IK'NIN ORGANİZASYONEL DEGİŞiMİ

Yeni tip koronavirüs salgınıyla birlikte, global düzeyde gerçekleşen bir dönüşüm dalgasına şahitlik ediyoruz. Milyonlarca insanın günlük hayatı farklılaştı ve yeni duruma göre şekillendi. Hemen herkes, yaşamın olağan akışını, online kanallar üzerinden sağlamaya çalıştı. Pandemi süreci, belirsizliğin hayatımızdaki yerini maalesef daha da sağlamlaştırdı. Öngörülemeyenler karşısında hızlı adaptasyon yetkinliğine sahip olmak ise çok büyük önem kazandı. Bunları hem kişisel hem de kurumsal olarak geliştirmek de kritik bir hale geldi. Peki! Şirketler, organizasyon yapılarında daha esnek ve hızlı hareket etmeye katkı sunacak değişimler yapıyor mu? Bunları nasıl hayata geçiriyorlar? İnsan Kaynakları (İK) uygulamalarındaki kritik adımları neler oldu? İK'nın iş yapış modeli nereye, nasıl evrildi? Türk iş dünyasının değerli İK liderleri yanıtladı...


Pegasus Hava Yolları İK Direktörü DİLARA OĞUR
Önceliğimiz, etkin ve sürdürülebilir bir operasyon
Esnek ve hızlı adaptasyon yetkinliği güçlü bir organizasyonuz. Dönemin getirdiği ihtiyaç ve şartları en etkin şekilde yönetmek adına temel çıkış noktamız, stratejik önceliklerimiz ve operasyonel gerekliliklerimiz oldu.

Önceliklerimizi ve aksiyonlarımızı haftalık periyotlarda ele aldığımız bu dönemde, fonksiyon yöneticilerimiz ile dirsek temasıyla çalışmak önemli. Salgın kaynaklı belirsizliklerin yanı sıra, havacılık sektörünün getirdiği regülasyonlara bağlı kural setleri ve çalışan/misafir deneyimi konuları da gündemimizde. Etkin ve sürdürülebilir bir operasyon için yeni çalışma kurallarından dijital dönüşüme kadar, değişime hızlıca adapte oluyoruz. Çalışanlarımızı eğitip geliştiriyor, şirketimizin stratejileri doğrultusunda esnekliği ve dönüşümü sağlayacak kaynakları, çalışanlarımız ile birlikte tasarlayarak hayata geçiriyoruz.

ODAĞIMIZ, DİJİTAL DÖNÜŞÜM 
İş gücünün dijital yetkinliklerini artırırken, esnek çalışma politikaları uyguluyoruz. Home-office çalışabilecek kadrolarımızın ofise geliş günlerini sınırladık. Gelenlerin sayısını da belirli bir oranın altında tutuyoruz. Çalışma hayatımızda nelerin değiştiğini ve bunların iş gücü planlamalarına etkilerini analiz ederek stratejilerimizi güçlendiriyoruz. Odağımız, dijital dönüşüm. Dolayısıyla çalışanları geliştirip onlara yeni yetkinlikler kazandırırken, online eğitimler ve seminerlerle çalışan deneyimini iyileştiriyor ve motivasyonu artırıyoruz. Regülasyonlar gereği yapılandırılmış teknik eğitimler ile zenginleştirdiğimiz eğitim platformlarımızın “online”a taşınması, sektörde yenilikçi uygulamalara imza atmamız için fırsat oldu. Dijital dönüşüm ve uzaktan çalışmanın hayatımıza bu denli girerken, kaynağımızı ve zamanımızı daha etkin ve verimli kullanacağımız farklı çalışma modelleri üzerinde de duruyoruz. Eski alışkanlıklarımızı kırdığımız bir dönemden geçiyoruz...

Novartis Grup Türkiye İK Direktörü DR. SENAY KIZILKAYA:
Yenilikçi insan kaynakları uygulamalarına sahibiz
Herkes için zor bir yıl oldu; ancak Novartis İlaç olarak senelerdir sürdürdüğümüz insan kaynakları uygulamalarımız ile yarattığımız güçlü kültürümüz sayesinde, pandemi dönemine de kolay uyum sağladık.

Novartis İlaç olarak, Avrupa ve Türkiye’den sonra dünya çapında da “Top Employers Institute tarafından” “En İyi İşveren” ödülü aldığımız için gurur duyduk. Bu, attığımız adımların sektörde fark yarattığının önemli bir göstergesi.

ESNEK ÇALIŞMA... 
Çalışanlarımız bizim en büyük değerimiz ve önceliğimiz. Novartis olarak, esnek çalışma modelini uzun yıllardır başarıyla uyguluyorduk. Salgının ülkemizde de görülmeye başlamasıyla birlikte ofis ve saha çalışanlarımız evden çalışmaya geçti. Yenilikçi insan kaynakları uygulamalarımız, esnek çalışma modelimiz ve dijital altyapı çözümlerimiz ile pandemi sürecinde de çalışanlarımızın iş süreçlerini etkin bir şekilde yürütebilmelerini ve bu sayede hastalarımızın tedavilerine kesintisiz ulaşabilmelerini sağladık. Aynı zamanda, bu dönemi fırsata çevirerek, çalışanlarımızın kariyer yolculuklarında yapılandırılmış programlarla onları desteklemeye devam ettik.

İGA Havalimanı İşletmesi İK Genel Müdür Yardımcısı NİHAT ÇUKURKAYA:
Esneklik ve hız, felsefemizin merkezinde yer alıyor
Esneklik ve hız, ajandamıza pandemi sonrası eklediğimiz bir kavram değil. Ne sektörümüzün dinamikleri ne de ortak değerler üzerine inşa ettiğimiz kültürümüz, bizlerin atalet göstermesine izin vermez.

Esneklik ve hız kavramları, felsefemizin merkezinde yer alıyor. Organizasyon yapımız ve onu destekleyen altyapımız bu yönde şekillenmiş durumda. Elbette bu, yapımızı ve sistemlerimizi gözden geçirmediğimiz anlamına gelmiyor! 

“DAHA İYİ NASIL OLURUZ?” ANLAYIŞI...
İGA olarak, sürekli “Daha iyi nasıl oluruz?” anlayışı içerisindeyiz. Son dönemde, insan kaynaklarının daha katılımcı bir yapıya kavuşturmasını gündemimize aldık. Değişim yönetimi prensipleri ışığında tüm olası senaryoları yönetimin her seviyesinde değerlendiriyoruz. Bir diğer önemli konumuz ise, esnekliğimizi bir adım daha ileriye taşıyacak genç yeteneklerden, operasyonlarımızda nasıl daha etkin faydalanabileceğimizin yollarını belirlemek. Yine son yıllarda daha yaygın kullanılan robotik süreçlerin İGA’da, İK süreçlerini nasıl kolaylaştırabileceği üzerinde tüm arkadaşlarımla birlikte kafa yoruyoruz.   

ÇALIŞANLAR İLE DAHA YAKIN TEMASTAYIZ 
Operasyon yöneticileri ve çalışanlar ile daha yakın temas halindeyiz. Eğitim ve gelişim faaliyetlerindeki öncelikleri, yeni dönem ihtiyaçları doğrultusunda gözden geçiriyoruz. İK self-servis uygulamalarını geliştiriyoruz. Mevcut süreçlerin basitleştirilerek yalnızca ideal çalışma şartlarında değil, her dönemde uygulanabilir olmasını sağlamayı amaçlıyoruz. İK analitiğininin verimi artıracak ve değer ortaya koyacak şekilde kullanımını öne çıkarıyoruz.

Divan Grubu İK Direktörü ÖZGÜR ŞAHİN:
Odağımız "Agile" çalışma ve dijital dönüşüm 
Projelerimizi “Agile Proje” standartlarına göre, profesyonel koçluk desteği de alarak yönetiyoruz. İK olarak, değişimde kritik roller üstleniyoruz.

Agile (çevik) çalışma ve dijital dönüşüm, odağımızdaki konular. Bu hususların, kurum kültürünün önemli bir parçası olması adına önemli çalışmalar yürütüyoruz. Daha esnek ve hızlı olmak, tüm liderlerimizin de önceliğinde. Şirket içi ihtiyaçlar, özel durumlar arasında matris yapılarda organizasyonel değişimler yaşayabiliyoruz. Bu süreçlerde çalışanlarımızın desteği, katkısı ve değişime olan destekleri en büyük gücümüz.

İK’NIN ROLÜ VE KATKISI DAHA KRİTİK HALE GELDİ
Covid- 19 ile birlikte uzaktan çalışmaya geçiş ve dijital çalışma, artık tüm organizasyonlar için zorunluluk haline geldi. Çalışan odağı her zamankinden daha ehemmiyetli. Uzaktan çalışmanın normalleşmeye başladığı günümüzde, iş özel yaşam dengesinde çalışanların verimlilikleri, bağlılıklarını, İK profesyonelleri çok yakından takip etmeli ve buna yönelik aksiyonlar almalı. Önemli kültürel değişimlerin yaşandığı, şirketlerin iş yapış modellerinin değiştiği, ürün ve hizmetlerin evrildiği, çalışanlar için de bu değişimlere uyumun çok önem arz ettiği bir aşamadayız. Bu noktada İK’nın rolü ve katkısı çok kritik. Şirketin ve organizasyonun değişiminde daha fazla liderlik rolü üstlenen, kurum kültürü ve değerlerini sürdürülebilir kılan, “Agile çalışma kültürü”nü oluşturan, veri analitiğinde güçlü, çalışanına yakın, bağlılığı yükselten bir İK olmak mecburiyetindeyiz.

Samsung Electronics Türkiye İK Direktörü SEMRA ERGİN:
Çalışanlarımızın tüm ik süreçlerini, aynı anda izleyebiliyoruz
Samsung ElectronIcs olarak, 2017 yılı itibarıyla “Global İK” İnovasyonu projemiz kapsamında tamamıyla onlIne bir altyapı sistemini hayata geçirmiştik. Dijital trendlere hâkimiyetimiz üst seviyede olduğu gibi, günümüzdeki dönüşüme de çok daha önceden hazırdık.

Esneklik kazanmak ve hızlı hareket etmek amacıyla online kanallar ile hem çalışanlarımıza hem de müşterilerimize farkındalık yaratacak fırsatlar sunduk. İK’daki dijitalleşme; iş süreçlerimize de esneklik ve hızın yanı sıra, tasarruf, verimlilik ve iş güvenliği gibi birçok konuda fayda getirdi. Tüm senaryolara karşı yol haritamızı, çalışma koşullarımızı Samsung global desteğiyle güncelliyoruz. İnsan odaklı bakış açımızı sürdüreceğiz ve hayatı kolaylaştırılacak uygulamalar ile çalışma arkadaşlarımızın yanında olmaya devam edeceğiz. 

TÜM İK SÜREÇLERİ DİJİTALE KAYDI
İK’nın iş yapış modeli, dijitalleşmeye bağlı olarak şekillendi. Biz de güçlü altyapımız ile bu değişime hızla adapte olduk. Tüm İK uygulamaları arasında etkileşimli, kişileri işe alımdan itibaren tüm süreçlere dahil ederek interaktif etkileşim sunan, güvenliği ve güvenilirliği global düzeyde olan bir platforma sahibiz. Biz dönüşümü, pandemiden çok önce başlatmıştık. 3 yıldır global uygulaması yapılan ve sürekli geliştirilen sistem ile çalışanlarımızın tüm İK süreçlerini aynı anda izleyebiliyoruz. Böylelikle başarı faktörleri, performans kriterleri, ölçme ve değerlendirme gibi parametreleri hızlıca güncelleyebiliyoruz. Bu da bize şeffaf, anlık ve doğru takip imkânı sağlıyor. 

ÇALIŞANLARA ÖZEL BİR SİSTEM
Samsung’un global ölçekte çalışanlarına özel bir sistem üzerinden online eğitim, kurs, sınav, toplantı ve webinar olanadığı sağlayan entegre e-eğitim ve iletişim sistemi Samsung U da biraz daha öne çıkan diğer platformumuz oldu. Entegre video konferans, e-eğitim/uzaktan eğitim, dijital eğitim ve ders yönetim sistemimiz ile birlikte LinkedIn ve Udemy ile iş birlikleri sayesinde sınırsız eğitim seçeneğine erişim, dakikalar içinde gerçekleşebiliyor.

Doğanlar Yatırım Holding İK Direktörü ELİF YILMAZ:
Ayrı binada çalışıyorken daha yakınız! 
Kriz durumlarında alınan kararları etkin uygulayabilen ve gerektiğinde inisiyatif alabilecek çevik organizasyonel yapılara ihtiyaç vardır...

Doğanlar Yatırım Holding olarak, organizasyon modelimizi küçük ve kendi hedeflerini belirleyen yüksek performanslı ekipler oluşturacak şekilde tasarlıyoruz. Ayrıca şirket içinde şeffaf bilgi akışını sağlayamak için sistemlerimizi sürekli geliştiriyoruz.

ZAMANIN RUHUNA AYAK UYDURUYORUZ
Tüm fonksiyonlarda olduğu gibi İK da zamanın olmasını istediği yöne doğru evrildi, bize de bu zamanın ruhuna ayak uydurmak kaldı. Dijitalizasyonun önemini ülke olarak anladık. “Mesaiye geç geldi, erken çıktı” bakış açısından bir anda hedeflerle yönetim, tüm süreçlerde girdiler ve çıktılara odaklanmaya evrildik. Aslında bu durum, birçok açıdan farklı anlayışlar kazandırdı. Özellikle kurum olarak çalışanlarımızın yanında olduğumuzu hissettirme, sosyal olarak, manevi olarak destek olma çabamız arttı. Kimbilir, belki ayrı binada çalışıyorken daha yakınız artık...

Arkas Holding İk Direktörü DR. ŞENGÜL ATALAY:
Anahtar kelimemiz, sürdürülebilirlik
Her geçen gün, bir öncekinden farklı ve dinamik akmaya devam ediyor. Bu akışın içinde kalabilmek için çevik yaklaşımımızı ve dijitalleşme araçlarımızı gözden geçiriyoruz. Süreçlerimizde bize hız kazandıracak projeleri önceliklendirerek uygulamaya koyuyoruz.

Değişimlerin hedefleri arasında, çalışanlarımızın hayatını kolaylaştırmak, dijitalleşme ile operasyon yükünü azaltmak, doğru bilgiye hızlı bir şekilde ulaşmak yer alıyor. 

DİNAMİK YAPILANMAYA İMKÂN TANIYORUZ 
Liderlerimize; iletişim, motivasyon ve iş-yaşam dengesi ile ilgili ajandalarında rehberlik ediyoruz. Bu dönüşüm sürecinde anahtar kelimemiz, sürdürülebilirlik. Tüm aksiyonlarımızın istikrarlı olup olmadığını gözden geçiriyor, en önemlisi de şirketimizin vizyonuna parelel olarak, müşterilerimize değer yaratacak adımlar olmasına özen gösteriyoruz. İhtiyaçlara, hızlı ve esnek bir şekilde cevap vermeye çalışıyoruz. Bu kapsamda yeni organizasyonel birimler kurarak veya proje grupları oluşturarak kendi içimizde dinamik yapılanmaya imkân tanıyoruz. 

ROLÜMÜZ DEĞİŞTİ
Pandemide döneminde İK olarak, kendimizi ciddi değişimlerin içinde bulduk. Öncelikle uzaktan çalışma modeline hem sistem olarak hızlı uyum sağladık hem de yönetici ve çalışma arkadaşlarımız için tam bir rehberliğe geçiş yaptık. Aslında rolümüzü biz tanımlamadık, kendiliğinden oluştu. Beraberinde ise şirketimizin, çalışanlarımızın ihtiyacı olan uygulamaları ortaya çıkardı. Uzun süredir İK’nın danışman/rehber rolü konuşulurdu; ama kimse bu kadar hızlı ve kapsamlı bir geçiş beklemiyordu. 
Ayrıca, online platformların etkinliği, eğitim ve gelişim uygulamalarımızın bu kanalları yoğun kullanımı, çok anlamlı bir değişimi de beraberinde getirdi. Karşılıklı/interaktif kullanım, karşılıklı motivasyonu ve paylaşımı artırdı. Bu akış sürekli, “anlık/günlük” ve karşılıklı birbirini besliyor...

Amgen Türkiye ve Gensenta İK Direktörü FİLİZ KOZCAĞIZ:
Dahiliyeti yükseltebildiğimiz bir iş yapış modeline geçtik
Daha esnek ve hızlı hareket etme konusu, pandemiden hemen önce de gündemimizdeydi. Salgınla birlikte bazı iş yapış modellerinin değişmesi ile bu düzenlemeleri planlayıp hayata geçirme ihtiyacımız daha da arttı. 

Hem İnsan Kaynakları ekibinden hem de diğer departmanlardan katılım sağlayan çalışanlarımız ile ihtiyaçlarımız ve öngörülerimiz doğrultusunda yeni çalışma modelleri ve yetkinlikler üzerine çalışıyoruz.

HIZLI VE ETKİN PLANLAMA
Bu dönemdeki en önemli değişiklik; işe alımdan, eğitim ve gelişime, performans yönetiminden kariyer planlamasına kadar tüm süreçlerimizi online ortama taşımak oldu. Bütün bu uygulamaları gerçekleştirirken, odağımız olan çalışan deneyimini en iyi şekilde yaşatmak kısmı her zaman önceliğimiz. Bu süreçte, organizasyonumuz içindeki bilgi ve deneyim paylaşımını artırarak, yeni uygulamaların gündeme alınmasını hem hızlı hem de etkin bir şekilde planladık. Bu sayede; daha hızlı karar alıp uygulamaya geçirebildiğimiz, çalışan deneyimine ön planda yer vererek dahiliyeti yükseltebildiğimiz bir iş yapış modeline geçiş yaptık. 

Vodafone Türkiye İk’dan Sorumlu İcra Kurulu Başkan Yardımcısı BÜLENT BAYRAM:
Her evin, bir ofise dönüşmesini hedefledik
Organizasyonumuzdaki yapısal değişikliklere, 6 yıl önce teknoloji fonksiyonları içinde kurduğumuz Agile takımlar ile başladık. Bugün, tüm şirketimizi kapsayan “Agile Çalışma Yöntemi” ile farklı uzmanlıklara sahip 10-12 kişilik ekipler, hiyerarşik olmayan bir düzende aynı amaç için bir arada çalışıyor.

“Squad” adı verilen ekiplerimiz, sorumluluk alanları ile ilgili başından sonuna hem yetkiye hem her türlü donanıma hem de bütçeye sahip. Agile, yalın ve hızlı olmaya, çabuk karar almaya, esnek olmaya dayanan bir sistem. 

HİBRİT ÇALIŞMA MODELİ...
Pandemi döneminde “Future Ready Squad” adıyla kurduğumuz 2 squad, Türkiye’nin her yerinden çalışacak müşteri hizmetleri organizasyonunu ve geleceğin hibrit çalışma modelini çalışmaya başladı. Müşteri hizmetleri ekiplerimizin çalışma modelinin uzaktan çalışma olacağını tespit ederek, bu modelin Vodafone’da da hayata geçmesini sağladılar. Yüzde 100 evden çalışma modeline geçerken, müşteri hizmetleri ekibimizin tüm Türkiye’nin ayakizini temsil etmesini, her evin bir ofise dönüşmesini hedefledik. 

ÇIKTI ODAKLI...
Tüm çalışanlarımızı ilgilendiren cesur bir adım atarak hibrit çalışma modeline geçme kararı aldık. Böylece, ofisimizi farklı kullanacağımız, çalışanlarımızın daha çok “çıktı odaklı” çalışarak kendi iş programlarını yönetmede tek yetkili olacakları bir dönem başladı. Bu kapsamda, hibrit çalışma şeklinden toplantı yönetişimine, yan haklardan ev-ofis ergonomi desteğine kadar her başlığı tek tek işleyip ürünler halinde çalışanlarımıza sunduk. 

Mikro Yazılım İK Direktörü GÖKÇE YARGAN:
Cesaret ve esneklik kurum kültürümüzün önemli yapı taşları
Son yıllarda işe alım ve diğer İK süreçlerimizi dijital platformlara taşıdık. Dolayısıyla geçiş döneminde zorlanmadık. Değişim sürecini oldukça verimli geçirdik.

Mikro Yazılım olarak, teknoloji ve yazılım dünyasının öncü oyuncularından biriyiz. Değişen dünyanın yeniliklerine kendimizi adapte ederek, sektörün lokomotif şirketlerinden biri olmaya sürdürüyoruz. Süreçlerimizin her aşamasında verimliliğini sorgulayarak ve daha fazla ölçümleyerek iyileştirmeler yaptık. Bu değişim cesareti ve esneklik, kurum kültürümüzün önemli yapı taşları olmaya devam edecek. 

HAFTADA BİR “İK İLE KAHVE SOHBETİ”
İK uygulamalarınızda en önemli değişik, tüm mülakatların “online” gerçekleşmesi oldu. Önceden mutlaka adayı ofise davet ediyor, onunla yüz yüze tanışıyorduk. Artık tüm işe alımları ve oryantasyonu “online” yapıyoruz. Ofisimizi görmeyen onlarca çalışanımız oldu. İK süreçlerimizi dijital platformdan ilerletiyorduk; ancak bu dönemde hissettiğimiz en büyük zorluk, ofis içerisindeki sosyalliğimizi kaybetmek oldu. Bunun için de online etkinliklerimizi ihmal etmedik. Haftada bir “İK ile Kahve Sohbeti”miz var.

Borusan Holding İK ve Kurumsal İletişim Grup Başkanı NURSEL ÖLMEZ ATEŞ:
Bütünsel bir dijitalleşme projesi başlattık
Pandemi öncesinde hem organizasyonumuza hem de “Borusan İnsan” altyapısı ve süreçlerine yaptığımız yatırımların karşılığını geri aldık.

Zamanın ruhu tüm şirketlere şunu söylüyor: “Süreçleri uçtan uca dijitalleştirerek manuel yükü azalt, yüzünü stratejik süreçlere dön ve organizasyonunu çevik bir bakış açısıyla dönüştür.” 

ZAMAN VE MEKÂNDAN BAĞIMSIZ İLETİŞİM...
“Borusan İnsan” olarak, 2019 yılında tüm İK süreçlerimizde bütünsel bir dijitalleşme projesi başlattık. Türkiye’nin ilk çok modüllü, bulut tabanlı ve çoklu şirkette aynı süreçler ile kullanılan altyapısını 2020’nin başında hayata geçirdik. Bunu besleyen bir diğer dijitalleşme yatırımımız, çalışan deneyimini destekleyici, yapay zekâ tabanlı “Borusan İnsan Chatbot” ve “Borusan İnsan Talep Sistemi” oldu. Yine tüm çalışan iletişim ve etkileşimimizi “Borusan İnsan Mobil Uygulaması”na taşıyarak çalışanlarımızla zaman ve mekândan bağımsız iletişim kurmaya başladık. Böylece, İK ekiplerimizi operasyonel yükten arındırırken, iş süreçlerimize önemli bir çeviklik, çalışan deneyimimize ise kesintisizlik sağladık. Bu sayede, zorlu Covid-19 dönemini, süreçlerimize en ufak bir olumsuz etkisi olmadan geçirdik. 

GELİŞİMİ, PANDEMİ DÖNEMİNİN MERKEZİNE TAŞIDIK 
Salgının getirdiği diğer önemli başlıkları, çevik bir şekilde ele almayı başardık. Tüm “Borusan İnsan” ekiplerimiz ile zorlu koşulları yönetirken, çok kritik olan yeni “Kariyer Yönetimi” sürecimizi uyguladık. “Borusan Akademi”nin yeni gelişim yöntemlerini tüm organizasyona duyurduk. Doğru hizalanmış süreçler, destekleyen bir dijital altyapı ve çevik bir “Borusan İnsan” ekibi ile tüm değişimleri mümkün kıldık. 

Yapı Kredi İK, Organizasyon ve İç Hizmetler Yönetiminden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı HAKAN ALP:
Süreçleri hızlı ve yalın hale getirilen ekipleri önceliklendiriyoruz
Şube ve genel müdürlük ekipleri için evden çalışmayı yaygınlaştırdık. Yapı Kredililerin verimli ve rahat çalışmalarını sağlamak, gelişimlerini desteklemek adına dijital araçları yoğun bir şekilde kullanıyoruz. Daha yalın ve daha hızlı hareket etmeyi sağlayacak yapılar için organizasyonumuzu düzenli gözden geçirip analiz ediyoruz.

Yeni dönemde daha hızlı hareket eden yetkilendirilmiş ekipler ve yönetsel roller için sorumluluk alanı geniş, karar alabilen güçlü liderler yaratmak önemli. 

DÖNÜŞÜM...
Süreçleri hızlı ve yalın hale getirilen ekipleri önceliklendirerek bu dönüşümü yönetiyoruz. Bu amaçla, işlerin tasarlanmasından yönetilmesine ve onaylanmasına kadar, tüm süreçleri online ortama taşıdık. İşlerimizi kolaylaştıran en büyük faktör ise e-imza. Bu sayede tüm onayları dijital ortamda verebiliyoruz. Çalışanlarımızın motivasyonlarına ve gelişimine yönelik tüm çalışmalarımız ile toplantıları da “online” yapıyoruz. Böylelikle ekiplerin birbirileriyle iletişim halinde kalmasını ve işlerin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlıyoruz. 

HIZLI AKSİYONLAR ALDIĞIMIZ KONULAR...
Uzaktan çalışmanın getirdiği çevrim çi toplantılar, değişen iş süreçleri ve İK uygulamalarında da ciddi çalışmalar gerçekleştirilmeli. Pandeminin en başından beri üzerinde düzenli çalıştığımız ve hızlı aksiyonlar aldığımız konuları şöyle sıralayabiliriz: Eğitimlerin hangi ortamda nasıl verileceği, işe alım süreçlerinin veya yönetici adaylarını belirlemeye yönelik değerlendirme merkezi uygulamalarının nasıl yapılacağı, ofiste dönüşümlü çalışılırken ekip ruhunun ve kurum kültürünün nasıl korunacağı, bu dönemde hangi yetkinliklerin önem kazandığı, hedeflerin nasıl verilip performansın nasıl yönetileceği... 

Kiğılı İk ve Kalite Yönetim Sistemi (Kys) Direktörü IŞILAY OKAY:
Stratejik, düşünen ve gelişime açık bir yapıya geçiyoruz
Rekabette söz sahibi olabilmek, çağın gerisinde kalmamak ve en önemlisi hayatta kalmak için değişmek zorundayız. Yani insan kaynaklarında, stratejik bakış açısına sahip olmalıyız.

Globalde rekabet üstünlüğü için işletmelerdeki insan kaynağının bilgisi, becerisi ve yeteneklerinden maksimum düzeyde yararlanılmalı. İşgörenlerin, işe dönük motivasyonlarının temin edilmesi için verimlilik artırılmalı. Geleneksel personel yönetiminden İK yönetimine doğru gerçekleşen dönüşüm, hızla değişen çevresel koşullar karşısında yetersiz kalıyor. 

ESNEKLİK VE HIZ...
Şirketlerde büyümenin yolu; dijitallik, esneklik ve ödüllendirmeden geçiyor. “İnsan Kaynakları Yönetimi” politikamız ile yeni bir vizyon belirledik. Stratejik, düşünen ve gelişime açık bir yapıya geçişi hedefledik. Esnek ve hızlı hareket etmeyi sağlamak amacıyla çevik organizasyon yapısını benimsedik. Esneklik ve hız; teknolojinin iyi kullanılması, üst düzey çalışanların liderlik becerilerine sahip olması, astlarını motive etmesi ve iletişim tarzıyla mümkün. Çalışanlarımıza çoklu görev, iş zenginleştirme ve takım çalışması konusunda teşviklerde bulunduk. 

Z KUŞAĞININ DİLİNİ ANLAMAK...
Çalışma hayatı, Z kuşağına indi ve onların dilini anlamak adına stajyer programları ve işe alımlarını gerçekleştirerek yeni nesil beyinler ile çalışıyoruz. Kuşak çatışmasının önüne geçmek adına, proaktif düşünce yapısına sahip, yerine göre esnek çalışanlar ile şirketimizde hızlı düşünüp karar alan ve uygulayan yöneticilerimiz ile varlığımızı idame ettiriyoruz.

Mey|Diageo İK Direktörü BİRSEN ÇEVİK AKGÜNLÜ:
Çalışma yaklaşımımızı tamamen yeniledik
Uzun süredir üzerinde çalıştığımız değişim projesi kapsamında, yeni bir çalışma yaklaşımı belirlemek, en öncelikli konularımızdan biri. Bu yenileme sürecinin arka planında, yeni dünya düzeninin getirdiği koşulların yanı sıra, çalışanlarımızın değişen ve gelişen beklentileri de yer aldı.

Çalışanlar, özellikle pandemi sonrasında “iş-yaşam dengesi”nden “iş-yaşam entegrasyonu”na doğru evriliyor, toplantı ve e-posta sayılarını azaltıp iş süreçlerini sadeleştirmek istiyor. Dijitalleşen iş yapış biçimiyle şeffaf iletişim ve güven ihtiyacı ise her zamankinden daha fazla ön plana çıkıyor. Biz de değişim projemiz kapsamında, tüm bu yeni koşulları da göz önünde bulundurarak “Yeni Bi’ Başlangıç” yaptık ve çalışma yaklaşımımızı tamamen yeniledik.

FELSEFE YOLCULUĞU...
Yeni çalışma yaklaşımımız; politikadan öte, bir felsefe. Bu felsefe yolculuğunda oluşturmaya çalıştığımız ekosistemi, çalışanlarımızla birlikte inşa etmek istedik; çünkü arkasındaki düşünce yapısının tüm çalışanlarca anlaşılması büyük önem taşıyordu. Bu nedenle farklı departmanlardan bir komite oluşturduk. Değişen ihtiyaçlar ve çalışanların geri bildirimleri doğrultusunda neler yapılabileceği üzerinde beraber çalışıp karar alan komite, bunları tüm şirketle paylaşıyor. Yapılan ve yapılacak uygulamalar da bu kararlara dayanıyor...

Logo Grup İnsan ve Organizasyonel Dönüşüm Başkanı HANDE YALGIN:
Dijital dönüşüm rehberiyiz; ama öncelikle içeriye odaklandık
Dijital dönüşüm, özellikle İK’da en önemli odak alanlarımızdan birisi. Yazılım alanında faaliyet gösteren ve çevikliğin temel bir yetkinlik olarak tanımlandığı Logo Grup’ta, çevik ve dijital öğrenme çalışmaları hız kazanmış durumda...

Pandemi süreciyle beraber, pek çok şirket uzaktan çalışmaya geçti. Biz de 2019 yılında hayata geçirdiğimiz dijital dönüşüm hamlemiz “Dijital Dönüşüm” parametrelerimizi 4 bacaklı (Dijital düşünce yapısı, Bilgi, Çeviklik ve Süreçler) bir model üzerine oturttuk. Logo Yazılım olarak, yeteneklerimizi bu çerçeve ile paralel bünyemize katmak ve yetiştirmek öncelikli amacımız. Logo olarak dışarıda da dijital dönüşüm rehberiyiz; ama öncelikle içeriye odaklandık. Önce kendimizden başladık, İK süreçlerimizi uçtan uca dijitalleştirdik, sürecin olgunluğunu belirledik. 

"LOGO LAPIS" SİSTEMİ...
LAPIS, Logo İK süreçlerine uyarlanarak uçtan uca dijitalleşme, çevik çalışma modeline geçiş, İK çıktılarının ölçümlenmesi ve verimlilik artışı sağlandı. Yazılım ve teknoloji geliştiren şirketlerin iş birimlerine verilen “ISO 15504 Level 5 Spice Organizasyonel Olgunluk Belgesi”ni, Türkiye’de ilk kez İK departmanı olarak alıyoruz. LAPIS ile ne kadar doğru bir adım attığımızı bir kez daha gördük ve çok mutluyuz. Dijital dönüşüm parametlerimizden olan çeviklik konusunda önemli bir yol aldık ve çalışmalarımıza yenilikçi bakış açımızla devam edeceğiz.