İK'NIN KORONA STRATEJİLERİ

CovId-19 pandemisiyle birlikte, tüm toplum ve tabi ki çalışma hayatı, en azından bu dönemi atlatana kadar bir uyum sürecine girdi. Kurumsal hayatın aktörleri, pek alışık olmadıkları yepyeni sorular ve sorunların yanıtlarını ve çözümlerini aramaya başladı. İlk planda yeni tip koronavirüsle mücadele verilirken, uzun vadede çok önemli dersler çıkarıldı. Bu zorlu zaman dilimi, şirketler ve çalışanlar açısından da kuşkusuz, geleceğe dair hayati ipuçları sunuyor. Biz de yeni trendler ve "Normalleşme"ye geçilen bugünlerde, virüsün çalışanlara ve iş hayatına etkilerini masaya yatırdık. "Uzaktan Çalışma", "Dijital İşgücü", "Mobilite", "Çalışan Deneyimi ve Motivasyonu", "İş Garantisi ve Sürekliliği" ile "Kapsayıcılık" başlıkları ön plana çıktı. Salgında haliyle "acil durum eylem", "kriz yönetim" ve "iş sürekliliği" planları, dijitalleşme, "uzaktan ve esnek çalışma"nın uygulanabilirliği önem kazandı. Peki! İş dünyasının dinamikleri artık bambaşka mı olacak? "Yeni normal"e yönelik planlar ve yeni uygulamalar neler? Türk iş dünyasının deneyimli İnsan Kaynakları liderlerini dinledik...


PANASONIC LIFE SOLUTIONS TÜRKİYE İK VE KURUMSAL GELİŞİMDEN SORUMLU İCRA KURULU ÜYESİ MUTLU KUTLU:
“Yeni Normal” bir değişim ve dönüşüm fırsatı
Covid-19 salgını, sağlık riskinin yanı sıra, iş dünyasının dinamiklerini de derinden etkiledi. Bu dönemde belirsizlik, temel sorunlardan biri oldu. Başta çalışanlar olmak üzere pandeminin paydaşlar üzerindeki etki ve risklerini yönetmek, temel öncelik haline geldi.

Son günlerde sıkça kullanılan “Yeni Normal” kavramını, iş dünyası çerçevesinde ele alırsak; temel öncelik, kriz yönetimi kabiliyetini geliştirmek olmalı. Toplumsal hayatın tüm alanlarına yansıyan salgın; şirketler, İK süreçlerinde hızlı bir evrime yol açtı. İş yapma biçimlerinin yeniden gözden geçirilmesi ve dönüştürülmesi konusunda da gereklilik ortaya koydu. “Yeni Normal”in bir değişim ve dönüşüm fırsatı olarak görülmesi gerektiğine inanıyorum.

ÖNCELİĞİMİZ, İŞ SÜREKLİLİĞİNİ EN VERİMLİ ŞEKİLDE SAĞLAMAK 
Global ölçekte neredeyse tüm ülke ve sektörleri etkileyen Covid-19, bireysel ve toplumsal yaşam alışkanlıklarını da değiştirdi. Pandemi döneminin ortaya koyduğu bu sonuçlar nedeniyle; bir taraftan çalışanlarımızın sağlığını korurken, diğer yandan da iş sürekliliğini en verimli şekilde sağlamak, İnsan Kaynakları departmanımızın ilk gündem maddesi haline geldi. Panasonic Life Solutions Türkiye olarak, arkadaşlarımızın sağlığını korumak ve riskleri minimize etmek için tüm çalışma alanlarımızı sosyal mesafeye uygun olarak revize ettik. Evden çalışma, toplantıların online gerçekleştirilmesi, bireysel ve toplumsal sağlık hususunda bilinç artışı gibi pek çok konuda aksiyon aldık. “Yeni Normal’e yönelik durumsal önceliklere odaklandık. Bu zorlu süreci başarılı şekilde yürütmek için gayret sarfedeceğiz.


SHELL TÜRKİYE İK DİREKTÖRÜ EDA GÜZELDEMİR DEMİRAY:
Dersler alınması gereken, tarihi bir süreç
Bu süreç gösterdi ki, yeni teknolojilerle birlikte evrilen iş gücü piyasasının ihtiyaçlarını karşılamak, İK operasyonlarında dijital dönüşümü tamamlamayı gerektiriyor.

Shell Türkiye olarak, salgının başından bu yana, faaliyet alanımızın günlük hayatın ve birçok endüstrinin sürekliliği için hayati önem taşıdığının bilinciyle hareket ettik. Ülkemizin dört bir yanındaki istasyonlarımızda ve Derince üretim tesislerimizde  önlemlerimizi en üst düzeyde alarak çalışmalarımızı sürdürdük. 

TEKNOLOJİYE YATIRIM YAPANLAR AVANTAJ SAĞLADI
Yeni tip koronavirüsün etkisiyle zorlu geçen dönemin ardından, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de normalleşme başladı. Pandemi, zorluklarına rağmen, bir yanıyla da dayanıklılığımızı artıran, dönüşümün başlangıcı olan ve dersler alınması gereken bir süreç olarak tarihe geçecek. Daha uzun bir vadede tamamlanması planlanan dijital dönüşüm, sosyal izolasyon önlemleriyle birlikte hız kazandı. Kurumlar ve çalışanlar, günün şartlarına çok kısa bir sürede ayak uydurmak durumunda kaldı. Uzaktan çalışma yöntemine geçilen bu zorlu virajda, teknolojik altyapılarını önemseyip yatırım yapan kurumlar büyük bir avantajın sahibi oldu. 


İSTANBUL SABİHA GÖKÇEN ULUSLARARASI HAVALİMANI (İSG) İK DİREKTÖRÜ AHMET HAKAN ARSLAN:
Yeni çalışma modelleri uyguluyoruz
İşletmeler, ticari kaygıları arka plana atıp ilk önce çalışanlarının sağlığını korumaya yönelik önlemleri hayata geçirdi. İş sağlığı ve güvenliği, hayatımızda eski normalden daha fazla yer aldı. Çok sayıda senaryoya çalışmıştık; ama bu durum, hepsinden farklı bir kriz yönetimi süreci tasarlamamıza sebep oldu. Ayrıca, Uzaktan ve esnek çalışma, online eğitim ve mülakatlar gibi dinamikleri Sabiha Gökçen olarak bizler de benimsemekteyiz.

Çalışanların sağlığı gibi çok önemli bir konuda iyi bir kriz yönetimine ve acil durum eylem aksiyonlarını detaylıca hazırlayabilen ekiplere sahip olmak, en büyük avantajımızdı. Süreç ilerledikçe işletmelerin faaliyetlerinin devam etmesi gerekliliği, bizleri hem verimli iş sürekliliği planları oluşturmaya hem de yeni çalışma modelleri uygulamaya yönlendirdi. 

EĞİTİMLERİ TAMAMEN “ÇEVRİMİÇİ”NE TAŞIYORUZ 
Esnek ve uzaktan çalışmanın oldukça verimli olduğunun tecrübe edilmesi, iş hayatında yeni bir dinamiğin normalleşeceğinin sinyallerini veriyor. Biz de Sabiha Gökçen ailesi olarak, bir süredir düşündüğümüz bu düzenine geçişi, salgın sebebiyle hızlandırmış olduk. Online yaptığımız toplantılardan daha çok verim aldık. Dijitalleşmeyi desteklemek ve geliştirmek adına, çalışanlarımızın eğitimlerini tamamen “çevrimiçi”ne taşıyoruz. Pandemide bunu tecrübe etmiş olduk. En etkili çözümleri üretecek bir platform kullanarak sınıfları tamamen kaldıracağız. Çalışanlarımızın ve adaylarımızın sağlığı için mülakatlarımızı online gerçekleştireceğiz. Bunun altyapısını Covid-19’dan önce tamamlamış ve yapay zekâyı işe alım süreçlerinde uygulamıştık.


MERCEDES-BENZ TÜRK İK DİREKTÖRÜ BETÜL ÇORBACIOĞLU YAPRAK:
Aynı ofiste olmadan birlikte değer yaratmak mümkün
Bu dönemde hepimiz, hem kişisel hem de iş hayatına yönelik pek çok şey öğreniyoruz. Bu etkiler, iş dünyası dinamiklerine de yansıyacak. Covid-19 ile birlikte, yeni düzenlere hızlıca adapte olmak durumunda kaldık. Bu şekilde çalışmanın da mümkün olabileceğini, hatta bazı işler için bunun daha verimli olduğunu hep birlikte deneyimledik.

Aynı ofiste olmadan da iş birliği ve sinerjiyle birlikte değer yaratmak mümkün. Bu nedenle, pek çok şirketin uzaktan ve esnek çalışmaya, yeni ofis düzenlerine daha sıcak yaklaşacağını ve bu uygulamaların artarak devam edeceğini düşünüyorum. 

İK SÜREÇLERİMİZİ GÖZDEN GEÇİRİYORUZ 
İşletmelerdeki dijital altyapı ne kadar güçlüyse, farklı çalışma modellerine uyum da o denli rahat ve hızlı oluyor. Bu anlamda, yaşadığımız deneyimin de neticesinde, maliyet baskısına rağmen yatırımlarda bu konu, çok daha fazla pay alacak. Önümüzdeki dönemde; ilham veren, çalışanla bağ kuran, açık iletişimi önemseyen bir liderlik anlayışı kritik olacak. Ayrıca, çeviklik, yılmazlık ve otonom çalışabilmek, öne çıkan yetkinlikler olacak. Biz de tüm İK süreçlerimizi bu bakış açısıyla gözden geçiriyoruz; değişen koşullara ve gereksinimlere göre ivedilikle uyumlandırıyoruz. 


ASELSAN İK DİREKTÖRÜ CAN DEMİR:
Değişimlerin zihinsel etkileri kalıcı olacak
Bu süreç bize, adaptasyon kabiliyetimizin ne kadar yüksek olduğunu gösterdi. Yaşadığımız tüm üzücü olaylara rağmen, pandemi sonrasında iş dünyası açısından bambaşka olmasa da, yeni bakış açıları kazandığımız bir dönem başladı. Farklı fikirlere daha açık, yeni uygulamalara daha istekliyiz.

Belki de daha önce deneyimlemekten çekindiğimiz dramatik dönüşümleri, birkaç haftada gerçekleştirmek zorunda kaldık. Dijitalleşme süreçlerinde zamana yayılan birçok plan, çok kısa bir sürede hayata geçirildi. Sektörümüzde uygulanmasının çok daha zor olabileceğini düşündüğümüz farklı çalışma modelleri artık yönetim ajandasında öncelik bulmaya başladı. Çünkü her türlü düzende işimizi yapmaya devam edebildiğimizi gördük. “Geçici” veya “dönemsel” diyenlerin aksine ben, değişimlerin zihinsel etkilerinin kalıcı olacağını düşünüyorum.

“İYİ Kİ VARSIN”...
Kurumların daha cesaretli, daha çevik, daha sosyal fayda üretme amacında olacağı bir dönemin kapılarını sancılı ve zor bir süreçle beraber açmış olduk. ASELSAN olarak, yeni dönemde tüm paydaşlarımızı kapsayan planları birkaç günde hazırladık. Tüm çalışanlarımızı kültürümüzü temsil eden değerlerimiz ile bir arada tuttuk. Her iyi işi fark etmek adına “İyi ki Varsın” takdir sistemine uygulamaya koyduk. Tedarikçilerimize de “İyi ki Varsın” diyerek hem maddi desteğimizi artırdık hem de açtığımız “Gücümüz Bir” platformuyla, işlerinin devamlılığına katkı sağladık. Kahraman sağlık çalışanlarına “İyi ki Varsın” diyerek ASİL Yardımlaşma Derneğimiz ile talep eden hastanelerin ihtiyaçlarını karşıladık. Toplumun dezavantajlı kesimlerine yardımları yoğunlaştırdık.


ARKAS HOLDİNG İK DİREKTÖRÜ DR. ŞENGÜL ATALAY :
Sürdürülebilir yeni modeller üzerinde çalışıyoruz
Bu süreçte; iş modellerini geliştirebilen, krizlere hızlı adapte olabilen, esnek düşünebilen, hiyerarşik yapıdan ziyade yetenekleri önemseyen, müşterisine ve çalışanına değer verip bunu gösterebilen firmalar ön plana çıkacak. Dijitalleşmiş dünyamızda teknolojiyi daha etkin kullanıp, aynı zamanda insana daha çok dokunabilenler, en çok tercih edilen olacak. 

“Yeni Normal” kapsamında, holding genelinde nasıl hızlıca organize olabildiğimizi, ekip arkadaşlarımız ile verimli temas kurabildiğimizi ve kriz anını yönetebildiğimizi deneyimlemiş olduk. Hem IT altyapımızın gücü hem “bulut”a geçmemiz, bizi teknik olarak destekledi. 

İLETİŞİM VE DAYANIŞMA ÖRNEK BİR BOYUTA GEÇTİ 
Üst yönetimimizin gelişmeleri birebir takibi, uygulamanın son derece esnek yürütülmesi, oluşturulan kriz masası ile stratejik kararlardaki hızımız ve sahadan aldığımız geri bildirimi kısa sürede yukarı yansıtılarak neredeyse günlük/haftalık değişimleri yönetmemiz, bize inanılmaz bir deneyim kazandırdı. Bu kadar kısa bir sürede hem makro hem mikro yönetim modellerine adaptasyonumuzda çalışanlarımızın payı çok büyük. Sanki bu dönemin bir gerekliliği gibi duygular daha fazla devreye girip, iletişim ve dayanışma örnek bir boyuta geçti. 

İŞ BİRLİĞİ RUHU...
Aslında kurumlar ve bireyler, kaosun ardından krizi tanımlayıp ve yeni şartları analiz edip yönetebildikçe, zamanla daha iyi yol alabildi. Çok fazla şeyi çabucak ve daha büyük bir iş birliği ruhuyla yapabileceğine tanıklık etti. Biz de İK olarak bu süreci aynıyla yaşadık. Başlarda çok zor ve yoğun bir tempoda hata yapmaktan korktuk. İnsan sağlığını önceliklendirip, sürekli gelişmeleri izledik. Çalışanlarımıza, müşterilerimize kulak verdik. En zor konulardan biri de bilgi kirliliğinden sıyrılabilmekti. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) ekibimiz, doktorlarımız, idari kadrolarımız, tüm çalışanlarımız ile uzaktan en yakın olduğumuz ayları geride bıraktık. Şimdi ise yeni anlayışımızla sürdürülebilir, yeni modeller üzerinde çalışıyoruz.


YAPI KREDİ İK, ORGANİZASYON VE İÇ HİZMETLER YÖNETİMİNDEN SORUMLU GMY. HAKAN ALP:
Ofise dönüş “yeni normal” çalışmalarının küçük bir parçası
“Yeni Normal”e yönelik çalışmalarımızı 3 fazda değerlendirdik; Faz 0: Hazırlık, Faz 1: Kontrollü geri dönüş, Faz 2: Yeni çalışma düzeni. Şu anda bunun içindeyiz. 12.00-17.00 saatleri arasında hizmet veren şubelerimiz, eski düzenimiz olan 09.00-17.00’ya döndü. Dönüşümlü çalışma sistemi bir süre daha devam edecek.

Genel Müdürlük birimlerinde, 1 Haziran’dan itibaren sosyal izolasyonu ve çalışan sağlığını koruyarak ofise kademeli dönüş sürecini başlattık. Arkadaşlarımızın her hafta maksimum yüzde 30’unun dönüşümlü olarak ofise geldiği bir plan hayata geçirdik. Bunu yaparken, merkezi karar almak yerine, her departmanın yöneticisinin ekipleriyle birlikte oluşturmasını tercih ettik. 

EKİP RUHU VE KURUM KÜLTÜRÜ NASIL KORUNACAK?
Ofis alanlarında kapasitenin maksimum yüzde 30’unu, servislerde %50’sini kullanarak sosyal mesafeyi ve çalışanlarımızın sağlığını korumak, dikkat ettiğimiz en temel ilke. Kronik hastalığı bulunan, yasal doğum izni başlamamış hamile olan, süt izni kullanan, engelli statüsündeki ve sağlık personeli yakını olan arkadaşlarımız, imkânları var ise uzaktan/evden çalışmaya devam edecek; yoksa idari izinli sayılıyor. Ofise dönüş “Yeni Normal”e yönelik çalışmaların sadece küçük bir parçası. Eğitimlerin hangi ortamda nasıl verileceği, işe alım süreçlerinin veya yönetici adaylarını belirlemeye yönelik değerlendirme merkezi uygulamalarının nasıl yapılacağı, dönüşümlü çalışılan bir ortamda ekip ruhunun ve kurum kültürünün nasıl korunacağı, bu dönemde hangi yetkinliklerin önem kazandığı, üzerinde durduğumuz çok önemli konular.


SAHİBİNDEN.COM İŞ DESTEK GMY. GÜNTULU PEKER:
Odağımız insan ve güven

Başarının sırrı, yetkin insan kaynağı. sahibinden.com olarak, iş dünyasının en prestijli İK organizasyonlarından Great Place to Work Enstitüsü’nün araştırmasında, yüksek çalışan memnuniyeti ile “500-2000 Çalışan Sayısı” kategorisinde “Türkiye’nin En İyi İşvereni” seçildik. “Kadınlar için En İyi İşyeri” özel ödülüne de layık görüldük. Çalışma alanı değil, yaşam alanı tasarlıyoruz. Amacımız, kurum kültürümüzü odak noktamıza alarak en iyi çalışan deneyimini inşa etmek ve bunu sürdürülebilir kılmak. Odağına “insanı” ve “güveni” alan bir kurum olarak biliyoruz ki, sahibinden.com’da çalışanlarımızın mutluluğu, kuruma bağlılığı ve yüksek motivasyonu günün sonunda yaptığımız işin kalitesi üzerinde etkin rol oynuyor.


ANADOLU GRUBU İK BAŞKANI OSMAN ALPTÜRER:
Sürecin aşamalarına kurumsal yetkinliklerimiz ile cevap veriyoruz
Anadolu Grubu, 70 yıllık köklü geçmişinde, ülkemizin ya da iş dünyamızın geçirdiği pek çok zorlu döneme şahitlik etmiş bir grup. Geniş bir coğrafyada faaliyetlerimizi yönettiğimiz için, farklı kültürlerde farklı istikrarsızlık dönemleriyle de karşılaştık. Dolayısıyla kurumsal yapımız, kriz yönetimi ve iş sürekliliği çalışmaları açısından geniş bir tecrübeyle besleniyor.

Sadece iş dünyası için değil, hepimizin hayatları için dinamikler, gelişmelere ve salgının rakamlarına göre belirleniyor. En başından beri hem Dünya Sağlık Örgütü, Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu otoritelerinin önerilerini hem de yurt içi ve yurt dışı şirketlerinin yöntemlerini yakından takip ediyoruz. Gerekli görülen tüm önlemleri çalışanlarımızın olduğu her alanda almak için azami çaba gösteriyoruz.

BAMBAŞKA BİR DÖNEM
Pandemi, daha önce deneyimlemediğimiz, global büyüklükte bambaşka bir dönem. Ancak kurumsal yetkinliklerimiz ile, bu sürecin aşamalarına, en hızlı ve en verimli şekilde cevap vermeye, buna göre aksiyon almaya gayret ediyoruz. Teknolojik altyapımız ve dijital dönüşüme uzun süredir verdiğimiz önem sayesinde, 1 gün içerisinde evden çalışmaya, iş süreçlerimizde herhangi bir verimlilik kaybı yaşanmaksızın geçebildik. Çalışma düzenimiz, evde kalma süreçleri ve normalleşmeye geçişteki tüm uygulamalar ile ilgili çıkarımlarımızı yapıyoruz. Verimlilik, sürdürülebilirlik ve çalışan mutluluğu gibi çeşitli perspektiflerden üzerinde duruyoruz. Ardından geleceğe dönük değerlendirme gerçekleştiriyoruz. Tüm bunlar, kurallarımızın belirleyicisi olacak.


BOYNER GRUP CHRO’SU EMEK YURDANUR:
Öngördüğümüz geleceği “şimdi” yaşamaya başladık
Türkiye’deki ilk Covid-19 vaka haberiyle birlikte, holding ve grup şirketlerimizin merkez ofislerini kademeli olarak evden çalışmaya geçirerek hızlıca aksiyon aldık. Çalışanlarımızın ve toplumun sağlığını korumak amacıyla mağazalarımızı geçici süreyle kapattık.

İlk günden itibaren pandemiyle ilgili tüm gelişmeleri ve başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere resmi mecralar tarafından yapılan uyarıları yakından takip ettik. Acil durum eylem senaryomuzu hazırladık. Hızlı ve etkili aksiyon aldık.

ÇOK İYİ VE DETAYLI BİR PLANLAMA YAPTIK 
Perakende sektörü, dinamikleri nedeniyle mağaza ve merkez ofislerinin koordineli çalışmasını gerektiriyor. Bu nedenle çok iyi ve detaylı bir planlama yaptık. Uzaktan çalışmayı tüm merkez ofis pozisyonlarımızla deneyip uyum sağlayabildiğimizi gördük. Teknoloji kullanımını arttırdık ve dijital dönüşüme uygun olan fonksiyon ve rollerde daha esnek yapılanmaya geçtik. Salgından önce başladığımız dijitalleşme süreci, doğru hamleyi hızlıca yapmamıza olanak sağladı. Öngördüğümüz geleceği “şimdi” yaşamaya başladık.


SAMSUNG ELECTRONICS TÜRKİYE İK DİREKTÖRÜ SEMRA ERGİN:
Yeni alışkanlıklar farklı oranlarda kalıcı olacak
Samsung Electronics olarak, zengin dijital deneyimlerle dolu bir dünya yaratma konusundaki vizyonumuzu sadece yenilikçi ürünlerle değil, geliştirdiğimiz tüm kurum içi uygulamalarımız ile de gerçekleştiriyoruz. “Esnek çalışma” modelimiz ile, yıllardır arkadaşlarımıza, kendi çalışma saatlerini kişisel ve işinin gereği olarak düzenleyebilme imkânı sunuyorduk.

Global ve lokal tüm sistemlerimiz, her zaman kesintisiz ve tüm ihtiyaçları karşılayacak şekilde dizayn edildi. Yeni tip koronavirüs salgınıyla biz de evden çalışmaya yöneldik. Bu yeni yönteme adapte olmak için altyapısal aksiyonlarımızı hızlandırdık ki, hâlâ bu yönde adımlar atıyoruz. “Yeni Normal’e adaptasyonda ise gündemimizi, iş sürekliliği alıyor. 

DAHA HİBRİT BİR BAKIŞ AÇISI HÂKİM OLACAK
Mayıs ayıyla kısmi olarak başladığımız normale dönüş, haziran itibarıyla tüm şirketimizi kapsıyor. Şu an sahada ve ofiste tam performansla, dönemin koşullarına uygun çalışıyoruz. Yol haritamızı ve koşullarımızı da gerekli gördükçe Samsung global desteğiyle güncelliyoruz. İş hayatında daha hibrit bir bakış açısının hâkim olacağını öngörüyoruz. Hem fiziksel hem de online ağırlıklı bir çalışma düzeni olacağına inanıyoruz. Uzaktan verimli ve güvenli çalışmayı sağlayan tüm fonksiyonları kullanıyoruz. Online eğitim gibi yeni alışkanlıkların da farklı oranlarda kalıcı olacağını deneyimliyoruz. Çevrimiçi toplantılarımız, ofis içinde yapılanların yerini aldı bile...


KASTAMONU ENTEGRE İK DİREKTÖRÜ SELİM ÇELEBİ:
“Topyekûn dönüşüm” olacak
“Değişken, belirsiz, karmaşık ve muğlak” olarak tanımlanan VUCA dönemini, Kastamonu Entegre olarak küresel ölçekte tecrübe ediyoruz. İş dünyası haliyle ilk etapta şirketleri ve çalışanları için “hayatta ve sağlıklı kalmaya” odaklandı. Pandemi şüphesiz bazı kalıpları yıktı, herkes geçmişteki alışkanlıklarla devam edemeyeceğini gördü.

Bundan sonraki süreç “topyekûn dönüşüm” olacak. Belirsizlik ve kriz ortamında “doğru” kararları “hızlı” şekilde verebilmek ve müşteri odaklı kalabilmek için, adaptasyon kabiliyeti yüksek çevik organizasyonlara sahip olmak daha da önem kazandı. 

SADECE KURUMLAR DEĞİL BİREYLER DE DEĞİŞMELİ
Şirketler açısından “Ana işim tamamen durursa ne yaparım?”, “Çalışanlarım fiilen gelmeden işlerimi nasıl uzaktan yürütebilirim?”, “Borç/alacak dengemi ve nakit akışımı nasıl düzenlemeliyim?” gibi başlıklar daha kritik hale geldi. Bu doğrultuda önümüzdeki dönemde tüm iş modelleri, organizasyonları, süreçleri, çalışma koşulları, insan kaynakları uygulamaları ve dijital altyapı yeniden gözden geçirilecek. Tabi, sadece kurumlar değil, bireyler de değişmek, dönüşmek zorunda. İnsan Kaynakları ekiplerinin ana gündemi; çalışanların da bu farkındalığa sahip olmasına ve geleceğe hazırlanmasına yardımcı olmak olacak. Ekip yöneticilerimizi kriz ve belirsizliğin etkin yönetimi, yeni koşullarda çalışan psikolojisi ve motivasyonu, işgücünün odaklı ve verimli çalışmasının nasıl sağlanabileceği gibi konularda desteklemeye ve geliştirmeye devam edeceğiz.


SAP GÜNEY AVRUPA, AFRİKA, ORTA DOĞU DİJİTAL HİZMETLER, İNOVASYON VE TÜRKİYE İK DİREKTÖRÜ HANDE GENÇ:
İş dünyasında birçok dinamik değişti
Koronavirüs döneminin dinamikleri, tüm firmalar için, iş sürekliliği konusunu her zamankinden daha fazla ön plana çıkarttı. Şirketlerin süreçlerini sektörlerine özel yazılımlarla dijitalleştirmeleri son derece kritik hale geldi.

Satınalma, muhasebe, satış, pazarlama, depo yönetimi, üretim planlama, performans yönetimi, izin, masraf, bordro yönetimi gibi temel süreçlerini ve sektörlerine özel hizmetlerini uygun yazılımlar ile dijitalleştirmiş şirketler, koronavirüs döneminde faaliyetlerini aralıksız sürdürdü.  

DİJİTAL DÖNÜŞÜMLE İLGİLİ YATIRIMLAR DEVAM ETMELİ
İş dünyasında birçok dinamiğin değiştiği bu dönemde önemli olan, firmaların gelecekte de var olmaya devam edebilmeleri için dijital dönüşümle ilgili yatırımlarını devam ettirmeleri. “Yeni Normal”de çalışma mekânlarında değişiklik olmasını ve daha fazla kişinin evden çalışmasını bekliyoruz. Koronavirüs öncesi karşımıza çıkan büyük ofislerin yerini daha ufak olanların aldığını göreceğiz. Esnek çalışma saatleri hayatımıza daha fazla girecek. Perfomans yönetimi, esnek yan haklar gibi konular önem kazanacak.


PENTİ İK'DAN SORUMLU İCRA KURULU ÜYESİ SELİM ARDA ÜÇER:
İş yapış şeklimiz evrildi
Evlerde kaldığımız dönem boyunca kaliteli ve hızlı karar alabilme, uzaktan ekip yönetme, ekibin moralini ve verimliliğini yukarıda tutabilme becerilerinin de fark yarattığını şahitlik ettik. Penti, salgın sürecinde bir perakende şirketinden, re-tailer şirketine dönecek refleksi göstererek iş modelini güncelledi.

“Gelecek dönemde her şey bambaşka olacak mı?” bilmiyorum; ama bir çok şey değişecek, hatta değişmeye başladı. Şirketlerin ve profesyonellerin sahip olmaları gereken yetkinlikler değişti. Covid-19’la beraber; yılmazlığın, yeniye adapte olmanın, oyunu yeniden kurma becerisinin ne denli önemli olduğunu anladık.

YENİ BİR PERAKENDE MODELİNE TAŞINDIK
Pandemi öncesinde de iş dünyası; belirsizlik, öngörülemezlik, sürekli değişim dinamikleriyle hareket ediyor, adaptasyon ve yılmazlık gibi yetkinlikler, başarı için “şart” olarak belirtiliyordu. Girişimci-profesyonel şirket kültürümüz, sürecin en başında, küresel olarak 600 mağazamızı geçici olarak kapatmak zorunda kalmamıza rağmen bizi yeni bir perakende modeline taşıdı. Üstelik “Penti Men” gibi yeni markamızın da lansmanını gerçekleştirerek “lider” konumumuzu güçlendirdik. Şartların tüketici beklentilerini nasıl etkileyeceğini yakından takip ederek, Penti’nin eşsiz müşteri deneyimi çabasındaki yolculuğunun da üzerinden çalışıyoruz.
İş yapış şeklimiz de evrildi. Ofisi daha az kullanacağımız, uzaktan performans gösterebileceğimiz dijital araçları devreye aldık, bunları geliştiriyoruz. Yüzyüze iletişim olanakları azaldıkça, koridor sohbetleri son buldukça online platformalarda çalışanlarımızla net, açık ve sık frekanslı bir iletişim sistemine geçtik.


LOGO GRUP İNSAN VE ORGANİZASYONEL DÖNÜŞÜM BAŞKANI, CPO HANDE YALGIN:
İş dünyası alışkanlıklarını değiştirecek
Logo olarak, 17 Mart itibariyla evden çalışmaya geçtik. Süreçle ilgili, dijital platformlardan düzenli olarak çalışanlarımızla iletişimi ve bilgilendirmeleri sürdürdük. CEO’muzun yanı sıra, her bir iş kolumuzdaki liderlerimiz de haftalık webinar düzenledi. Böylece arkadaşlarımızın, yöneticilerine hiçbir aracı olmadan, doğrudan soru sormalarını sağladık. Uzaktan liderlik, çeviklik, performans gibi konularda eğitim gerçekleştirdik.

İş dünyası, bu süreçten sonra bazı alışkanlıklarını değiştirecek. Sektörlere göre farklılaşan yeni uygulamalar söz konusu olacak. 5 neslin bir arada bulunduğu böylesine bir dönemde, öncelikle liderlik yetkinliklerinin bu dönüşümü her kuşakla yürütebilecek şekle evrilmesi gerekiyor. Bunun içeriğinde, uzaktan ve esnek çalışma unsurlarının yanı sıra, Endüstri 4.0 ve 5.0 farkındalığı da var. Yeni roller ve çalışma şekilleri tasarlayabilme, bilinmeyen durumları yönetebilme, ekiplerin motivasyonu gibi yetkinlikler de öne çıkmaya başladı. 

LO-GO DİJİTAL...
Pandemi öncesinde tasarladığımız ve şu an uygulanan “Lo-Go Dijital Çerçevesi” ile hayatımıza devam edeceğiz. Lo-Go Dijital, bu dönüşümü 4 boyutta (bilgi, beceri, çeviklik, süreçler) ele alan ve planlamamızı sağlayan bir altyapı. Bu paralelde yeni çalışma şekillerimizi hızlıca devreye aldık. Çalışanların nabzını sürekli tutan anketler yapmak, verimliliği ve bağlılığı takip etmek, genç yeteneklerin organizasyona katılmaya devam etmesi ve uzaktan oryantaston, onboarding, staj, proje yürütme gibi kurumsal kapasitelerin oluşturulması önemli...


SANTA FARMA İK DİREKTÖRÜ SEMA YETKİNER:
İş hayatıyla ilgili daha esnek düzenlemeler bekliyoruz
CovId-19, tüm ülkelerin sosyo-ekonomik altyapılarını etkiledi. Santa Farma olarak, bu süreçte, önce sahadaki, sonra da genel merkezdeki arkadaşlarımızı evden çalışmaya yönlendirdik. Bu imkânı olan üretim tesisimizdeki personelimizi de aynı şekilde yönlendirdik. Toplantılarımızı dijital ortama taşıdık.

İlaç şirketi olarak stratejik bir sektörde faaliyet gösteriyoruz. Bu nedenle üretim faaliyetimize kesintisiz devam ettik. Tesiste tüm tedbirlerimizi aldık, bilgilendirmelerimizi yaptık. Çalışanlarımız da bilinçli ve sorumlu davranarak tüm kurallara uydu.

İŞ YAPMA BİÇİMLERİ VE EZBERLER DEĞİŞECEK
Kısa vadede iş hayatıyla ilgili daha esnek düzenlemeler bekliyoruz. Geçmişte de önemini koruyan sağlık ve hijyen konuları, daha da ön plana çıktı. Yeni nesil organizasyonlarda dijital altyapı, çok daha önemli hale geldi. Bu alan, Santa Farma da işlerin aksamadan yürümesinde etkili rol üstlendi. Önemini korumaya devam edecek. Pandeminin sürmesi halinde, uzun vadede, tüm kuruluşların iş yapma biçimleri ile bu konulardaki ezberleri de mutlaka değişecek. Ancak bu, salgının etkinlik takvimine ve potansiyel tahribatına bağlı olacak.


TURKCELL HUKUK VE İK’DAN SORUMLU GMY. SERHAT DEMİR:
Pek çok şirkete ilham verdik
Pandemi, sadece ofis yaşamını değil, basılı olarak korunan bilgi, belge, doküman ve araç gereçlerin kullanımı ve rolünün yeniden değerlendirilmesine yol açtı. Dünyayı “Dijital Operatör” kavramıyla tanıştıran şirketimiz; çalışanımızdan abonemize, bayilerimizden tedarikçilerimize kadar tüm ekosistemimizi bu yolculuğa ortak etmesi sayesinde ciddi bir rekabet avantajı da sağladı.

Dijital yetkinliğimiz, evden çalışmaya geçişte öncü bir pozisyon almamızı ve pek çok şirkete ilham vermemizi sağladı. Halen işe alımdan başlayarak tüm süreçlerimizi online olarak tasarlıyoruz. Yetenek ihtiyacımızı artık lokasyon bağımsız değerlendiriyor ve yeni koşullara adaptasyonu olmazsa olmaz yetkinliklerden biri olarak görüyoruz. 
Organizasyonumuzun ihtiyaçlarını uçtan uca gözden geçiriyoruz. Ücret ve yan haklaran eğitimlere, performans değerlendirmeden çalışma modellerine kadar tüm süreç ve uygulamaları, yeni dünya ve çalışma hayatı gerekliliklerini göz önünde bulundurarak tasarlıyoruz. 

İŞ YAPIŞ ŞEKİLLERİ HIZLA DEĞİŞECEK
İş yapış şekillerinin de hızla değiştiğini göreceğiz. Bunun bir unsuru olan esnek ve mobil çalışma şekli, kaçınılmaz olarak hayata geçecek. Bunun da ötesinde yapay zekâ, robotik süreç otomasyonu, nesnelerin interneti gibi yeni teknolojiler de her türlü mal ve hizmet üretim sürecinde daha fazla yer alacak. Turkcell olarak, yeni teknolojilerin yerli ve milli imkânlarla üretilmesi ve insan kaynakları da dahil olmak üzere tüm fonksiyonlarda etkin kullanılması konusunda, öncü rolümüzü pekiştirmek için büyük gayret gösteriyoruz.


AXA SİGORTA İK, İÇ İLETİŞİM VE İDARİ İŞLER BAŞKANI & İCRA KURULU ÜYESİ ESRA GÜLLER:
Normalleşme süreci için titizlikle ilerliyoruz
AXA Sigorta olarak, Covid-19 sürecinde ilk aksiyon alan şirketlerden biri olduk. Evden çalışmaya başladığımız 12 Mart 2020 tarihinden itibaren, hem müşterilerimize verdiğimiz hizmetlerin ve şirket süreçlerinin devamlılığı hem de çalışan motivasyonu ve verimliliği anlamında ciddi bir başarı gösterdik. Yaşanacak gelişmeler ışığında güvenli ve huzur içinde çalışılacak ortamları yaratabildiğimiz ölçüde, ofislerimize kontrollü şekilde döneceğiz.

Süreç boyunca yönetim kademesi ve kriz yönetimi ekibi; şeffaf, samimi ve zamanında iletişimi ve her zaman çalışan sağlığını ön planda tuttu. Bu yaklaşım sayesinde AXA Grup tarafından bağımsız şirketler üzerinden gerçekleştirilen anketlerde de artan memnuniyet gözlemlemekteyiz. 
Çalışma arkadaşlarımız için bedensel, ruhsal ve zihinsel sağlığın dengelenmesinde destek vermek adına “Çalışan Psikolojik Destek Hizmeti”, “Doktor Danışma Hattı”, “Alternatif Tıbbi Görüş”, “Evde Muayene”, “40 Yaş ve Üzeri AXAlılara Medikal Check-Up” gibi kapsamlı sağlık imkânları sunan “Kendine İyi Bak” diye “Bütünsel Sağlık (Wellbeing) Programı”nı hayata geçirdik. Normalleşme süreci için de aynı titizlikle ilerliyor, insanların kendilerini güvende hissedecekleri sağlıklı bir çalışma ortamı için hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. 


BORUSAN HOLDİNG İK VE KURUMSAL İLETİŞİM GRUP BAŞKANI NURSEL ÖLMEZ ATEŞ:
Liderlik yaklaşımları değişecek, yeniden şekillenecek
Pandemi bize, her an her şeye hazırlıklı olmamız gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Kriz yönetimi konusunda önemli bir deneyim kazandırdı. İşimizi zorlayıcı koşullarda hayata geçirmenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük. Şirketlerimiz, uzun vadeli stratejiler yapıyor; ancak bunlar, orta, kısa vadeli ve alternatifli olmalı. İş ve bütçe planlama yaklaşımına dek, farklı senaryolar önceden çalışılmalı.

Hem şirketlerimiz özelinde hem de grup genelinde doğru aksiyonları zamanında almamızı sağlayacak bir çalışma düzeni geliştirdik. Bunları ihtiyaç duyulan her an uygulamak, en önemli kazanımlarımızdan olacak. Koşullara hızlıca uyumlanma, iş sürekliliğini çalışanlarımızın fiziksel ve ruhsal sağlığını ön planda tutarak sürdürme deneyimimiz de bizi yeni dönemde destekleyecek. 
Artan evden çalışma oranları, belirli bir yaklaşımla devam edecek. Bunun önemli bir yansıması olarak, bağlılık yönetimi, aidiyet geliştirme, takımdaşlık ve iş birliği yaratma gibi konular, insan kaynakları uzmanlarının daha da fazla gündemine gelecek. 

ORTAK ANLAM DUYGUSU YARATMAK... 
Ortak anlam duygusu yaratmak, farklı yerlerdeki çalışanları aynı amaca odaklamak, motive etmek üzerine önemli pratikleri hayata geçireceğiz. Kapsamlı bir wellbeing (iyi olma hali) yaklaşımına, şirketler çok kaynak ayırmaya başlayacak. İşimizi sağlıklı bireylerle sürdürürken, çalışanımızın hem kendisinin hem de yakın çevresinin ruhsal ve fiziksel sağlığını gözetmek, birincil önceliklerimizden olacak. Liderlik yaklaşımları değişecek, yeniden şekillenecek. Samimi, içten, güven yaratan, deneyimli, dönüşümü en iyi yönetebilenler ön plana çıkacak. Biz İK ve iletişim ekipleri ise, organizasyonda bu yetkinliklerin gelişmesi için yatırımlarımızı artıracağız. 


Q FOOD & BEVERAGE İK VE EĞİTİM KOORDİNATÖRÜ SEVİM ŞERBETCİ:
Hareket ve planlama kabiliyetimiz yüksek
Ağırlıklı olarak genç işgücünün çalıştığı ve güncel konulardan çok hızlı etkilenen bir sektördeyiz. Pandemi sürecinde yaşanan olağandışı olaylar ve durumlar karşısında deneyim kazandık. Bu sayede hızlı örgütlenerek eyleme geçme yeteneğimiz yüksek. 

Bu süreçte de mevcut olan ve üst düzey yönetimin de dahil olduğu kriz yönetimi ekiplerimiz, hızlı bir şekilde bir araya gelerek öngörülen senaryolar üzerine çalıştı. Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı’nın da çabucak aksiyon aldığı bu dönemde, erken önlemler sayesinde hiç pozitif vakaya rastlamadık. Uluslararası zincir markaları yönettiğimiz için, dijitalleşme konusu 2016 yılından beri gündeminde. Uçtan uca bağlı iş sistemleri ve anlık görüntülenebilir mali ve stratejik raporlamalarımızı geliştirmeye devam edeceğiz. Dijital dönüşümün, pandemi döneminde hareket ve planlama kabiliyetimizi büyük ölçüde artırdığını da gözlemledik. Şirketimiz ve sektörün geleceğinde bu süreçler, daha da önemli yer kaplayacak.


NOVARTİS GRUP TÜRKİYE İK DİREKTÖRÜ DR. SENAY KIZILKAYA:
Esneklik ve dijital uygulamalar önemini koruyacak
Novartis olarak, kültürümüzde esnek çalışma, var olan bir düzendi. Bunun dışında halihazırda, evden çalışma günleri, rahat kıyafet uygulaması, cumaları erken mesai bitimi gibi birçok uygulama mevcut. Ayrıca, işe alım mülakatlarımızı online olarak rahatlıkla yapabiliyoruz. Süregelen projelerimizin çoğunu sanal ortama taşıdık. ‘Yeni Normal’ ile bu uygulamalarımız devam edecek.

Salgının ülkemizde de görülmeye başlanmasıyla birlikte ofisteki ve sahaki arkadaşlarımızın tamamı evden çalışma sistemine geçti. Tanıtım faaliyetlerine, online devam edildi. Hastaların ilaca erişiminde aksaklık olmaması için tesislerimizde tüm güvenlik önlemleri alınarak üretim kesintisiz sürdü.
Novartis’te kurulu altyapı, hizmetler ve teknolojimiz, işimizi her yerde etkin bir şekilde yapmamıza olanak sağlıyor. 

EVDEN ÇALIŞMAYA ÇOK KOLAY ADAPTE OLDUK
Pandemi döneminde de sürekli evden çalışmaya adaptasyonumuz çok kolay oldu. “Çevrimiçi” olarak paydaşlarımız ve müşterimizle görüşmeler yaptık, başarılı konferans ve seminerler organize ettik. Hatta ilk kez sanal ortamda bir ürünümüzün lansmanını bile başarıyla gerçekleştirdik. Bağlı olduğumuz bölgemiz ile (Asya Pasifik ve Orta Doğu) video konferans yöntemiyle işlerimizi yöneticilerimizle birlikte gözden geçirdik. Ödül törenlerine katıldık, kutlamalar ve happy hourlar dahi düzenledik. Esneklik, dijital uygulamalar önemini koruyacak.


CARGILL GIDA ORTA DOĞU, TÜRKİYE & AFRİKA İK DİREKTÖRÜ BANU ÖKSÜN:
Uzaktan çalışma modeli kalıcı oldu
İş dünyası ve özellikle gıda sektörü için alınan önlemlerin çoğu, “Yeni Normal” döneminde de sürecek. Dijitalle altyapı ve teknolojik uygulamalar, iç ve dış iletişimin ve tüm iş süreçlerinin temelinde yer alarak güçlü bir rol üstlendi. 

Başarıyla yürüttüğümüz uzaktan çalışma modelini, hayatımıza kalıcı olarak entegre ettik. Ofiste ve üretim tesislerimizde bulunması zorunlu arkadaşlarımız, 2 metrelik sosyal mesafeyi koruyarak, maske takarak ve kişisel hijyenlerine azami dikkat ederek çalışıyor. Biz de tüm dünyayla birlikte, aşamalı olarak normal hayata geçiş için gayret sarfediyoruz. “Yeni Normal”de iş yaşamımızı düzenleyecek bir dizi rehber hazırladık. Bunu, devletimizin açıklayacağı normale dönüş planına göre son haline getirip uygulamaya koyacağız. Arkadaşlarımıza yeni sistemimizle ilgili eğitim verdikten sonra, kriz masamızın detaylı çalışmalarıyla kademeli olarak ofislere döneceğiz.


SOFRA/COMPASS GROUP TÜRKİYE İK’DAN SORUMLU GMY. NECLA AKSOY:
“Yeni normal”, sadece “esnek ve uzaktan çalışmaya olan talepte artış” anlamına gelmiyor
Çalışanlarımızın büyük bir yüzdesi, müşterilerimize sahada fiziken hizmet veriyor. Hal böyle olunca “acil durum planları”, “kriz yönetimi” ve “iş sürekliliği” her zaman gündemdeydi. Bu dönemde, birikimimizi ve uzmanlığımızı başarıyla test ettik. İş dünyası dinamiklerinin tezahür ettiği zemin, yani toplumsal realitemiz de değişti. Sofra Grup’ta esnek ve uzaktan çalışma, hayatımıza koronavirüsle yeni giren kavramlardan. Dijitalleşme ise bize çok yakın bir kavram; çünkü büyük bir organizasyonun verimli yönetimi, güçlü dijital süreçler ve altyapılar gerektiriyor.

İş dünyası dinamiklerin, teknolojik gelişmeler çerçevesinde zaten değişmekteydi. Çevik yaklaşımlar ve organizasyon yapıları, kültürün dijital dünyaya adaptasyonu gibi yöntemleri kullanarak buna tam ayak uydurmaya başlamıştık ki, koronavirüs krizi geldi. Tabiri caizse, “Yer ayağımızın altından kaydı.” 

SONUNUN NE OLACAĞINI BİLEMEDİĞİMİZ BİR KRİZDEYİZ
Dürüst olalım; şu anda kimse bizi, tam olarak nasıl bir geleceğin beklediğini bilmiyor. Son 20 yıldır trend bir kavram olarak VUCA dünyası konuşuluyor; ama durum hiç bu kadar karmaşık, muğlaklık bu denli yoğun ve belirsizlik bu ölçüde elle tutulur olmamıştı. Sonunun ne olacağını bilemediğimiz bir krizin içindeyiz. Küçük bir virüsün davranış biçimi anlamaya ve olası hareketlerine göre geleceğimizi tahmin etmeye çalışıyoruz. Karantina döneminde hepimiz çılgın bir yarıştan geriye çekilme ve hayatlarımıza başka bir açıdan bakma fırsatını bulduk. Önce tüketim alışkanlıklarımız değişti, çok daha az eşyaya ihtiyacımız olduğunu anladık. Doğaya neler yaptığımızın farkına vardık. Biz denklemden uzaklaşınca dünyanın kendini kısa sürede onarabildiğini gördük. Bireylerin yeni farkındalıklarının yansıması kaçınılmaz. Çok daha az tüketim olan, dolayısıyla çok daha az maddi kaynağa ihtiyaç duyulan bir döneme giriyor olabiliriz. Bu da yeni nesillerin daha az çalışma saatleri istemesi demek. 

PROJELERE HIZ VERECEĞİZ 
“Yeni Normal”, sadece “Esnek ve uzaktan çalışmaya olan talepte artış” anlamına gelmiyor. Altında yatan sebep çok daha derin... Anlam arayışı, iş-yaşam dengesine duyulan ihtiyacın artması, pozitif psikoloji ve farkındalığın iş dünyasında daha çok kendine yer bulması, henüz hayâl edemediğimiz değişimlerin tetikleyicisi olabilir. Mevcut çalışanlarımızın ve yetenek adaylarının beklentileri, yöneticilerimizin uzaktan ekipleri yönetme konusunda edindikleri tecrübelerin olumlu yansımaları, Sofra Grup’ta esnek ve mobil çalışma modellerini yerleştirmeyi iş planlarımıza dahil etti. Ayrıca, iş modellerimizi, esnek çalışma ihtiyacında olmasına rağmen, arz eksikliği nedeniyle istihdama katılamamış kitlelere, ihtiyaçlarına uygun iş fırsatları yaratacak şekilde uyarladık. Çeşitli projelere hız vereceğiz.


AVİVASA İK’DAN SORUMLU GMY. BURAK YÜZGÜL:
İş ve özel yaşamda farklı bir döneme girildi
AvivaSA olarak, psikolojik, tıbbi, aile, çocuk ve ergen danışmanlığını da içeren “Çalışan Destek Programı”nı başlattık. Covid-19 pandemi başlangıcından itibaren, her zaman yaptığımız gibi tüm süreci çalışanlarımızı merkez alarak titizlikle planlıyoruz. Yanlarında olabilmek için onlarla sürekli iletişim halindeyiz.

AvivaSA olarak çıkış noktamız her durumda “Önce İnsan”. Bütün adımlarımızda, ekip arkadaşlarımızın kendilerini iyi ve mutlu hissetmelerini hedefliyoruz. Bunun için tüm iş süreçlerimizi, onların yanında olduğumuzu bilecekleri şekilde titizlikle planlıyoruz ve bu amaca yönelik uygulamaları hayata geçiriyoruz. Çalışanlarımızın ve ailelerinin iş ve özel yaşamlarında farklı döneme girdiği de bir gerçek. Biz de adaptasyon hızını artırmak yönünde adım atmak istedik. “Çalışan Destek Programı” ile içinde bulunduğumuz sürecin rahat geçirebilmesi adına çeşitli hizmetler sağlıyoruz.