DEĞER KATAN 'SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK' PROJELERİ

Sürdürülebilirlik? Zor bir kavram; içeriği de, telaffuzu da zor. İngilizcede de zor. Bununla birlikte hedefler net: Daha yeşil, teknolojik, bilimsel ve sosyal ilerlemeci bir üretim. Sanayi, tarım, enerji, lojistik, hizmetler, turizm, sağlık, inşaat, finans? Her ekonomik alan bu çerçeveye dahil. Dış ticarette, yatırım ortamında, dijital dönüşümde, pandemi ötesi ekonomide de odak noktası söz konusu. Şirketler, gezegenin doğal kaynaklarını, kendi ekosistemlerinin maddi ve insan kaynaklarını, toplumsal ilerlemenin güç kaynaklarını etkin bir şekilde değerlendirmeli. Bu zorunluluk artık şirketler için verimlilik aracı, iyi yönetişim koşulu, entegre raporlama ekseni, finansa erişim kriteri, başarılı bilanço etkeni ve marka değeri meselesi. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) odaklı ekonomi çağındayız; "Toplum 5.0" idealinin şirketlerini arıyoruz.


Türkiye Kurumsal Sosyal Sorumluluk Derneği (Tkssd) Başkanı SERDAR DİNLER:
Sürdürülebilirliği, genel bir prensip olarak konumlandırıyoruz
Derneğimiz, 15 yıldır farklı sektörlerden ve coğrafyalardan şirketler, STK’lar, yerel kurumlarla iş birlikleri geliştiriyor. Sürdürülebilir şehirler, insana yakışır iş, beceri edinme, döngüsel ekonomi, cinsiyet eşitliği gibi çalıştığımız alanlarda, SKA’ları öne çıkarmayı ve onlara destek sağlamayı önceliklendiriyoruz.

SKA’larla ilgili farkındalık ve kapasite geliştirme organizasyonları düzenliyor, yuvarlak masa toplantıları gerçekleştiriyoruz. 2018’den bu yana, SKA’lara katkı sağlayan kurumları KSS Zirvesi’nde ödüllendiriyoruz. Türkiye’nin ilk “Diplohack” etkinliğini SKA temasıyla hayata geçirdik. Diplomat, akademisyen, özel sektör, sivil toplum temsilcileri ve öğrenciler bir araya gelirken, belirlenen SKA’lar kapsamında proje önerileri sunduk.

TÜM PAYDAŞLARIN DAHİL OLABİLECEĞİ DEĞERLER...
Sürdürülebilirliği ayrı bir kavram olarak değil, genel bir prensip olarak konumlandırıyoruz. Şirketlere de, iş yapış süreçlerini sürdürülebilir hale getirmesi için destek oluyoruz. Sürdürülebilir bir gelecek ve müreffeh bir toplum için kamu kurumlarının ötesinde, özel sektör liderliğinde, diğer aktörler daha fazla sorumluluk almalı. Buradaki kilit nokta ve kıymetli olan; ortak, tüm paydaşların içinde yer alabileceği değerler yaratmak. Şirketler bunu ancak toplumun sorunlarına daha çok dahil olarak ya da topluma katkı sunacak amaçlara sahip olarak başaracaklardır.

Doğanlar Holding Yönetim Kurulu Başkanı DAVUT DOĞAN:
Evsel atıkları, ekonomiye geri kazandırıyoruz
Enerji iştirakimiz Biotrend Enerji, kurulduğu 2017’den beri sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyor. Ülkemize, çevremize, doğaya, ekonomiye ve dünyaya katma değeri yüksek projeler hayata geçiriyor. Biotrend Enerji bünyesinde, 2020 yılı sonu itibarıyla, 10 biyogaz, 1 biyokütle ve 1 atık yakıt hazırlama, tedarik tesisi olmak üzere, 12 faal tesis var.

Ülkemiz genelinde düzenli depolama sahalarına ulaşan evsel atığın yaklaşık yüzde 20’sini, 2021’de devreye girecek olan 1 biyokütle ve 4 biyogaz tesisiyle; 6 bölgede, 11 ilde, 17 tesiste işleyerek enerji ve ısıya dönüştürerek ekonomiye geri kazandıracağız. Tesislerimiz için beyaz ve mavi yakalı çalışan alımı sürüyor. Bu istihdamın ekonomiye katkısı, yoksullukla mücadelede önemli bir katma değer yaratıyor. Biotrend Enerji’nin yenilenebilir enerji kaynakları, sürdürülebilirlik ve ihtiyaca cevap vermedeki önemli rolü dolayısıyla, insan sağlığına ve daha da önemlisi geleceğine büyük bir yatırım yapıyor. Mobilya markalarımızdan Doğtaş ve Kelebek’te ise hibrit teknolojisiyle üretilen ürün grupları var ki, bu yelpazenin de genişleyeceğini öngörüyoruz.

Panasonic Life Solutions Türkiye İk ve Kurumsal Gelişimden Sorumlu Başkan Yardımcısı MUTLU KUTLU:
Her iş sürecimizde çevresel hassasiyetle hareket ediyoruz
İklim değişikliği ve kaynak verimliliği, gezegenimiz için giderek önem kazanan ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak için alacağımız sorumlulukların da temelini oluşturan bir kavram. Çünkü küresel ısınma, dünyamızı ve sürdürülebilir yaşamı ciddi manada risk altına alıyor.

Enerji ve doğal kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlayan, atıkların çevreye zarar vermemesi için önlemlerini alan, daha yaşanılabilir bir çevre oluşturmayı ve bu konuda toplumsal duyarlılığı artırmayı hedefleyen bir kuruluşuz. 

KABON AYAK İZİRNİ AZALTMA GİRİŞİMLERİ... 
100 araçtan oluşan şirket filomuzu, Toyota Hybrid modellerle değiştirerek, karbon salınımında önemli bir iyileştirmeye imza attık. “ÇEKÜL Vakfı-7 Ağaç Ormanları”nda 700 ağaçlık Panasonic Life Solutions Türkiye korusu oluşturduk. Günlük yaşamımızın büyük bir çoğunluğunu iş ortamlarında geçirdiğimiz düşünüldüğünde, ofislerimizdeki faaliyetlerimizin, tanımlanmış tasarruf kriterleriyle gerçekleşmesi ve karbon ayak izini azaltma girişimleri daha çok önem kazanıyor. Bu noktadan hareketle, geçtiğimiz yıllarda “WWF-Türkiye” iş birliğinde “Green Office Programı”nı uygulamaya koyduk.  Elektrik ve su tüketiminin azaltılmasından, kâğıt ve kartuş tasarrufuna dek, birçok alanda, ölçülebilir iyileştirmeler yaptık.

2050 ÇEVRE VİZYONU... 
Ürünlerimizin tasarımından, ham maddeye, üretim aşamasında kullanılan enerji ve suya, hatta ürünün ambalajına kadar hemen her iş sürecimizde çevresel hassasiyetle hareket ediyoruz. Şirketimizin de bağlı bulunduğu Panasonic Corporation, 2050 Çevre Vizyonu kapsamında; üretim, lojistik ve ofis faaliyetlerini kapsayan çeşitli çalışmalarla CO2 emisyonlarını azaltmayı amaçlıyor. Panasonic Life Solutions Türkiye olarak bizler de bu önemli vizyona ve BM SKA’larının gerçekleşmesine katkı sağlamak için sorumluklarımızı yerine getiriyoruz.

Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı HAKAN TİFTİK:
Yaşanabilir bir dünya için uzun vadeli değer yaratıyoruz
2020 yılındaki “Sürdürülebilirlik” çalışmalarımızın odağını, en büyük sermayemizin insan olmasından hareketle “Çalışan Mutluluğu” ve varoluş nedenimiz ile geleceğimizin teminatı olan “Müşteri Mutluluğu” oluşturdu.

İcra Kurulumuz liderliğinde, tüm marka ve kritik fonksiyonlardaki yöneticilerimizden oluşan “Borusan Otomotiv Grubu Sürdürülebilirlik Komitesi”ni kurduk. “Sürdürülebilirlik Stratejisi”ne ilişkin 2021 ve olası 2030 yılı hedef ve takip göstergelerini belirledik. Kıyas araştırmaları ve geriye dönük performans ölçümleri yaptık.
“Faydalı Şirket Olmak” misyonu ve “Borusan Grubu’nun 200 yıl daha yaşaması” vizyonunu sahiplendik. Yaşanabilir bir dünya için uzun vadeli değer yaratmayı hedefliyoruz. Sürdürülebilirlik yol haritamızı; topluma, çevreye, müşterilerimize fayda ilkesi paralelinde “Türkiye Otomotiv Sektörünün Elektrifikasyon Dönüşümünde Öncü Olmak” olarak belirliyoruz. Böylelikle, çevre dostu ulaşıma çözüm üreten öncü şirket olmayı amaçlıyoruz. 

Pegasus Hava Yolları Genel Müdürü MEHMET T. NANE:
Operasyonlarımızı “sürdürülebilir çevre” anlayışıyla yönetiyoruz
Hava yolu taşımacılığını; erişilebilir, düşük maliyetli ve yalın bir hizmet olarak sunuyoruz. “Eşitsizliklerin Azaltılması”, “Sürdürülebilir Şehirler ve Toplumlar” amaçları için var gücümüzle çalışıyoruz. Önemli bir istihdam kaynağı yaratıyoruz. Kişisel ve mesleki gelişim, yönetsel becerilerin elde edilmesi için çok kapsamlı planlamalar ve çalışmalar yapıyoruz.

“Toplumsal cinsiyet eşitliği” konusunda BM, IATA, SHGM ve pek çok STK ile birlikte “Nitelikli Eğitim” ve “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” amaçları doğrultusunda aktif projelerde ve çalışmalarda yer alıyoruz. 

KURUMSAL YÖNETİM UYUM NOTUMUZ YÜKSEK
Operasyonlarımızı ve faaliyetlerimizi “sürdürülebilir çevre” anlayışıyla yönetiyoruz. İklim değişikliğiyle mücadele konusunda aktif çalışmalar yürütüyoruz. 2015’ten bu yana düzenli olarak, çevreye etkilerimizi ve aldığımız aksiyonları, şeffaflık prensibiyle “Karbon Saydamlık Projesi” (CDP) platformuna raporluyoruz. 2020’de, CDP kapsamında, 5 yıldır aldığımız B skorunu A-’ye yükseltmekten dolayı mutluluk duyuyoruz. Türkiye’de, ulaşım sektöründe en yüksek skoru alan şirket ve globalde hava yolları arasında ikinci sırada olmak da ayrı bir gurur. Topluma sürdürülebilir fayda, sürdürülebilir bir kurumsallaşmayla mümkün. “Kurumsal yönetişim”de, ulusal ve uluslararası standartlar ve en iyi uygulama örneklerini gözetiyoruz. “BİST Kurumsal Yönetim Endeksi”ndeki en yüksek kurumsal yönetim uyum notlarından birine sahibiz. 

KARBON NÖTR BÜYÜME... 
İklim değişikliğiyle mücadele de önemli. Uluslararası regülasyonlar gereği, yıl içerisindeki toplam karbon emisyonu izliyor, doğruluyor ve raporluyoruz. Düzenlemelere tam uyumluyuz. Sektörde karbon nötr bir büyüme hedefleniyor. Filonun gençleştirilmesi, düşük emisyonlu uçakların satın alınması, ağırlık azaltma, rotaların optimize edilmesi gibi operasyonel tedbirlerle, sürecin kaynağında emisyon azaltma çalışmaları gerçekleştiriyoruz.

L'oréal Türkiye Genel Müdürü LAURENT DUFFIER:
2025’e kadar karbon nötr olacacağız
Yeni küresel sürdürülebilirlik programımız "Gelecek İçin L'Oréal" ile, BM SKA’larına katkıda bulunacağız. Türkiye'deki üretim tesisimizin, 2021 sonuna kadar kapalı sistem su döngülü fabrika olması için de çalışıyoruz.

Yüzde 100 yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğinin geliştirilmesiyle, tüm dünyadaki L'Oréal üretim tesislerinin, 2025’e kadar karbon nötr olacağını taahhüt ediyoruz. Böylece, 2030 yılına kadar, tüm sera gazı emisyonlarını 2016’ya kıyasla %50 azaltacağız. 100 milyon Euro değerinde bir fonla, zarar gören doğal ekosistemlerin yenilenmesi ve iklim değişikliğinin önlenmesi çalışmalarına katkıda bulunmak istiyoruz. “L'Oréal Doğa Yenileme Fonu”, 2030’a dek, bozulmuş bir milyon hektar ekosistemi restore etmeyi, 15 ila 20 milyon ton CO2’yi azaltmayı ve yüzlerce iş fırsatı yaratmayı hedefliyor. Diğer yandan, kadınların güçlenmesi, atık ve su kıtlığı konularında çalışmalarımıza öncelik verdik. İstanbul’daki tesisimizi, kendi suyunu geri dönüştürecek ve her yıl birkaç milyon litre su tasarrufu sağlayacak bir fabrikaya dönüştüreceğiz.

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı HASAN SÜEL:
Sürdürülebilirlik iş yapış biçimimizin ayrılmaz parçası
Şirketimizin ekonomi ve toplum içinde üstlendiği role, geniş bir perspektiften bakıyoruz. Yaptığımız her işin, bir amaca hizmet etmesi gerektiğine inanıyoruz. 

Tüm dünyada faaliyetlerimizi, “Amaç odaklı bir şirket olma” hedefiyle devam ettiriyoruz. Bu anlayışla, sürdürülebilirliği, iş yapış biçimimizin ayrılmaz bir parçası haline getirdik. 

BM SKA’LARINDAN 9’UNA DOĞRUDAN KATKI SAĞLIYORUZ
Ana değer alanlarımız olan “Dijital Toplum”, “Kapsayıcılık ve Çevre” ekseninde yürüttüğümüz “Yarını Kodlayanlar”, “Aile İçi Şiddet Rehberi”, “Discover Genç Yetenek”, “Bu Atıklar Kod Yazıyor”, “ReWorld”, “Dijital Tarım İstasyonu”, “İTÜ Vodafone Future Lab” gibi çalışmalarla, BM’nin 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’ndan 9’una doğrudan katkı sağlıyoruz. “Nitelikli Eğitim”, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği”, “Erişilebilir ve Temiz Enerji”, “İnsana Yakışır İş ve Ekonomik Büyüme”, “Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı”, “Sorumlu Tüketim ve Üretim”, “İklim Eylemi”, “Sorumlu Tüketim ve Üretim” ve “Hedefler için Ortaklıklar”ı destekliyoruz.

Anadolu Grubu İcra Başkanı HURŞİT ZORLU:
İnsana değer katacak projeler hayata geçiriyoruz
Yıllardır sürdürülebilirlik alanında ilklere ve önemli başarılara imza atan grup şirketlerimizin bu çalışmalarına, 2019’da oluşturduğumuz “Anadolu’dan Yarınlara” markamız ile yepyeni bir boyut kazandırdık. 70. yılına giren grubumuz, sürdürülebilirlik anlayışıyla, bu topraklara ve insanımıza değer katmayı, temel değerlerinden biri olarak görüyor.

Geçen yıl, yurt içindeki ve yurt dışındaki tüm grup şirketlerimizin 2019’a ait konsolide sürdürülebilirlik performansı verilerini temel alarak hazırladığımız, GRI onaylı “Sürdürülebilirlik Raporu”muzu yayımladık. Ayrıca 2019’da, SKA raporlamasında metodolojisiyle öncü bir çalışma olan ve grubumuzun BM SKA’larına katkısını ortaya koyan “BM SKA Uyumluluk Raporu”muzun, 2015-2019 arasındaki çalışmalarımızı içerecek şekilde, güncellenmiş versiyonunu hazırladık. 

TARIMA YATIRIM YAPIYORUZ
“Hedefler için İş Dünyası Platformu”yla önemli bir iş birliğine imza attık. İş dünyası için “sürdürülebilirlik” alanındaki rehber bir seti kamuoyuna duyurduk. 2019’da, plastik kirliliğiyle mücadeleyi bir adım öne taşımak için kurulan “İş Dünyası Plastik Girişimi”ne, Anadolu Efes, Coca-Cola İçecek ve Migros’la üye olduk. Uzun senelerdir; eğitim, sağlık, spor, kültür-sanat ve turizm başta olmak üzere, pek çok alanda insana değer katacak projeleri hayata geçiriyoruz. Hem bugünün hem de geleceğin sektörü olarak gördüğümüz tarım yatırım yapıyor, bu alanda kapsamlı çalışmalar gerçekleştiriyoruz. 

KURUM İÇİ GİRİŞİMCİK...
Dijital dönüşüm projeleri yürütüyor, Ar-Ge’ye ve inovasyona odaklanıyor, kurum içi girişimciliği destekliyoruz. Ortak geleceğimiz için “sürdürülebilirlik”le ilgili farkındalık yaratmak, bu kapsamdaki girişimlere destek vermek, hepimiz açısından öncelikli bir görev. Tüm paydaşlarımızla “sürdürülebilirlik”e dair çalışmalarımızı paylaşıyoruz. Herkesi bunları yakından takip etmeye, bu noktadaki farkındalığımızı artırma hedefimize katkıda bulunmaya davet ediyoruz.

Anadolu Sigorta 1. Genel Müdür Yardımcısı FİLİZ TİRYAKİOĞLU:
Toplum ve doğa için riskli alanlarda sigortalama ve yatırım yapmıyoruz
Global Compact katılımcısı olarak, BM SKA’larının destekçisiyiz. Karbon salınım miktarımızı düşürmek için genel müdürlüğümüzün çatısında güneş enerji sistemimiz mevcut. Elektrik tedarikçimizle imzaladığımız protokolle, 2021 itibarıyla, şirket binalarımızda yenilenebilir doğal kaynaklarda üretilen elektriği kullanıyoruz.

“Çevresel ve Sosyal Yönetim Sistemi” projemizle, toplum ve doğa için riskler içerdiği düşünülen alanlarda, sigortalama ve yatırım faaliyetlerinde bulunmuyoruz. “Bireysel Çatı Tipi Güneş Enerji Paneli Sigortası” ürünümüzle, müşterilerimize en uygun teminatları sunuyoruz. Sürdürülebilir yeni iş yapış biçimlerini yaygınlaştırmak için Global Compact’in küresel çaplı “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Genç Yenilikçileri” program kapsamındaki çalışmalarımız da sürüyor.

“KÂĞITSIZ SİGORTACILIK” 
“Kâğıtsız sigortacılık” hedefiyle, 2020 yılında, bireysel harcanan kâğıt oranını %67, acentelerdeki poliçe kâğıt tüketimini %22 azalttık. Uzaktan çalışma sayesinde, operasyonel faaliyetlerden kaynaklanan çevresel etkilerimizde önemli bir gerileme oldu. Enerji tüketimi ve sera gazı emisyonlarında çalışan başına enerji tüketimi %30; sera gazı emisyonu %25 düştü. Sürdürülebilir bir gelecek adına, risk oluşmadan engel olmak ya da etkisini en aza indirmek için sigorta bilinci konusunda farkındalığı artırma gayretindeyiz. Eğitim ve toplumsal gelişim alanında ise, 2021’de “Anadolu Sigorta Akademi”yi kurduk. Üniversite öğrencilerinin kariyerlerini planlamalarına destek olmak amacıyla “Anadolu Sigorta Gençlik Senatosu/Young Vision” programını başlattık.

Migros Ticaret A.Ş Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı DEMİR AYTAÇ:
Sürdürülebilirliği, 12 başlık altında takip ediyoruz
BM SKA’ları doğrultusunda, 2018’e kıyasla, 2030 yılına kadar, gıda imha tonajımızın, gıda satış tonajımıza oranını yarı yarıya indirmeyi hedefliyoruz. STT’si yaklaşan taze ürünleri ve olgunlaşan meyve-sebzeyi indirimli satıyoruz. Satışa dönüşmeyen; ancak besleyiciliğini koruyan sağlıklı gıda ürünlerini ise dijital bir platformdan gıda bankalarına ve sosyal marketlere bağışlıyoruz.

2020’de, 2,5 milyon öğünlük gıda bağışını ihtiyaç sahipleriyle buluşturduk. İnsan tüketimi için tercih edilmeyen 1.120 ton gıdayı da sokak hayvanlarının beslenmesine ayırdık. Tüm bu çalışmalarımızla, iki yılda gıda imha oranlarımızı yüzde 24 azalttık. WRI (World Resource Initiative) tarafından başlatılan, 10x20x30 girişimine katılan ilk 10 perakendeciden biri olduk. 2030 hedefine 23 gönüllü tedarikçimizi dahil ettik. Tarım ve Orman Bakanlığı öncülüğünde, tüketicilerin bilinçlendirilmesine yönelik kurulan “Gıdanı Koru Sofrana Sahip Çık” girişiminin destekçileri arasındayız. 

"MİGROS İYİ GELECEK" PLANI...
Sürdürülebilirliği; çevresel, sosyal ve ekonomik boyutlarıyla ele alıyoruz ve “Migros İyi Gelecek” planımız çerçevesinde 12 başlık altında takip ediyoruz. “Sürdürülebilirlik Komitemiz” ile sürdürülebilir tarım ve biyoçeşitliliğe katkıdan, toplum gelişimi ve iyi yaşam bilinci oluşturulmasına; iklim değişikliğiyle mücadele ve enerji yönetiminden, cinsiyet ve fırsat eşitliğine; gıda israfını ve plastik atıkları azaltmadan sürdürülebilir su yönetimine dek; stratejik önem arz eden konularda derinlemesine çalışmalar yapıyor, yol haritamızı belirliyor ve projeler geliştiriyoruz.

Cargill Gıda Orta Doğu, Türkiye ve Afrika Yönetim Kurulu Başkanı ve Ceo’su MURAT TARAKÇIOĞLU:
Sürdürülebilir fayda yaratmaya odaklandık
Dünyada besin ihtiyacına katkıda bulunmak, gezegeni korumak ve toplumlara değer katmak için çalışırken, yoksulluk, iklim değişikliği sorunu ve refah sağlamayı hedefleyen BM SKA'larını destekliyoruz. 60 yıldır faaliyet gösterdiğimiz Türkiye’de, sürdürülebilir fayda yaratmaya odaklanan önemli sosyal sorumluluk çalışmaları yürütüyoruz.

Dünyanın besin ihtiyacını; güvenli, sorumlu, verimli ve sürdürülebilir bir şekilde sağlamak için çalışıyoruz. “1000 Çiftçi 1000 Bereket” programımız; 11 SKA’ya katkı sağlıyor. 2 bin 200’ü aşkın çiftçiye ulaştık. Ücretsiz danışmanlık, eğitim ve dijital araçlara erişim desteğinden faydalanan çiftçiler, iki yıl üst üste artan verim artışı elde etti. Sulama, gübreleme ve ilaçlama programlarıyla kaynak tasarrufu yaptı. Hem maliyetleri azaldı hem de hastalık riskinin ve toprak kirliliğinin önüne geçildi. Bioendüstriyel iş birimimizle de pek çok endüstri için bitkisel bazlı petrol türevi ürünler geliştiriyoruz. “Geleceğe 60 Lider” projemizle ise, kadın liderlerin yetişmesine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. TEV iş birliğinde, 66 üniversite öğrencisine kişisel ve mesleki gelişim desteği sunuyoruz.

Dışişleri Başkanlığı Ab Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürü BÜLENT ÖZCAN:
Bütçesi 9 milyar Euro’yu aşan projeleri hayata geçirdik
Avrupa Birliği (AB) fonlarıyla uyguladığımız projelerle, çiftçimize işlerini büyütmesi için hibe desteği verdik, şehirlerimizde katı atık tesisleri inşa ettik, göçmenlerin entegrasyonuna katkı sağladık, dezavantajlı vatandaşlarımızın istihdamını artırdık.

AB fonlarıyla gerçekleştirilen projelerden bahsedebilir misiniz?
Aday ülke statümüzden dolayı yararlandığımız AB fon kaynaklarıyla, son 20 yıldır, toplam bütçesi 9 milyar Euro’yu aşan, 850 büyük çaplı proje uyguladık. “Erasmus+ Programı”yla, mesleki eğitim, öğrenci değişimi ve daha birçok farklı alanlardaki desteklerle, yaklaşık 700 bin vatandaşımızın bireysel gelişimine katkı sağladık. 2002’den beri katıldığımız AB’nin yenilikçilik programlarıyla; üniversitelerimiz, bilim insanlarımız, sanayi kuruluşlarımız ve KOBİ’lerimiz 560 milyon Euro hibe desteği aldı.

AB FON İMKÂNLARI AÇISINDAN YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR 
Sürdürülebilir bir geleceğin inşası için, önümüzdeki dönemde AB fonlarıyla neler yapılacak?

2021-2027 yıllarını kapsayan AB’nin yeni bütçe döneminde; gençlerimiz, girişimcilerimiz ve STK’larımız açısından büyük fırsatlar var. AB’nin yenilikçilik programı “Ufuk Avrupa”, girişimcilere, sanayi kuruluşlarına, bilim insanlarına ve KOBİ’lere 95,5 milyar Euro’luk bütçesinden fon sağlayacak. Çığır açan teknoloji ve uygulamalar geliştiren StartUp’lara ve KOBİ’lere önemli destekler sunulacak. Sanayi kuruluşlarımızın Ar-Ge çalışmaları ve Avrupalı muadilleriyle invoasyon alanında yapacakları ortaklıklar da desteklenecek.

Pandemi, çalışmalarınızı ve paydaşlarınızla ilişkilerinizi nasıl etkiledi?
Çalışmalarımıza yoğun bir şekilde devam ediyoruz. Dijital ve sosyal medya kanallarını en iyi kullanan kamu kurumlarının başında geliyoruz. Ocak ayında, Covid-19’la mücadele kapsamında, Sağlık Bakanlığımız iş birliğinde, AB fonlarıyla gerçekleşecek 5,5 milyon Euro bütçeli bir proje başlattık. Halk sağlığı laboratuvarlarımızın hızlı antijen test kapasitesinin artırılması amaçlanıyor. 

P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı TANKUT TURNAOĞLU:
Milyonlarca insanın yarınlarına umut olduk
P&G olarak, çok uzun süredir, insan hayatına değer katacak projeler gerçekleştiriyoruz. İyiliğin, yaşamı pozitif anlamda değiştirmek için önemli bir güç olduğuna inanıyor, yaşamları iyileştirmeyi hedefliyoruz.

Türkiye’de faaliyet gösterdiğimiz 34 yıl içerisinde, birçok projeyi, BM SKA’larına paralel hayata geçirdik. Çeşitlilik ve kapsayıcılık, cinsiyet eşitliği, topluma katkı –ağırlıklı olarak bağış programlarımız-, çevresel sürdürülebilirlik ve yönetişim ana başlıklarında topladığımız projelerle, milyonlarca insanın yarınlarına umut olduk. 

HERKESİN EŞİT TEMSİL EDİLEBİLDİĞİ BİR DÜNYA... 
Eşit çalışma ortamlarımızın yanı sıra, “Kız Gibi”, “Okula Devam”, “Kadın Futbol ve Voleybol Milli Takımları sponsorlukları”, “Ebeveynlikte anne ve babanın eşit sorumluluğu var” diyerek başlattığımız “8 Hafta Ücretli Babalık İzni” uygulamamız, “Geleceğin P&G’li Kadın Liderleri” programımız ve desteklediğimiz kurumlarla, herkesin eşit temsil edilebildiği bir dünya için çalışıyoruz. 

ÇEVRESEL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Ürün inovasyonlarımız ve üretim tesislerimizde çevresel sürdürülebilirlik adına çalışmalar yürütüyor, global iş birlikleri kuruyoruz. Bu bilinirliğin ülke geneline yayılması için vatandaşların da dahil olabileceği projelere imza atıyoruz. Denizlere ve okyanuslara giden atıkları azaltma yolunda, ürünlerimizden fosfatı çıkarıyor, denizlerden plastik topluyoruz. “Fairy” çatısı altındaki “Boşa Harcama” projesiyle de gıda ve su israfının önüne geçmeyi hedefliyoruz. Bu bakış açımızla ve tüm markalarımızla beraber iyilikle güçlenecek yarınlar için çalışmaya devam edeceğiz.

Sanofi Türkiye, Levant ve İran Ülke Başkanı CEM ÖZTÜRK:
Kurumsal vatandaşlık sorumluluğuyla hareket ediyoruz
Sanofi olarak, Türkiye’de 60 yılı aşkın süredir toplum sağlığı için çalışıyor ve 1.700 çalışanımızla hizmet veriyoruz. Gelecek nesiller için daha iyi bir dünya hedefiyle; ekonomik, sosyal, çevresel konularda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sürdürülebilirlik anlayışını tüm iş süreçlerinin merkezine yerleştiriyoruz.

Tüm paydaşlarımızla yakın ilişki içinde, kurumsal vatandaşlık sorumluluğu doğrultusunda hareket ediyoruz. 2020 yılında “6. Sürdürülebilirlik Raporu”muzu yayımlandık. Sürdürülebilirlik stratejimizin temel taşı, her bireyin kaliteli sağlık hizmetine erişimi. Yerel toplumlara destek olarak sürdürülebilir bir ekosistem kurulmasını, genç nüfusun ve gelecek nesillerin katılımını önemsiyoruz. Çevre ve iklim değişikliğiyle ilgili konuların karar verme süreçlerine entegrasyonu, sağlıklı gezegen için ekolojik gereksinimleri destekliyoruz.

SÜRDÜRÜLEBİLİR SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ
“Okulda Diyabet Programı”, “Evimizin Sağlık Elçileri”, “Geleceğin Kadın Liderleri”, “Geleceğe El Ver” projemizle, bugüne kadar on binlerce insanın hayatına dokunduk. “Okulda Diyabet Programı” ile SKA 3-Sağlıklı ve Kaliteli Yaşam, SKA 10-Eşitsizliklerin Azaltılması ve SKA 17-Amaçlar için Ortaklıklar; “Geleceğin Kadın Liderleri” ile SKA 5-Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve SKA 17-Amaçlar için Ortaklıklar; “Geleceğe El Ver” ile de SKA 4-Nitelikli Eğitim ve SKA 17-Amaçlar için Ortaklıklar olmak üzere, BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na (SKA) katkı sağlıyoruz.

Boyner Grup İç Denetim, Risk Yönetimi ve Sürdürülebilirlik Direktörü EMRAH ÖZBAY:
Sürdürülebilirliği, tüm değer zincirimizde yaygınlaştırıyoruz
“Sürdürülebilirlik Yönetimi” anlayışımızın temelini; şeffaflık, açıklık, hesap verebilirlik ve katılımcılık oluşturuyor. Sürdürülebilirlik faaliyetlerimizi; insan onuruna yakışan iş ortamları, iş yerinde demokrasinin tesisi, çevre dostu uygulamalar, sürdürülebilir tedarik zinciri, topluma yatırım ve müşteri mutluluğu ana başlıkları altında topluyoruz.

İç ve dış paydaşlarımızın, sürdürülebilirlik politikalarımıza ve uygulamalarımıza iştirakini sağlayacak, katkılarını ve değerlendirmelerini alacak platformları kullanıyoruz. Sürdürülebilirliği, tüm değer zincirimizde yaygınlaştırmak için tedarik zincirimizde de farkındalık yaratan eğitimler, danışmanlık hizmeti, denetim faaliyeti ve düzenleyici aksiyon planlarıyla etkimizi artırıyoruz.

1 MİLYON 200 BİN PET ŞİŞE, KUMAŞA DÖNÜŞTÜ
Çevresel etki alanında,  2013’ten itibaren WWF tarafından verilen “Yeşil Ofis” sertifikasına sahip Boyner Büyük Mağazacılık başta olmak üzere, tüm grup şirketlerimizin merkez ofislerinde elektrik, doğalgaz, kâğıt ve su tüketimleri ölçümlenerek yıllık azaltım hedefleri veriliyor. 1 milyon 200 bin pet şişeyi, Altınyıldız fabrikamızdaki “repreve” kumaşla, giyilebilir hale getirdik. Boyner-Lee Cooper ortaklığındaki doğa dostu koleksiyonla, yaklaşık 20 bin pet şişe “repreve” kumaşına dönüştürüldü. Bununla birlikte, yüzde 45 daha az enerji ve %20 daha az su tüketildi. Gaz emisyonu %30 azaldı. 264 bin litre su tasarrufu yapılırken, CO2 salımında 33 bin 400 kg azalma sağlandı. Altınyıldız, “Color Digital” ile “DMIX Cloud” platformu üzerinden müşterilerine kumaş seçimi ve koleksiyon hazırlama imkânı sunuyor. Böylece, numune kumaş üretilirken kullanılan enerji, ham madde ve lojistik tüketimlerin önüne geçiliyor.

Tepe Savunma ve Güvenlik Sistemleri Genel Müdürü BORA DOĞUALP:
Geleceği bugünden koruma arzusuna sahibiz
Tepe Savunma olarak, toplumsal sürdürülebilirliğine katkı sağlayabilmek amacıyla, Tohum Otizm Vakfı’yla iş birliği yaptık.

Otizm konusunda bilgi ve eğitim ihtiyacı olan tüm bireylere, ailelere, eğitimci ve güvenlik personeli gibi farklı meslek grubundaki kişilere hitap ettik. Otizm farkındalığı için, uzaktan erişimle eğitim imkânı sunan ve sonunda da sertifika veren bir e-eğitim portalı geliştirildi. Tohum Otizm Vakfı’yla gerçekleştirdiğimiz bu çalışmamız ile BM SKA’larının, 17 numaralı “Hedefler için Ortaklıklar” amacına katkı sunduk. 

ÇEVRESEL KATKI...
Sürdürülebilirlik faaliyetlerimizle, topluma ekonomik, sosyal ve çevresel katkılarımız, bulunduğumuz ekosistemle beraber gelişmemizi sağlıyor. Tepe Savunma, geleceği bugünden koruma arzusuyla geliştirdiği sürdürülebilirlik projelerini, “Güvenle Yeni Bir Gelecek” çatısı altında bir araya getiriyor. Öncelikli olarak sahiplenmek istediğimiz 5 değer alanı;  “Çalışan Değeri, Dijital Dönüşüm, Yeni Teknoloji, Etkin Hizmet, ve Kurumsal Sosyal Etki”...