri sonucu içselleştirdiğimiz yönetim anlayışı, pandemi sürecinde doğru refleksleri göstermemize ve doğru kararlar almamıza yardımcı oldu.

Grup olarak 2020’yi hedeflerimizin tuttuğu bir yıl olarak tamamlarken, şirketlerimizin bir kısmında kârlılığımızın katlanarak arttığını sevinerek takip ettik. Dünya genelinde para politikası ve kamu maliyesi kanalıyla benzeri görülmemiş destek paketleri hızla devreye alındı. İşlerini bizim gibi doğru yönetenler, fona erişimde sorun yaşamadı. Bu çeviklik, önümüzdeki dönemdeki olası aksaklıkların da geride bırakılabileceğine inancımızı artırıyor. 

GÜÇLÜ BİR TOPARLANMA İHTİMAL DAHİLİNDE 
İyimserliğimizi destekleyen bir diğer olgu ise aşılama, yeni ilaçlar ve tıbbi gelişmelerin, 2021’in ikinci yarısı itibarıyla hayatımızın nispeten normale dönebilmesi açısından inandırıcı bir tablo çizmesi. Pandemi süreci tasarruflarının tekrar tüketime ve yatırıma yönelmesiyle, 2021’de global çapta ekonomik aktivitede güçlü bir toparlanma da ihtimal dahilinde. Elbette bunun istenen hızda gerçekleşmesi, salgının seyrine bağlı. Virüs varyantları gibi riskler halinde, tam toparlanma daha uzun bir takvime yayılabilir. Bu temkinli; ama iyimser bakış açısıyla, 2021’i, daha farklı yaklaştığımız, riskleri izlerken fırsatları da gözden kaçırmamaya odaklandığımız bir yıl olarak görüyoruz.

BOYNER BÜYÜK MAĞAZACILIK MALİ İŞLER GENEL MÜDÜR YARDIMCISI SEZAYİ AKSOY:
Sürecin olumlu yönde değişebileceğine dair göstergeler kuvvetli
Pandeminin başladığı dönemde bilinmezlik vardı. Mağazalarımızın uzun süre kapalı kalması, kontrollü normalleşme döneminde müşteri ziyaretlerinin istenilen seviyelerde olmaması nedeniyle sürekli güncellenen planlarla hareket etmek durumunda kaldık. 2021’e, salgını ve etkilerini öğrenmiş şekilde girdik.

Salgının tüketici davranışlarına etkisinin pandemi sonrasında süreceğini beklesek de, sürecin olumlu yönde değişebileceğine dair göstergeler kuvvetli. Ziyaret sıklığında azalma gözüküyor; ama bir seferde toplu alışveriş yapma oranında artışlar var. Fiziki mağazalar, geleneksel alışveriş deneyiminin yanı sıra, “omni-channel” bakış açısıyla bütünleşen deneyim alanları olarak şekilleniyor. Pandemi, e-ticarette güçlü bir sıçramaya neden oldu. Sektörün yaklaşık beş yılda kat edeceği yolu, bir seneden kısa bir sürede aldık. Bu dinamikleri farklı senaryolarla ele alarak planlamalarımızı güncelliyor, çalışmalarımıza yön veriyoruz.

E-TİCARETTEKİ BÜYÜME SEKTÖRE İYİ GELECEK
Araştırmalara göre; Covid-19 ve ekonomik kriz, moda yöneticileri ve paydaşlarının yüzde 45'i için “2021'deki en büyük zorluk”. Avrupalı tüketicilerin yaklaşık yarısı, kısıtlamalar başladığından bu yana fiziksel mağazalardan daha az alışveriş yaptı. Perakende anlık değişimlerin çok olduğu, dinamik bir sektör. E-ticaret başta olmak üzere, gidilecek çok yolumuz var. E-ticaretteki büyümenin sektöre iyi geleceğini ve yaraların bu sene olmasa da 2022’de sarılmaya başlayacağını düşünüyorum.

DHL SUPPLY CHAIN TÜRKİYE FİNANS DİREKTÖRÜ DENİZ KELEŞ:
Birçok sektörde toparlanma, bu yıl gerçekleşecek
Daha iyimser olmak için birçok etken var. “Toplumların ve ekonomilerin büyük bölümü için toparlanma, yılın sonları itibarıyla gerçekleşecek” diye ümit ediyorum. Bunun için en önemli ön koşul ise, sonbahar öncesi nüfusun en az 2/3’ünün aşılanması...

Lojistik sektörü olarak, hayatın ve ekonomik aktivitenin devamlılığı için kilit rolümüz nedeniyle pandemiden minimum seviyede etkilendik ve planlarımızda büyük bir değişiklik olmadı. Ancak önümüzü görebilmek, özellikle yatırım planları noktasında hareket alanımızı genişletecek ve daha agresif olmamızı sağlayacak.

BÜYÜME TAHMİNLERİNDE İYİMSER BİR KONSENSUS VAR 
Toparlanma için 9-12 ay ila 5 yıl arasında değişen öngörüler mevcut; ancak finans kuruluşlarının 2021 yılına yönelik büyüme tahminlerinde iyimser bir konsensus var. Bu da birçok sektörde toparlanmanın bu yıl gerçekleşeceği anlamına geliyor. Fakat turizm, eğlence, ulaşım, tekstil, inşaat ve gayrimenkul kiralama gibi bazı iş kollarında belirsizlikler sürüyor. Salgının insanların ev ve iş yaşamında bırakacağı etkilere bağlı olarak, bazı sektörler veya meslek grupları açısından, işler hiçbir zaman salgın öncesine dönmeyebilir.

ARZUM MALİ İŞLERDEN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ARDA ALTINOK:
Tünelin ucundaki ışığı hissediyoruz
Pandemiyle geçen 1 yılın ardından, şu an hepimiz, tünelin ucundaki ışığı hissediyoruz. Virüse karşı çok şey öğrendik, daha bilinçliyiz. Ayrıca aşı çalışmaları başladı, bazı ülkeler toplum bağışıklığına ulaştı ve/veya ulaşmak üzere...

Motivasyonumuzu hiç bozmadık. Hep daha iyisine odaklandık ve tüketicilerimizin ihtiyaçlarıyla yakından ilgilendik. Pandemide; insanların öncelikleri, yaşam standartları, tüketim alışkanlıkları değişti ve değişmeye devam ediyor. Arzum olarak biz de talepleri karşılayacak ürünlere yoğunlaşıyoruz.
 
SÜREÇ, 2022 YILINA KADAR UZAYACAK 
Tam anlamıyla bir toparlanmadan bahsetmek için sadece ülkemizin değil, dünyanın önemli bir kısmı toplum bağışıklığına ulaşmalı. “Bu süreç, 2022 yılına kadar uzayacak’ diye düşünüyorum. Ekonomik açıdan toparlanma biraz daha uzun sürecektir elbette. Bu konuda belirsizlikler çok. Ben iyimser gözle bakıyorum. Tahminler kadar büyük ekonomik yıkım ya da yüksek enflasyonist ortam beklemiyorum. Ülkeler, doğru para ve maliye politikalarıyla bu zorlukları aşacaktır. Bu anlamda 2022 iyi değerlendirilmeli.