PERAKENDENİN KADIN CEO GÜCÜ

TÜRKİYE'DE PERAKENDE SEKTÖRÜNDE CİNSİYET DENGESİNDE DİĞER PEK ÇOK SEKTÖRÜN AKSİNE KADIN AĞIRLIĞI DİKKAT ÇEKİYOR. PEKİ PERAKENDE SEKTÖRÜNDE KADIN CEO GÜCÜNÜ NEREDEN ALIYOR? KADIN CEO'LARIN ODAKLARINDA NE VAR? KİĞILI CEO'SU SENA SUERDEM, EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET KONUSUNA DİKKAT ÇEKTİKLERİNİ SÖYLÜYOR. KOTON YÖNETİM KURULU ÜYESİ GÜLDEN YILMAZ, "EŞİTSİZLİKLER ÇÖZÜLMEDEN GÜÇLÜ MARKALAŞMA DA OLMAZ? DİYOR. SPORTIVE GENEL MÜDÜRÜ ZEYNEP SELGUR, KADINLARIN TÜKETİCİYİ DAHA İYİ ANLAMA, ADAPTASYON GİBİ PEK ÇOK GÜÇLÜ ÖZELLİĞİNİN KADINLARI PERAKENDE SEKTÖRÜNDE LİDER OLARAK DA ÖNE ÇIKARDIĞINI DÜŞÜNÜYOR. ATASUN OPTİK CEO'SU EVREN KUTLU, "EŞİTLİK İLKESİYLE HAREKET EDİYORUZ" DİYOR. BEYMEN CEO'SU ELİF ÇAPÇI, PERAKENDEDE KADIN LİDERLİĞİNİN GÜCÜNE, HEPSİBURADA CEO'SU NİLHAN ONAL GÖKÇETEKİN İSE KADIN LİDERLİĞİNİN YARATTIĞI EŞİTLİK FIRSATLARINA DİKKAT ÇEKİYOR.

Perakende dünyası trendlerine baktığımızda ajandalarda çoklu kanallarda satış, mağaza içi deneyim, kişiselleştirilmiş ürünler, doğrudan tüketiciye erişim, ödeme sistemlerindeki yenilikler, sürdürülebilirlik gibi önemli ve öncelikli başlıklar, ürün yelpazelerini geliştirip güncellemek, müşteri deneyimlerini iyileştirecek yenilikler yapmak gibi ana odaklar bulunuyor. Yeniliklerin, çeşitliliğin en çok olduğu “retail is detail” yani “perakende detaydır” söylemiyle örtüşmüş perakende, -tesadüf hiç değil- yüzde 48 ile kadın çalışanının en yüksek olduğu sektör.

Malum, iş dünyasında toplumsal cinsiyet eşitliği ve çeşitlilik çalışmaları en öncelikli konuların başında. Perakendeyse yetenekli kadın iş gücünü çekmeyi ve elde tutmayı; bilgi, tecrübe ve eğitim desteği vererek kadın çalışanların itibarlarını yükseltmeyi ve kadın lider sayısını artırmayı misyon edinen endüstrilerin başında geliyor. Ayrıca perakendede kadınların yönetim kurullarındaki temsil oranı da diğer sektörlere göre daha yüksek. Perakende kendi etrafında girişimci kadın ekosistemini de besliyor ve geliştiriyor. Gelin birlikte perakendedeki kadın liderler ile konuyu değerlendirelim.

BEYMEN CEO’SU ELİF ÇAPÇI
“Perakendede kadın liderliği güçlüdür”
“Her ne kadar halen eşitlik için gidilecek yolumuz olsa da perakende sektörüyle gurur duymamız için pek çok sebepten biri de kadınların liderliğinin güçlü olduğu bir sektör olmasıdır.”

Ülkemizde perakende sektörü bugün geldiği nokta itibarıyla ekonomik büyümenin itici güçleri arasında. Çok değerli markalarımız var. Mağazacılıkta çok güçlüyüz. Önemli ölçekte istihdam yaratan ve istihdamı sürekli destekleyen bir sektörün temsilcileriyiz. Bu sektörün büyümesine, güçlenmesine katkı sağlayan, emek veren kadın ve erkek tüm çalışma arkadaşlarımızı bu vesileyle kutluyorum. Ne mutlu ki ben de bu sektörün kadın liderleri arasında yer alıyorum. Kadınların yaşamın her alanında güçlenmesinin ekonomik ve toplumsal kalkınmayı hızlandıracağını yapılan tüm araştırmalar ve projeksiyonlar ortaya koyuyor. Perakende; doğası itibarıyla eşitlik meselesini iş süreçlerine yansıtabilmeyi başarmış sektörlerden biri. Her ne kadar halen eşitlik için gidilecek yolumuz olsa da perakende sektörüyle gurur duymamız için pek çok sebepten biri de kadınların liderliğinin güçlü olduğu bir sektör olmasıdır.

“KADIN LİDERLERİN ÖNÜNÜ AÇMALIYIZ”

Perakende çok detaylı, insan odaklı, hızlı ve dinamik bir sektör. Zamanın ruhunu okumayı gerektiren, hatta zamanın bir adım önünde koşmayı mümkün kılan bir sektörün temsilcileriyiz. Her yaşam ve her yolculuk kendine özgü. Doğal olarak liderlik özellikleri de farklılık gösteriyor. Ancak şunu özellikle ifade etmek isterim ki sadece perakende de değil ekonomiye yön veren tüm sektörlerin kalkınmaya pozitif etkisini hızlandırmak için kadınların iş gücüne katılımını desteklemeli ve kadın liderlerin önünü açmalıyız.

“AJANDAMIN ÜST SIRALARI”

O kadar hızlı bir dünyada yaşıyoruz ki; ajandalarımız hep çok yoğun ve çok hızlı değişebiliyor. Ancak ajandamın üst sıralarındaki maddeleri özetlemem gerekirse Beymen Group’taki çalışma arkadaşlarımın güçlenerek gelişmesi ve ekiplerimiz, öncelikli gündemim. Mağaza büyüme ve renovasyon projelerimizle yeni butik açılışlarımız da hep gündemimde. Türkiye, lüks pazarı açısından güçlü bir ülke ve biz de Beymen Group olarak çok ayaklı bir iş yapıyor olmamızın da getirdiği esneklikle 2024’te de güçlü finansal yapımızı koruyarak grubumuzu büyütmeyi ve güçlendirmeyi hedefliyor, bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

2024 hedeflerimizden biri lüks kavramının içine gastronomi ve sanatı da ekleyerek, lüksü bir deneyime dönüştürmeyi sürdürmek. İstanbul’daki Zorlu ve İstinyePark başta olmak üzere güçlü mağazalarımızı büyüterek geliştiriyor, lüks deneyim merkezleri haline getiriyoruz.

“SONSUZ FIRSATLAR VAR”

“KENDİMİZİ BAŞTAN YARATIYORUZ” İşin doğası itibarıyla sürekli kendimizi baştan yaratmamız gereken bir sektörde faaliyet gösteriyoruz. Lüks de moda da içinde bir yandan inanılmaz hızlı olmayı gerektirirken diğer yandan sonsuz fırsatlar barındıran büyülü bir dünyayı temsil ediyor. Zamanın ruhunu okumak da onun bir adım önünde olmak da çok önemli.

“YOLCULUĞU İNŞA ETMEK ÖNEMLİ” İnsanın yaptığı işi sevmesinin, hayatının tamamını etkileyen bir yanı olduğunu düşünüyorum. Bunun yanı sıra iyi ekiplerle çalışmak, emek vermek, verilen emeğin değerini bilmek ve sürekli gelişim içinde bu yolculuğu inşa etmek de çok önemli. Ekipçe hep beraber ortaya koyduğumuz performansın sonucunda hedeflerimize ulaşmak ve bu esnada karşılıklı olarak birbirimize değer katmak, yaptığımız işi daha da anlamlı hale getiriyor.

“PERAKENDEYİ ÇOK SEVİYORUM” Ben hayatı kendimize sınırlamadan, önyargıları bu sınırların çerçevesi yapmadan, inanarak, güvenerek, korkmadan cesaretle üstüne giderek çalışmayı tercih eden ve perakende sektörünü çok seven bir profesyonel olduğumu söyleyebilirim.

KİĞILI CEO’SU SENA SUERDEM
“Kumaşımızda eşitlik var”
“Ücretlerdeki fark, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini her geçen gün daha da derinleştirirken, kadınların ekonomik özgürlüğüne kavuşması, dolayısıyla toplumsal refaha ulaşılması da daha zorlaşıyor. Kiğılı olarak eşitlik vurgusu yapmaya çalışıyoruz çünkü kumaşımızda eşitlik var.”

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) Küresel Ücret Raporu 2022/23 verilerine göre Türkiye, OECD ülkeleri arasında kadın erkek arasında yüzde 17,4 ile en yüksek saatlik kazanç farkı olan 5’inci ülke. OECD verilerine göre ülkemizde aynı iş ve pozisyona sahip kadınlar, erkeklere göre yüzde 20 daha az kazanıyor. Ücretlerdeki bu fark, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini her geçen gün daha da derinleştirirken, kadınların ekonomik özgürlüğüne kavuşması, dolayısıyla toplumsal refaha ulaşılması da daha zorlaşıyor.

“EŞİT ÜCRET VE EŞİT HAKLARA İNANIYORUZ”

Son yıllarda, özellikle toplumsal cinsiyet eşitsizliğine odaklanan farkındalık projeleri hayata geçiriyoruz. Bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ekonominin hayatın temelini oluşturduğu bilinciyle cinsiyete bağlı ücret eşitsizliğine dikkat çekip farkındalık yaratmayı hedefledik. Bu amaçla Kiğılı olarak özel üretim denim pantolonlarımızın ceplerini yüzde 20 oranında büyüterek “Eşitlik Cepte Başlar” manifestosunu işledik. Manifestomuzda “Biz eşit bir toplum yapısı için eşit ücret ve eşit haklara inanıyoruz. Bu nedenle eşitlik cepte başlar diyor, aradaki ücret eşitsizliğine yüzde 20 daha büyük ceplerle dikkat çekiyoruz. Çünkü Kiğılı olarak her zaman kadın emeğine hak ettiği değerin verilmesi gerektiğini savunuyor, bu nedenle ‘Aynı işe aynı ücret’ konusunda toplumsal farkındalığın artmasını hedefliyoruz” diyoruz.

“AYRIMCILIĞIN TEMELİNDE ÖN YARGILAR VAR”

Kadın ve erkeğe eşit değer veren toplumlar daha güvenli ve sağlıklıdır. Türkiye’de kadınlara ve kız çocuklarına yönelik ayrımcılığın temelinde derin köklere sahip ön yargılar yer alıyor. Bugüne kadar yaptığımız çalışmalarla bu ön yargılarla mücadele etmeye ve eşitlik vurgusu yapmaya çalıştık. Çünkü Kiğılı olarak kumaşımızda eşitlik var. Yıllardır 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle eşitliğe dikkat çeken kampanyalar yürüttük. Bu yıl eşit bir toplum yapısı için eşit ücret ve eşit haklara olan inancımızla cinsiyete bağlı ücret eşitsizliğini görünür kılacak bir kampanyayla farkındalık oluşturmayı amaçlıyoruz. Kadın emeğinin hep birlikte kalkınmanın anahtarı olduğunu biliyoruz. Bu düşünceyle, Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) ile de iş birliği yapıyoruz. Daha eşit bir gelecek için çalışmaya devam edeceğiz.

“FARKINDALIK PROJELERİ HAYATA GEÇİRİYORUZ”​​​​​​​

“EŞİTLİK CEPTE BAŞLAR” Toplumsal cinsiyet eşitliğini odağımıza alarak ses getiren farkındalık projelerini hayata geçiriyoruz. Bu yıl ücret eşitsizliğini gündeme taşımaya karar verdik ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde “Eşitlik Cepte Başlar” projemizle kadın-erkek arasındaki ücret eşitsizliğine özel üretim denim pantolon ceplerini büyüterek dikkat çektik.

MAĞAZADA EL EMEĞİ Ayrıca, kadınların güçlenmesine ve toplumsal dönüşümlerine katkı sağlamak amacıyla Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) ile iş birliği yaparak kadınların el emeği mendil ve bileklikleri mağazalarımızda satışa sunduk. Böylece üreten kadınlara kaynak sağlamayı hedefliyoruz.

KOTON YÖNETİM KURULU ÜYESİ GÜLDEN YILMAZ
“Eşitsizlikler çözülmeden güçlü markalaşma da olmaz”
“Koton olarak eşitlikçi toplumsal yapıya katkı sunmayı marka kimliğimizin en belirleyici unsurlarından biri olarak kabul ediyoruz.”

Kadınların ülke kalkınmasındaki rolü yadsınamaz. Toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinde öncü rol üstlenen, değer zincirinin her aşamasında kadının etkin olması gerektiğini savunan bir şirketiz. Koton olarak eşitlikçi toplumsal yapıya katkı sunmayı marka kimliğimizin en belirleyici unsurlarından biri olarak kabul ediyoruz. Duruşumuzla, faaliyetlerimizle, kadın-erkek birlikte sahiplendiğimiz değerlerimizle ‘Daha güçlü yarınlar için daha güçlü kadın’ diyoruz.

BİLİNÇLİ VE KARARLI BİR TERCİH

Bugün yüzde 72 kadın çalışan oranı, yüzde 54 kadın yönetici oranımızla hem sektörümüzde hem iş dünyasının genelinde ‘kadın dostu şirketler’ araştırmasında en önlerde yer almamız tesadüf değil, bilinçli ve kararlı bir politikanın sonucu. Çünkü bize göre hayatın her alanında kadın temsiliyle ilgili eşitsizlikler çözülmeden, sürdürülebilir bir ekonomik kalkınma, sağlıklı bir toplumsal yaşam ve nihayetinde güçlü bir markalaşma yolculuğu mümkün değil. Koton, politikaları, uygulamaları ve bağlı olduğu inisiyatifler aracılığıyla toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesine sürekli ve tam destek vermeye devam ediyor. Türkiye’nin WEPs imzacısı ilk şirketlerinden biriyiz. Yönetim kurulumuz tarafından imzalanan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Politikası ile kadınlara eşit fırsatlar sunan bir iş veren olmayı taahhüt ediyoruz. Koton Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesi bu anlayışı sürdürülebilir kılmak için çalışmalarını sürdürüyor.

“KADINLARIN GÜÇLENDİRİLMESİNDE KARARLIYIZ”​​​​​​​
ÖNCELİK DEZAVANTAJLILARA
Yürüttüğümüz toplumsal projelerde dezavantajlı gruplara öncelik vererek, kadının güçlendirilmesi çalışmalarında kararlılık, tutarlılık ve süreklilik arz eden bir duruş sergiliyoruz. Alanında model olmuş el emeği ve ev kadınları projeleriyle kadınların ekonomik ve sosyal hayata katılmalarını tüm gücümüzle destekliyoruz.

EĞİTİM BURSU Türk Eğitim Vakfı ile birlikte oluşturulan Bir Kadın Dünyayı Değiştirebilir etki ve dayanışma burs fonuyla da depremden etkilenen 200 kız öğrencinin eğitim hayatları boyunca yanlarında oluyor; mentorluk, kariyer planlaması gibi farklı destek programları geliştiriyoruz.

YENİ BAKIŞ AÇISI Koton Moms programıyla, ebeveynliğe hazırlanan ve yeni anne olmuş Koton kadınlarını destekliyor. Kadın çalışanlarını iş yaşamında destekleyen regl izni uygulamasıyla hem sektöre hem iş dünyasına yeni bir bakış açısı kazandırıyor.

SPORTIVE GENEL MÜDÜRÜ ZEYNEP SELGUR
“Kadınlar tüketiciyi daha iyi anlıyor”
“Perakende sektöründe kadın yöneticiler olarak tüketici eğilimlerini, alışveriş tercihlerini sanırım çok daha iyi anlayıp analiz edebiliyoruz. Çok sesliliği duyma yeteneği, iş birliğine açık olma durumu, mentorluk becerisi, değişime adaptasyon ve esneklik de kadınları perakende sektöründe öne çıkarıyor.”

İş dünyasında çeşitliliğe ve kapsayıcılığa inanıyorum. Kadın liderlerin varlığı da cinsiyet eşitliğinin ve kapsayıcılığın bir ifadesi. Kadın ve erkek liderlerin farklı bakış açılarına sahip olduklarını düşünüyorum. Özellikle perakende sektöründe kadın yöneticiler olarak aynı zamanda birer müşteri olduğumuzu da göz önüne aldığımızda tüketici eğilimlerini, alışveriş tercihlerini sanırım çok daha iyi anlayıp analiz edebiliyoruz. Çok sesliliği duyma yeteneği, iş birliğine açık olma durumu, mentorluk becerisi, değişime adaptasyon ve esneklik de kadınları perakende sektöründe öne çıkarıyor.

“SPOR ENDÜSTRİSİNDE TEK KADINIM”

Öte taraftan içinde yer aldığım spor endüstrisi esasen erkek egemen bir yapıya sahip. Bu sadece ülkemizde değil dünyada da böyle. Son yıllarda her ne kadar kadınların spor alanındaki varlığı ve etkisi artmaya başlamış olsa da uluslararası markaların toplantılarında, tepe yönetici seviyesinde senelerdir tek kadın olarak yer alıyorum. Zamanla bunun da kırılacağına inanıyorum. Kadınların toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak için aktif bir şekilde çalışma hayatında yer almasının, liderlik rolüyle görünür olmasının toplumsal dönüşüm ve değişime öncülük edeceğine inanıyorum. Cinsiyetten bağımsız yetkinliğin ve liderlik vasıflarının ön planda olmasını savunuyorum.

“BASİT, SADE, HIZLI VE İCRACIYIM”​​​​​​​
GÜVENİ TAM
Kendine güvenen, ekibine güvenen, yaptığı işe güvenen bir yöneticiyim. Basit, sade, hızlı ve icracı kelimelerinin yönetim şeklimi ifade ettiğini söyleyebilirim. Şirketin 6 ay ile 1 yıl içindeki yol haritası için çalışmak; günü değil, ileriyi planlamak, hissedar ve yatırımcı ilişiklerini yönetmek, müşteri sadakati, perakendede hızlı büyüme her daim öncelikli ajandam.

AGRESİF BÜYÜMEYE DEVAM Perakendedeki büyüme stratejimiz 2024’te hız kesmeden devam edecek. 2024’ü 35 mağazaya ulaşmış bir şekilde kapatacağız. Teknolojik yatırımlarımız sürecek. Sonuç olarak aktif sporun lider markası olmayı sürdüreceğiz ve agresif büyümeye devam edeceğiz.

HEPSİBURADA CEO’SU NİLHAN ONAL GÖKÇETEKİN
“Kadın girişimci kurdu, kadın ceo yönetiyor”
“Nasdaq Teknoloji Borsası’ndaki bir kadın girişimci tarafından kurulmuş, bir kadın CEO tarafından yönetilen en büyük şirketiz. Çalışan gücümüzün yarısını da kadınlar oluşturuyor. Ülkemiz açısından, ülkemizi dünyaya tanıtmak adına önemli bir rol üstleniyoruz ve bununla gurur duyuyoruz.”

Hepsiburada olarak Birleşmiş Milletler 68. Kadının Statüsü Komisyonu (CSW68) kapsamında New York, ABD’de düzenlenen toplantılarda kadın girişimciliğini ve kadınları güçlendirmeye yönelik çalışmalarımızı anlattık. Toplantılarda 2017 yılından itibaren sürdürülen Girişimci Kadınlara Teknoloji Gücü programı ve 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından deprem bölgesindeki kadın girişimcileri de desteklemeyi amaçlayan Deprem Bölgesine Ticaret ve Teknoloji Gücü programımızı uluslararası kamuoyuyla paylaştık. CSW68 programı kapsamında KAGİDER ile de bir etkinlik düzenledik. Hepsiburada’nın depremden etkilenen kadın girişimcilerin ve kadın kooperatiflerinin tekrar ayağa kalkması ve bölge ekonomisinin tekrar inşa edilmesi için kadınlara verdiği destekleri ve iyi örnekleri dünyayla paylaştık.

“NASDAQ TIMES’TAN KUTLADI”

Nasdaq Borsası da Hepsiburada'nın kadın girişimcilere verdiği desteği Times Meydanı’nda kutladı. Nasdaq Borsası’nın Times Meydanı'ndaki dijital panolarında, Hepsiburada ve Türk bayrağı görselleriyle “Nasdaq, kadınların güçlendirilmesine yönelik çığır açan çalışmalarından dolayı Hepsiburada’yı tebrik ediyor” mesajı yayımlandı. Nasdaq’ın kutlama mesajından bir Türk şirketi olarak çok mutlu olduk. Hepsiburada olarak ülkemizi Nasdaq Teknoloji Borsası'nda gururla temsil ediyoruz. Nasdaq Teknoloji Borsası’ndaki bir kadın girişimci tarafından kurulmuş, bir kadın CEO tarafından yönetilen en büyük şirketiz. Çalışan gücümüzün yarısını da kadınlar oluşturuyor. Ülkemiz açısından, ülkemizi dünyaya tanıtmak adına önemli bir rol üstleniyoruz ve bununla gurur duyuyoruz. Bugün de bayrağımızı Times Meydanı'nda dalgalandırıyoruz.

“50 BİN KADIN GİRİŞİMCİYE ULAŞTIK”​​​​​​​
KADIN EMEĞİ GELECEĞİN TEMELİ
Hepsiburada 2017 yılından bu yana yürüttüğü programlarla 50 bine yakın kadın girişimciye ulaştı. Deprem bölgesindeki girişimci kadınlara Deprem Bölgesine Ticaret ve Teknoloji Gücü programımızla önemli destekler veriyoruz. Örnek gösterilen bu çalışmaları da anlatmak için CSW68 toplantılarına katıldık. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle Birleşmiş Milletler Kadın Kolu ve KAGİDER iş birliğiyle 'Kadının Emeği, Geleceğin Temeli' projesini hayata geçirdik. Depremden etkilenen kadınlar tarafından üretilen ürünleri bir destek kutusu olarak hiçbir ticari amaç gütmeden Hepsiburada’da satışa sunduk.

“5 BİN KADIN HEDEFLİYORUZ” 6 Şubat depremlerinin ertesi günü binlerce çalışanımızla birlikte bölgeye gittik ve bölgedeki kadın girişimcilere yönelik özel merkezler açtık. Muhteşem kadın girişimcilerimiz var ve depremin yaralarını Hepsiburada ile beraber sarıyorlar. Şu anda bölgede 3 bin 300 kadına ulaştık. Bu sayıyı 5 bine çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye genelindeyse 2030 yılına kadar 120 bin kadın girişimci yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bir kadın girişimci, etrafında yaklaşık 5-6 kişiye istihdam, 20'ye yakın kişiye pozitif sosyal etki sağlıyor. Bu konuda çok heyecanlıyız ve aralıksız çalışıyoruz.

ATASUN OPTİK CEO’SU EVREN KUTLU
“Eşitlik ilkesiyle hareket ediyoruz”
“Toplumsal cinsiyet eşitliğini odağımıza aldık. Kadın çalışan oranlarımızla sektörümüzün öncü kurumları arasında yer alıyoruz. Çalışanlarımızın yüzde 55’i, yöneticilerimizin de yüzde 41’i kadınlardan oluşuyor. Kurum kültürü anlayışımızın bir parçası olarak eşitlik ilkesiyle hareket ediyoruz.”

Toplumsal cinsiyet eşitliği alanında yaptığımız çalışmalarla sektörümüzün öncü kurumları arasında yer alıyoruz. İnsan kaynakları politikası kapsamında, cinsiyet dengesini önceliklendiren Atasun Optik’te çalışanların yüzde 55’i kadınlardan oluşuyor. Yönetimde de kadın çalışan oranlarını üst seviyede tutan şirketimizin yöneticilerinin yüzde 44’ünü, yönetim kurulununsa yüzde 33’ünü kadınlar oluşturuyor. Fırsat eşitliğinin ve kadınların toplumsal hayata katılım oranlarının önemine dikkat çekmek isterim. Atasun Optik’in istihdam politikasında bu konu öncelikli bir alan.

DÜZENLİ ÜCRET ANALİZİ

Atasun Optik olarak dünyanın her anlamda gelişmesi için cinsiyet ayrımı yapmadan herkese eşit fırsatlar sunulmasının, kurumların en önemli görevlerinden biri olduğuna inanıyoruz. Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunu sorumluluk alanımız olarak görüyor ve işe alım sürecinden başlayarak istihdam süreçlerimizi bu bilinçle yürütüyoruz. İşe alım süreçlerinde eşit ve adil bir yaklaşımla hareket etmemizin yanı sıra, kadın çalışanlarımızın çalışma hayatındaki deneyimlerinin de aynı şekilde devam etmesini çok önemsiyoruz. Bu doğrultuda terfi, ücret ve yan haklar gibi tüm süreçlerde eşitlik ilkemize göre hareket ediyoruz. İş hayatında sıklıkla karşılaşılan ücret eşitsizliğini çözmek için önemli adımlar atıyor, düzenli olarak kadın ve erkek çalışanlarımızın ücret analizlerini yapıyoruz.

“KADINLARLA GÜÇLÜYÜZ”

Atasun Optik’te cinsiyet ve fırsat eşitliğine dair pek çok çalışma yürütüyoruz. Destek ofis ve mağazalarımızdaki kadın çalışanlarımızdan oluşan “Atasun Optik Kadınlarıyla Güçlü” proje grubumuz var. Proje grubumuzla, kadınlar arası paylaşımlardan mentorluk, çeşitlilik ve kapsayıcılık konularında eğitim programlarının oluşturulmasına ve kişisel koçluk atanmasına kadar pek çok sürdürülebilir çalışma gerçekleştiriyoruz. Şiddetin dilden başladığını vurgulamak üzere geliştirdiğimiz “Bir de Buradan Bak” manifestomuzla da önemli bir farkındalık yaratıyoruz. Pek çok farklı kurumla yaptığımız iş birlikleriyle toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı eğitim ve seminerlerde yer alıyoruz. Önümüzdeki süreçte de bu alandaki proje ve çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

“EĞİTİMDE FIRSAT EŞİTLİĞİ GÜNDEMİMİZDE”
Bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Türk Eğitim Vakfı (TEV) ile iş birliği yaptık. Yalnızca iş hayatında değil ülkemizin aydınlık geleceği olan gençlerimizin de eşit fırsatlara sahip olması için çalışmalar yapıyoruz. Bu yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında eğitimde fırsat eşitliğine katkı sağlamak adına tüm çalışanlarımız adına TEV ile iş birliği yaparak, maddi imkanı kısıtlı üniversite öğrencilerine destek olduk.