SAHİ SEN İTİBARINI NEREDEN ALIYORSUN?

GYY Seyfettin Bayram

Kıymetli hocam Salim Kadıbeşegil'le yollarımız yıllar önce kesişti. O gün bugündür kendisini yılda 4 kez, her mevsimin ortasında yaşamını sürdürdüğü Alaçatı'da ziyaret ediyorum.

Geçtiğimiz ayın sonunda bahar buluşmamızı yaptık. Bu kez son kitabı “Ahlâkı ve Gezegeni Tükettik Gelmez Yola gidiyoruz!” hakkında uzun uzun sohbet ettik. Hem yılların dostluğunun hem BusIness LIfe’taki kurumsal itibar konularımıza ettiği rehberlikle bizi tüm yayınlardan farklılaştırmasının hakkını ödeyemem. Ama benim için imzaladığı kitabı elime aldığımda benim de Salim Hocam için ne ifade ettiğimi anladım.

Ve hem kendimle hem bu topraklarla gurur duydum.

Şöyle demişti Salim Kadıbeşegil kitabını imzalarken: “İtibarının hammaddesini Anadolu kültüründen alan Sevgili Seyfettin Bayram’a dostlukla…”

 

Peki ya 100 yıl sonra?

"Peki ne demek istediniz hocam?" dedim. "Bana nasıl bir ödev verdiniz?" Cevabı aynen şöyle kısa ve net oldu: “Yamuk yapmayacaksın.” Ben de kendisine bir söz verdim. Anadolu kültürünün bir temsilcisi olarak yanlış yollara girmeyeceğime ve doğruluğu, dürüstlüğü temsil edeceğime dair.

Peki bunları neden anlatıyorum?

Aslında değerli hocamın yeni kitabının özü de buna dair. Keskin bir insanlık eleştirisi olarak yorumlayabileceğim “Ahlâkı ve Gezegeni Tükettik Gelmez Yola Gidiyoruz” yayınlandı. Kadıbeşegil, kitabında adeta insanlık tarihinin bir özetini yazmış ama yetinmeyip fütürist bakış açısıyla günümüzden 100 yıl sonrasına bakmış.

Yapay zekadan medet uman insanlık!

Tarım devrimiyle birlikte düğmeleri yanlış iliklemeye başlamış olan insanlık, kendisi ve bu gezegendeki tüm canlılar için bir “kötülükler piramidi” inşa etmiş. Şimdi zirvede, aşağı bakıyor ve işin içinden nasıl çıkacağını bilmiyor. “Yapay zekadan” medet umuyor! Kadıbeşegil, içinden geçmekte olduğumuz dönemde gündemin en üst sıralarındaki sürdürülebilirlik masallarının etrafında da geniş bir tur atıyor. Sıfır atık, sosyal raporlar, kurumsal sosyal sorumluluk, ESG gibi farklı başlıklarla içini doldurduğumuz bu masallarla aslında orta sahada top dolaştırdığımızı iddia ediyor.

Yeni bir toplum sözleşmesi mümkün mü?

Kitabın asıl iddiası bu anlatılanların ve yaşananların ışığında nasıl bir dünyaya doğru yol aldığımızla ilgili çözümlemeleri. Bir tarafımızda “kötücül alışkanlıklarımızı” terk etmemek iddiamız nedeniyle “hayatta kalma” dönemine bilet aldığımız gerçeği… Diğer yanda kötü senaryoların içinden yeni bir toplum sözleşmesi çıkar mı? Kitap “Wiki-Toplum” adını verdiği bu yeni ortak yaşam modelini masaya yatırıyor. Aycan Gönenç’in karikatürleri de bu süreci güçlü çizgilerle anlatıyor.

Her bir okurumuza umut ve gelecek dolu bir ‘Mayıs’ ayı diliyorum. Umut dolu günlerinize BusIness LIfe ile eşilik ettiğimiz için çok mutluyuz. Daha güzel günler için kaleme aldığımız vizyon katan C level yazılarımızın da bu geleceğe rehber olmasını diliyorum.

Yazarın 1.05.2023 00:00:00. Tarihinden Önceki Yazıları