YAZAR, BURADA NE DEMEK İSTİYOR?

GYY Seyfettin Bayram

Yükleme yönelttiği dolaylı tümleci bırakıp, belirtisiz nesneyi özneye sormak için yoğunlaşsa bulacaktı cevabı belki de. Kendisine 1K gerekiyordu. "Kim?" diyebilse, kurallı bir cümle çıkacaktı karşısına. O sormadı, cevap da muallâkta kaldı.

Gün sıradandı... Eski bir İstanbul sokağının tenhalığı ve sessizliği hâkimdi kaldırımlara. O mazide kalan estetik konaklar ve kapılarında süslü tokmaklar yoktu şehrin binalarının. Covid'e kesen ilkbahar bayatlığı, tazelikten eser bırakmamıştı. Asık suratlı çehrelerin neşeye hasreti, sorular yumağını andırıyordu. Loş sokakların boş müşterileri, fenni keşifler peşindeydi sanki. Bir şeyler şahlanıyordu; ama yarısı okyanusun içine gömülen Titanik'in havaya yükselen güvertesi gibiydi. 

SORU NEYDİ? 
Bir dehlizde ilerlercesine, soğuk ürpermeler içinde aldanmışlığına yanıyordu. Hayretten donakalacağı ve beklediği bir mucizenin mirasçısı gibi heyecanlıydı. Ruhunu aydınlatacak kızıl bir şafağın hasretini taşıyordu göğüs kafesinin altında. Herkes, "Biz ekmağımızın peşindeyik gardaş" derken o, "Nerede? Nerede?" diye meraklı soruların müptelası olmuştu. Yabancı cinsinden kayıtsız bir gölgenin esiriydi adeta. "Sen sormazsan, ben sormazsam nasıl çıkar bu sualler cevaba" diyordu. Diyordu da soru neydi? 

NEREDE? 
“Ne, Nerede, Ne Zaman, Nasıl, Niçin, Kim?"... Bunlar, bir olayın aydınlatılması için soru kalıplarını barındıran bir paketti bu ve adına da 5N1K deniyordu. Kalan 4N'yi 1K'yı bırakmış, bir tanesini dolamıştı diline: "Nerede?" Bazen bağırıyor, bazen fısıltıyla, bazen de dudaklarını kıpırdatarak aynı kelimeyi söylüyordu. Dudak tiryakisiydi sanki kendisi. Yüz kaslarına felç inmişçesine gülümsemeden eser yoktu çehresinde. Yürüdü, yürüdü, yürüdü... Yoruldu ve oturdu sahilde bir bankın üzerine. Çalan bir siren sesiyle irkildi. Resmi görevli baş ucunda, "Kimlik" diyordu. Sokağa çıkma kısıtlaması vardı ve unutmuştu. Hiç konuşmadı, elini cebine soktu, kimliği uzattı. Kesilen ceza makbuzunu alırken yine o soruyu yöneltti: "Nerede?" Görevlinin dikkatle baktığını görünce, "Ceza nerede tahsil ediliyor?" demekle yetindi. 

“KİM?” DİYEBİLSE...
Doğru soru muydu dimağındaki peki? Yükleme yönelttiği dolaylı tümleci bırakıp, belirtisiz nesneyi özneye sormak için yoğunlaşsa bulacaktı cevabı belki de. Kendisine 1K gerekiyordu. “Kim?” diyebilse, kurallı bir cümle çıkacaktı karşısına. O sormadı, cevap da muallâkta kaldı. 
Ama hayat devam ediyordu. Ünlü ressam Vincent van Gogh'un kardeşi 'Theo’ya Mektuplar'da dediği gibi, "Değirmen yıkılmış; ama rüzgâr hâlâ esiyor"du. İnadına umut gerekiyordu. Çünkü onun da bizim gibi sorumlulukları vardı. 

PEKİ! BİZ "NEREDE KALMIŞTIK?" 
"Sosyal Sorumluluk" gibi ağır bir yük vardı omuzlarımızda. Mayıs 2021 sayımızda da bu konuya eğildik. “Sürdürülebilirlik ve KSS projeleriniz, 'Marka İtibarı'nı nasıl artırıyor?” sorusuyla yola çıktık. CEO'nun 'Fırsat’ penceresinden neler göründüğüne bakarken, CFO’nun ‘Çeviklik’ planına dikkat kesildik. CMO'nun ‘İletişim Performansı’na; İK'nın 'Çalışan Bağlılığı’ formülüne odaklandık. 

ÖZEL RÖPORTAJLAR...
Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem'den "Shell'in 2050 Vizyonu"nu dinledik. Yataş Grup CEO’su Nuri Öztaşkın, Panasonic Life Solutions Türkiye Başkan Yardımcısı Azim Tuncinar ve Uludağ Elektrik Dağıtım A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsmail Ergüneş'ten, önümüzdeki döneme dair planlarını öğrendik. 
Biz, kim olduğumuzu; nerede, nereye hangi soruyu yönelteceğimizi gayet iyi biliyoruz. Mayıs sayımızda da kafanızdaki birçok soruya cevaplar bulacaksınız. Keyifli okumalar....

SEYFETTİN BAYRAM
BusIness LIfe Genel Yayın Yönetmeni

Yazarın 1.05.2021 00:00:00. Tarihinden Önceki Yazıları