MARKALAŞTIRMAK, ŞARK KURNAZLIĞIYLA OLMAZ!

Güven BORÇA

Dünyada ekonomik ve politik ortam giderek geriliyor, işler zorlaşıyor. Böyle bir dünyada ekonominiz zayıfsa sıkıntıya girmeniz daha kolaydır.

Türkiye’nin ilk ‘Marka Danışmanı’ kartvizitini 1997’de ben bastım. O güne kadar ülkemizde böyle bir meslek yoktu, benimle tanımlanmış oldu. Birkaç sene serbest danışmanlık yaptıktan sonra ‘Markam’ı kurdum ki o da Türkiye’nin ilk marka danışmanlık şirketidir. Arkadan onlarca arkadaşım kendileri veya topluluklarıyla bu işe girdiler ve bir sektör olma yolunda ilerliyoruz. 2014’te de ‘Marka Danışmanları ve Yöneticileri Derneği’ni hayata geçirdik. Markalaşmanın ve katma değer yaratmanın ülkemiz için önemini ortaya koyan önemli girişimlerden oldu. 

BU TOPRAKLARDAN DÜNYA MARKASI ÇIKAR MI?

2002’de yayımlanan ‘Bu Topraklardan Dünya Markası Çıkar mı?’ başlıklı kitabım da bu bilinçlenmeye katkıda bulundu. Yine aynı dönemde ortaya çıkan ve desteklediğimiz ‘Turquality’ destek programı da markalaşmanın devlet politikası haline gelmesini sağladı. Türkiye kendi değerlerini markalaştırmak, yarattığı katma değeri artırma konusunda giderek bilinçlendi ve aynıyla devam ediyor. Türk markaları global arenada etkinliğini artırdıkça çorbada tuzumuz olduğu düşüncesiyle gururlanacağız elbette…

OYUN KURAN, YÖNETEN ÜLKE…

Türkiye’nin dünyada oyun kuran, yöneten ülkelerden biri olmasını çok isterim. Bunun olabileceğine de inanırım. Neticesinde yüzyıllar boyunca dünyaya hükmetmiş bir neslin torunlarıyız. Ancak bunun kolay olmadığı da açık. Oyun kurabilmek için istikrarın, bütçe dengesinin ve gayrimenkul yatırımlarının daha fazlasına ihtiyacımız var. Bir başka deyişle bina, yol, köprü, havalimanı yaparak dünyaya kafa tutamazsınız. “Üçüncü köprüyü ve havalimanını yaptığımızı gören global güçler, Gezi kışkırtmasıyla dünya devi olmamızı engelledi” lafı ise en hafif deyimiyle popülizmdir. Tam tersine, yapacağınız her köprü ve otoyol, küresel emperyalizmin hoşuna gider. Konuyu merak edenler John Perkins’in ‘Bir Ekonomik Tetikçinin İtirafları’ kitabını okuyabilirler.

PAZAR YARATMAK ZOR İŞTİR

Dünyada ekonomik ve politik ortam giderek geriliyor, işler zorlaşıyor. Böyle bir dünyada ekonominiz zayıfsa sıkıntıya girmeniz daha kolaydır. Markalarınız, şirketleriniz faaliyet gösterdikleri pazarlarda vazgeçilmez durumdaysa dünyaya kafa tutarken daha rahat olursunuz. Dünyada oyun kurmak, pazar yaratmak zor iştir. Önkoşul olarak da birlik ve ekonomik güç gerektirir.

BU NE PERHİZ, BU NE LAHANA TURŞUSU

Hal böyleyken, uzun yıllardır danışmanlık yaptığım Türkiye iş dünyasındaki hâkim yaklaşımın ‘taktik’ seviyede olduğunu görüp “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” demekten kendimi alamıyorum. Şark kurnazlığı, Karadeniz kolaycılığı ve Orta Anadolu ucuzculuğu ile olmaz bu işler! Eğer oyun kurmak istiyorsak öncelikle taktik seviyenin bir üstüne, yani ‘stratejik’ seviyeye çıkmamız gerekir. Önce hedefler koyup stratejik davranacağımız, sonra da oyun kuracağımız günlerin hayaliyle…

Yazarın 1.01.2019 00:00:00. Tarihinden Önceki Yazıları