CFO'NUN "RİSK" YÖNETİMİ

CovId-19 salgını, birçok sektörde küçülme ya da hayatta kalma mücadelesine dönüştü. Bu süreçte gördük ki, beklentiler dahilinde olmayan, kontrol edemeyeceğimiz riskler ile karşı karşıya kalabiliriz. Tüm dünyayı etkileyen pandemi, farklı senaryolar hazırlarken "temkinli olma" durumunu da öne çıkardı. Yeni tip koronavirüsün ekonomik anlamdaki etkileri de şirketleri gelecek kaygısına sürüklüyor. Sürdürülebilirliğin büyük önem taşıdığı günümüz iş dünyasında kurumlar, doğru gelecek öngörüleri yaparak uzun vadeli çözümler oluşturma gayretinde. İşletmelerin, krizin bize dayattığı yeni dünya düzenine uyum sağlayabilecek stratejiler çerçevesinde, profesyonel yöntemler ile ilerlemek zorunda olduğu gerçeği de ortada. Peki! Finans departmanlarının liderleri, yeni dönem hareket planlarında hangi başlıklara yoğunlaşacak? Risk iştahı ve belirsizlik seviyeleri, bu zorlu dönemde nasıl seyrediyor?


DOĞA SİGORTA MALİ İŞLERDEN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI FEHMİ ÖZBALKAN:
Sigorta sektörünün kendisi risk yönetimi üzerine kurulmuş bir yapı
Yeni dönem hareket planımızda teknoloji, en öncelikli başlığımız. Sürdürülebilir büyüme ve kârlılık için şirketler, çok esnek ve dinamik olmalı, değişikliklere hızlı uyum sağlamalı. Teknolojik altyapının gelişmişliği, her türlü riskin yönetilmesinde (öngörülmesi, hesaplanması ve önlenmesinde) çok büyük öneme sahip ve bu önem her geçen gün artıyor.

Günümüzde esnek ve dinamik olmak; ancak teknoloji odaklı olmakla mümkün. Teknolojik altyapınızı çok iyi kurgulamanız ve onun sunduğu imkânlardan azami yararlanmanız gerekiyor. Çağımızdaki değişimin hızına uyum sağlayamayan şirketler ve hatta sektörler, vasatı aşamayarak orta uzun vadede yaşam mücadelesini kaybedecek. 

BELİRSİZLİK SEVİYESİ ÇOK DAHA YÜKSEK 
Dünyada, pandemi dolayısıyla risk iştahı doğal olarak düşük ve belirsizlik seviyesi de de çok daha yüksek. Fakat, sigorta sektörünün kendisi, risk yönetimi üzerine kurulmuş bir yapı. Salgın döneminde çok zor zamanlardan geçen turizm ve eğlence sektörlerinde bile kurumsal firmalar, sürdürülebilirliklerinin temini için sigortalarını yaptırmaya devam ediyor. Çünkü biliyorlar ki, bugünler geride kalacak. Eski üretim ve kâr seviyelerine ulaşmak istiyorlarsa, zaten zor olan bu süreci başka büyük riskler almadan atlatmaları lazım. Düşük orta büyüklükteki bir hasar dahi, şu an hayatta kalamamalarına sebep olabilir. Bu yüzden, bireylerde olduğu gibi kurumlarda da sigortaya en çok ihtiyaç duyduğumuz günlerden geçiyoruz.

ARZUM MALİ İŞLERDEN SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI ARDA ALTINOK:
Likidite konusundaki titizliğimizi ve dikkatimizi sürdüreceğiz
Pandeminin özel ve iş hayatımızı olumsuz etkilemesi nedeniyle tüketici taleplerindeki değişim de devam ediyor. Piyasalardaki likidite anlamındaki sıkışma ise daha da belirgin hale geldi.

Piyasadaki talebi karşılayan doğru ürünün etkin bir biçimde tedariği, tedarikçinin desteklenmesi ve doğru satış kanalından sunulması, hareket planımızın en önemli sacayaklarını oluşturuyor.

RİSK İŞTAHIMIZ...
Aşı çalışmalarındaki önemli gelişmelere ve döviz kurlarının daha stabil hale gelmiş olmasına rağmen, hem ülkemizde hem de dünyada belirsizlik sürüyor. “Yeni Normal”in taleplerine uygun inovatif ürünlerin piyasaya sunulması, risk iştahımızı yansıtıyor ve yansıtmaya devam edecek. Yine de belirsizliğin hâlâ çok yüksek olması, özellikle likidite konusundaki titizliğimizi ve dikkatimizi sürdürmemize neden olacak. İş modelimizdeki en önemli konulardan olan işletme sermayesinin doğru yönetilmesi, nakit akışını belirliyor. Alacakların kalitesinin ve tahsilat hızının artırılması, stok devir hızının azalmaması, bu noktada direkt etki yaratan hususlar...

ANADOLU GRUBU MALİ İŞLER BAŞKANI ONUR ÇEVİKEL:
Temkinli; ama etkili bir finansal yönetim anlayışı benimsiyoruz
Anadolu Grubu olarak, finansal yönetim tarafında önümüzdeki dönemde de, en önemli önceliğimiz olan tüketici odağımızdan vazgeçmeyeceğiz. Finansal disiplin çerçevesinde, doğru bilanço yönetimi, risk yönetimi, verimlilik ve dijitalleşme alanlarına odaklanacağız.

Güçlü operasyonel performansımızın yanında, konservatif ve proaktif bilanço yönetimi, pozitif serbest nakit akım yaratma, verimlilik ve sıkı işletme sermayesi yönetimi gibi kritik önceliklerimiz var. Bu sayede 2020 yılını, salgın sürecinin ve yaşanan yüksek volatilitenin yol açtığı belirsizliklere ve risklere rağmen, beklentilerimiz doğrultusunda kapatmayı başardık. 

BELİRSİZLİĞİ, ETKİN BİR ŞEKİLDE ANALİZ EDİYORUZ 
Covid-19 pandemisi, bütün dünya için son yüzyılda benzeri görülmemiş bir süreç olarak ortaya çıktı ve her alanda pek çok belirsizliğe neden oldu. İşlerimizi, bu belirsizliği etkin bir şekilde analiz ederek yürütmeye çalışıyoruz. Aşıların ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi ile belirsizliklerin göreceli azalması, risk iştahındaki artışı da beraberinde getiriyor. Bu belirsizliklerin ortadan kalkması ile risk iştahında daha fazla artış olmasını bekliyorum. Bu kritik dönemde muhtemel riskleri bertaraf edebilmek kadar, olası fırsatları da yakalayabilmek önemli. Dolayısıyla gelişmeleri yakından takip eden, kendimizi esnek bir şekilde pozisyonlandırabildiğimiz, temkinli; ama etkili bir finansal yönetim anlayışı benimsiyoruz.

CARGILL GIDA ORTADOĞU, TÜRKİYE & AFRİKA FİNANS DİREKTÖRÜ SONAT AKAT:
Belirsizlik riskini yönetmeye alışkınız
Cargill Gıda Ortadoğu, Türkiye ve Afrika organizasyonu olarak, daha gelişmiş ülkelere kıyas ile çok daha fazla volatiliteyi yönetmek durumundayız. İçinde bulunduğumuz bölgede, sosyo-ekonomik, politik, operasyonel pek çok risk var.

Risk yönetimimizde; senaryolu çalışmak, kur riskine karşı kendimizi korumak, stratejik fiyatlandırma yapmak, alacak ve kredi limit mekanizmalarını doğru çalıştırmak, emtia piyasalarında doğru pozisyon almak gibi pek çok boyut bulunuyor. Bu noktada, Cargill’in global ve uzun soluklu bilgi birikimini, yerel tecrübemizle harmanlayarak kullanıyoruz. Ama en önemlisi; işine hâkim, çevik ve yetkin bir ekiple çalışıyoruz.
Gıda sektöründe en önemli girdileri; yağ, mısır, ayçiçek gibi emtialar oluşturuyor. Pandemi ise buradaki volatiliteyi ve fiyatları artırdı. İthal etmek zorunda kaldığımız ürünlerde, kur da ayrı bir risk unsuru. Kur artışını yönetmenin bir yolu, ihracata odaklanmak. Son yıllarda bu anlamda önemli hamlelerimiz oldu. Salgın, özellikle evdışı tüketimde talebi daraltırken, perakendede artırdı. Her iki kanalı da yakından takip ediyoruz. 

AMGEN TÜRKİYE FİNANS DİREKTÖRÜ MELTEM KORUCU YILDIZ:
Projelerimizi büyüterek ilerliyoruz
Amgen olarak birinci önceliğimiz, ilaçlara eksiksiz ve zamanında erişimi sağlamak. Pandeminin bütün dünyada tedarik zinciri üzerinde yarattığı olumsuz etkiden hastalarımızın etkilenmemesi için stok seviyelerimizi güncelledik.

Artan stok seviyeleri ile birlikte nakit akışını iyi bir şekilde yönetebilmek, önceliğimiz olmaya devam ediyor. Bunun için; satış adetlerimizi ve depo bazında stok miktarlarını, yapay zekâ yardımıyla tahminleme projesini başlattık. Ecza depolarından gelen geçmiş stok verilerini kullanarak verimliliğimizi artırmayı ve iş ortaklarımızla beraber optimum stok ve nakit yönetimi yapmayı hedefliyoruz. 

FIRSAT…
Pandeminin yol açtığı ihtiyaçlardan biri de, uzaktan çalıştığımız bu dönemde, teknolojik dönüşüme hızlı bir şekilde adapte olmak. Biz bunu bir fırsat olarak görüyoruz. Salgın öncesinde başlattığımız projeleri büyüterek ilerliyoruz. Finans olarak liderlik ettiğimiz “Süreçlerin Dijitalleştirilmesi”, birçok başlığı kapsıyor. “Robotik Süreç Optimizasyonu” (RPA), elektronik imza ve “Anaplan” bütçe planlayıcı, bunlardan sadece bir kaçı. 2021 yılında projelerimizi hızlıca hayata geçirmeyi planlıyoruz.

DİVAN GRUBU FİNANS DİREKTÖRÜ ALİ KEMAL BAK:
Risk iştahımızda herhangi bir azalma olmayacak
Yeni dönemde nakit yönetiminin önemi artarak devam edecek. Divan Grubu olarak, masraf kontrolü ve verimlilik artışı da odak noktalarımızdan olacak...

“Yeni Normal”e uyarlanmış büyüme ve portföy yapısı, stratejik önceliklerimizi oluşuturuyor. Bu noktada hem satış hem de pazarlamada “dijital” kanalların etkin kullanımının fark yaratacağına inanıyoruz. Her problem ve kriz gibi, pandemi de kendi içinde fırsatlar barındırıyor. Belirsizliğin bir süre daha süreceği kolaylıkla öngörülebilir; ancak bu dönemdeki fırsatları gözden kaçırmak istemiyoruz. Divan’da iş yapma biçimimizi ve portföyümüzü “Yeni Normal”e uyarlarken, büyüme fırsatlarını yakından izlemeye ve kendi projelerimizi üretmeye devam ediyoruz. Bu anlamda risk iştahımızda herhangi bir azalma olmayacak.

PEGASUS HAVA YOLLARI FİNANS GENEL MÜDÜR YARDIMCISI BARBAROS KUBATOĞLU:
Bizi bekleyen geleceğe farklı senaryolarla çalıştık
Her bir sektör ve şirketin, pandemiyle birlikte daha da önem kazanan nakit yönetimine ilişkin, mevcut durumdan dersler çıkaracağını düşünüyorum. İş stratejimizin de temel yapı taşı olan maliyet yönetimi ise ön planda olmaya devam edecek.

Pandemi öncesinde, etkin maliyet yönetimi ve verimlilik metriklerinde, dünyadaki benzer havayolları arasında en önlerde yer alıyorduk. Bu yeteneğimiz, bu zorlu dönemi yönetmede bize çok yardımcı oluyor. 
 
ESNEK PLANLAMA...
Salgının ön plana çıkardığı bir başka konu da, normal zamanlara göre daha geniş senaryolu ve esnek planlama yapma ile ölçeklendirilebilir üretim kapasitesi ve doğru maliyet ilişkisi gerekliliği oldu. Piyasalardaki belirsizlik, nispeten azalmakla birlikte hâlâ devam ediyor. Aşılama sürecinin başlamasıyla bulutların biraz dağılmakta olduğu söylenebilir; ancak seyahat yasaklarına ilişkin takvim henüz netleşmedi. Normalleşme sürecinin ise yolcu talebinde hızlı bir artış getireceğini öngörüyoruz. Biz, bizi bekleyen geleceğe farklı senaryolarla çalıştık. Esnek operasyonel yapımız sayesinde ihtiyaç halinde bunlar arasında çok hızlı geçiş yaparak ilerleyebileceğiz.

SIGNIFY TÜRKİYE CFO’SU AYDIN YAĞCI:
İşletmeler, kendi stres testlerini yapmalı
2021 yılının en önemli başlıklarından biri de “büyüme’ olacak. Şirketlerin daha esnek ve çevik planlamalar oluşturmaları ise pandemi tecrübesinden sonra zorunluluk haline geldi.

Yeni dönem hareket planımızda öne çıkacak başlıkları şöyle sıralayabiliriz:
- BÜYÜME: Büyüme hedefi doğrultusunda, işletmelerin kendi stres testlerini yapmaları ve hesaplanabilir riskler alarak hedefleri doğrultusunda ilerlemeleri gerekiyor.
- NAKİT DENGESİ: Kriz zamanlarında daha çok tartışılan nakit akışı yönetimi ve işletme sermayesinin optimizasyonu, özellikle belirsizliklere rağmen büyüme odaklı yatırımların ön planda olacağı bir yılda, daha da önem kazanıyor. Alacakların nakite çevrilmesi, ödemeler dengesinin sıkı takibi ve borçlanma kanalların açık tutulması, 2021 için de ana başlıklar olacak.
- ORTA VE UZUN VADELİ YATIRIM: Bir diğer önemli başlık ise dijitalleşme. Dijitalleşme - halihazırda başladıysa devam etme- hem maliyet optimizasyonu hem de verimlilik anlamında daha da önemli hale gelecek. Gelişen teknoloji ile birlikte birçok fonksiyonda otomasyon yatırımları hızla artıyor. Organizasyonlar, orta ve uzun vadede yatırımların geri dönüşlerini verimlilik ve optimizasyon açısından alacak.
- HEDGE: Zorlu bir 2020 yılından sonra 2021’de güçlü bir toparlanma ve büyümeye olan inancımız yüksek. Ülkemiz ölçeğinde ekonomik ve jeopolitik risklerin gündemimizde olacağı düşünülürse kur ve faiz gibi riskleri hedge etme yoluyla minimize etmek veya kontrol altında tutmak, doğru bir tercih olacak. 

ENERJİSA ÜRETİM CFO’SU FULYA BANU SÜRÜCÜ:
Nakit akışındaki farklı kur risklerini, etkin ve proaktif bir şekilde yöneteceğiz
Yeni dönemin önceliklerinin merkezinde, 2020’nin en önemli öğretilerinden birisi olan “dijitalleşme”yi görüyorum. Şirketin tüm departmanlarında başlattığımız dijitalleşme projelerimiz, CFO fonksiyonunda da aynı hız ve ivmeyle devam edecek.

Mayıs 2019’da Çanakkale ve Aydın’da kazandığımız 500 MW yenilenebilir enerji odaklı YEKA projelerimizin hazırlıkları hem operasyonel olarak hem de finansman perspektifinde kritik öncelikliler arasında. Finans departmanı, operasyonun ve santrallerin gerçek bir iş ortağı. Santrallerimizin geleceğe etkin finansal yapısıyla girmesini sağlamak istiyoruz. Enerji Üretim’in nakit akışındaki farklı kur risklerini etkin ve proaktif bir şekilde yönetmek, hareket planımızın önemli başlıklarından...      
 
YENİLENEBİLİR YATIRIM FIRSATLARINI TAKİPTEYİZ
2020’de 650 milyon Euro değerinde, Türkiye’nin en büyük sürdürebilirlik kredisini 7 bankayla tamamladık. Bu başarı bize, Enerjisa Üretim’in yenilenebilir enerji alanında büyümesini desteklemek için önemli bir esneklik kazandırdı. Yenilenebilir yatırım fırsatlarını takip edeceğiz. İlk temettümüzü hissedarlarımıza bu yıl veriyoruz. Bu ödemeyi sürdürülebilir kılmayı planlıyoruz. 2021’de ülkemizde, pozitif büyüme ve makroekonomik parametrelerde olumlu iyileşmeler bekliyoruz. Bu durumun özellikle yılın ikinci yarısında belirsizlikleri dengeleyeceğine ve risk iştahını daha da olumlu şekilde etkileyeceğine inanıyorum.